hesabın var mı? giriş yap

  • "bütün hesabı evli barklı adama kilitleyip boşanmasına üzülmek" şeklinde de açılabilecek olan başlıktır.

  • arkadaşlar ben özelde çalışan bir öğretmen olarak tek hayalini kurduğum şey eşimle ve kızımla bir otele tatile gitmek .maaşımla bırakın tatili faturalarımı ödeyemiyorum.gerçekten kendimi geçtim artık ülkem adına o kadar üzülüyorum ki.
    duzeltme : imla

  • milyorlarca insanın her gece yaptığı şeydir. kimse kimseyi yemesin şimdi. ilk önce yataktayken ayaklarımızı havaya kaldırıp yorganın ayaklarımızın altına girmesini sağlarız. ardından sağa doğru çullanıp sol tarafımıza battaniyenin sokulmasını sağlar, ardından sola doğru çullanıp sağımıza battaniyenin doluşmasını sağlarız. kafamız açıkta kalmıştır evet. bunun çözümü ise basittir. battaniyeyi; ayaklarımızdan sıyrılmayacak kadar yukarı çekip kana tere batacak da olsak; battaniyeyi kafamıza kadar örtmektir. evet. cinlerden kurtulmak bu kadar basit işte. afiyet olsun.

  • günlerdir yangın söndürme uçağı olmadığından ormanlarının ve köylerinin cayır cayır yanmasını seyreden bir ülkenin hükümetinden beklenebilecek fantastik beyanatlardır.

    şu olabilir; toki başkanı: patlayan reaktörlerin yerine öyle bir santral yapacağız ki patlamamış reaktörleri olan ülkeler keşke bizimki de patlasa da böyle yeniden yapsalar diyecek.

  • kıpçaklarla peçeneklerin çok yakışıklı olması. çok düşündüm ders kitaplarına girecek kadar nasıl bir yakışıklılıktı bu acaba diye. sarı saçlı ve renkli gözlü oldukları da devamında gelir.

  • kendimde de gözlemlediğim korkunç bir eylem. tüyler ürperten bir dönüşüm. şimdi açık konuşalım: kendimizle başbaşa kaldığımız anlarda, acıkan karnımızı huzura kavuşturmak için hazırladığımız eppek arası tomato peynir gibi gıdaları yerken insanlıktan çıkmıyor muyuz? özellikle geceleri sinsi sinsi hazırladığımız eppek arasını yerken, uydurmasyon dürümleri yutarken o ekmekle o dürümle kavga etmiyor muyuz? dişlerimizi eppeğe geçirip 45 derecelik bir açıyla kafamızı sallar gibi kopardığımız her lokmada bir vahşi yaşam belgeseli tadı yok mu? normalde son derece beyefendi insanlarken, uçan kaburgalıların kanatlarını söken kratos gibi olmuyor muyuz eppek arası yerken?

    avvvvvvvvkkkk avvvvkkkk diye yutmuyor muyuz ekmek arasını? neden en sakinimiz, en beyefendimiz, en hanımefendimiz bile ekmeğe hülya avşar'ı öpmeye hazırlanan ibrahim tatlıses haşinliğiyle yaklaşıyor? sırf şu ritüel yüzünden eppek arası yemeden önce ibrahim tatlıses bıyığı takmayı düşünüyorum. insan eppek arası gıdayı alırken bu kadar mı coşar arkadaş? o yüzden böyle subway mabwey gibi mekanlarda hiç huzur bulamıyorum. sandiviçiniz kaç santim olsun diyorlar, isyan edesim geliyor. sandiviçim 10 santim olsa ne olur, 75 inç olsa ne olur efendi, sen bana vahşileşmeden sandiviç nasıl yenir ondan bahset. kendisini sandiviç, dürüm ya da eppek arası bir gıdayı yerken vahşileşmiş hissetmeyenlere leydi gaga'nın sigaralı gözlüğünden yapacağım kendi elimle. şu an ağzımda 10 adet sigara var, hepsi eşit yansın diye yaktım koydum ağzıma. fakat son sigara zamlarından sonra gözlüğün maliyeti yükseldiği için sigaraların hepsi lodos denizcisi marka. marka sempatik ama tat bir garip, inşallah ölmem...