ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
yaran facebook durum güncellemeleri
-
"herkese hayırlı sahurlar. brezilya'yı kaldırmayın, onlar yedi yattı."
veda busesi
-
eserin yazılma hikayesini öğrendikten sonra dinlemek, içimi çok daha fazla acıtmıştır.
bugüne kadar aşk acısı çeken bir bünye için yazıldığını düşünmüştüm. lakin şiir, bambaşka duyguları içermekteymiş. orhan seyfi orhon kanser yüzünden kaybettiği kızı içi yazmış.
şimdi bir de bu düşünce ışığında dinleyiniz. hele ki babaysanız gözyaşlarınıza hakim olunuz.
apple'ın üreteceği kürdan
-
16 ve 32 dişi karıştırabilecek seçeneklerle gelmektedir.
ayasofya'nın açılmasından rahatsız olan kitle
-
biz ayasofya'nın açılmasından değil, ekonomisi bitik olan ülkede gündemin sürekli başka şeylerle değiştirilmesinden rahatsızız. önce menderes'in idamını iptal ettiniz, o yemedi, şimdi ayasofya'yı açıyorsunuz. bu da yemeyecek. çünkü insanlar yiyemiyor artık. ceplerinde para kalmadı.
dolu gibi gözüken bomboş sözler
-
"ben yalana, haksızlığa gelemiyorum abi" benzeri sözler. bir de bunları, kendilerinden bahsederken inanılmaz özelliklermiş gibi satmıyorlar mı. aynen canım kardeşim bir tek sen gelemiyorsun böyle şeylere. mesela bizler yalan söylendiğinde ya da hakkımız gasp edildiğinde karşımızdakine bizi kandırdığı için plaket veriyor ve çok mutlu oluyoruz.
tarantino'nun kullanabileceği türkçe şarkılar
-
başlık direkt erkin koray diye bağırıyor. net.
paint it black'in orijinalini dinlediğinde ayrı bir vurulur sanıyorum.
erkin koray - bir eylül akşamı
ben açtım başlığı it kopuk gibi yazamazsın
-
şu anda adını vermek istemediğim bir başlığa girdiğim entry üzerine bir hanım abladan dün aldığım mesaj.
kanıt
bugüne kadar başlığına yazıp rahatsız ettiğim tüm yazarlardan özür dilerim. bundan sonra artık başlık sahibine sormadan entry girmeyeceğim. hatta telif hakkı gibi başlık parası vereceğim. itliği kopukluğu bırakıp atom fiziğine ve profesörlüğe yoğunlaşacağım.
edit: arkadaşlar başlığı ve yazarı soranlar oldu, ifşa etmek için değil komik geldiği için yazdım bunu. bunları bana değil sözlüğe dolduranlara sormak lazım.
jiddu krishnamurti
-
"sizce yere düşen bir yaprak ölümden korkar mı? bir kuşun ölümden korkarak yaşadığını düşünür müsünüz ? kuş ölüm ne zaman gelirse ölümle o zaman tanışır. ama ölümden endişe duymaz. böcekleri yakalaması, yuva yapması, şakıması, uçmanın tadını çıkara çıkara uçmasıyla, daha çok yaşamakla ilgilenir. hiç kanatlarını çırpmadan rüzgar tarafından taşınarak gökyüzünde süzülüşünü izlediniz mi ? ne kadar ebedi bir zevk içinde görünüyorlar. ölümden endişe duymuyorlar. ölüm gelirse problem değil, yok olurlar. ne olacağı ile ilgili endişeleri yoktur, bir andan diğerine doğru yaşarlar. değil mi ? biz insanoğlu, bizler her zaman ölümden endişe ederiz. çünkü biz yaşamıyoruz. sorun bu. biz ölüyoruz. yaşamıyoruz..."
içinden çıkamadığımız miras problemi
italya'da benzinin litresinin 10 tl'ye yaklaşması
-
maaşların tl ile verilmediği italyada benzini neden tl ile satıyolarmış ki dedirten haberdir
500 çaylak yazar olsun sözlüğü bırakacağım
cem yılmaz'ın 900 dolarlık viski içmesi
-
fiyati 8000 tl / 420 euro olan viskidir. iskocya'da gittigi viski turundan buyuk ihtimal daha da ucuza almistir.
haberlere cikacak bir rakam degil aslinda, oda tv isimli yeni bulvar gazetesinin tik alma cirpinislarindan biri sadece. istanbul'da duzgun bir gece kulubune gidip loca actirsan ayni fiyati dandik viskili masaya verirsin zaten.
adam kendi ev studyosunda, makara grubunu toplamis kaliteli sekilde kafa yapiyor.
para dedigin boyle harcanir.