hesabın var mı? giriş yap

  • 157 yıl yaşadığı iddia edilen, en az 130 yıl yaşadığı kesin olan insan. öldüğünde kızı 92 yaşındadır. dolayısıyla uzun ömür zaro ağa'nın ailesinin ortak özelliğidir. ama bir de şu var: zaro ağa 157 yaşında öldüğünde kızı 92 yaşındaysa zaro ağa 65 yaşında çocuk sahibi olmuştur ki bu da ilginç sayılabilir. ölümünden önce abd'ye davet edilmiş, bir süre orada kalmıştır. uzun sayılabilecek abd ziyareti sınrasında tanıştığı abd'li bir kadından "sevgili zaro, n'olur buraya gel evlenelim. yol paranı ben veririm" şeklinde bir mektup almıştır.

  • yıllardır yapılan şu goygoydan sonra dikkatimi çeken hadise. ulan niye kimse buna takılmıyor anlamadım? hani nerde sokağa dökülen halkımız. biz oraya annanemizi babannemizi emanet ediyoruz lan diye tepki gösteren yok.

    şaşılacak bir durum. çünkü kızlı erkekli kalmak gerçekten de kültürümüzde yeri olmayan bir statü. sanırım halkın dikkatinden kaçmış bu hadise. yoksa her türlü osmanlı torunları bu olayın üstüne giderlerdi.

  • selam elçin,

    facebook'ta ya da benzeri sosyal medya araçlarında (twitter, wine, beer, vodka) tanımadığım insanlara mesaj atıp onları taciz ya da tahrik etmek, ailemden aldığım terbiyeye uyan şeyler değil. şu an buna sebep olduğun için utanmana sıkılmana gerek yok, eminim böylesi binlerce mesaj alıyorsundur her gün. pürüzsüz, kılsız sol bacağını sergilediğin o sarı elbiseli fotoğrafının bunda etkili olduğunu belirtmeden geçemeyeceğim.

    elçin seninle çok açık konuşacağım. izninle, elçin olmak istiyorum. hatta büyükelçin olayım. işgüzarlık etmiş olmazsam, maslahatgüzarın bile olabilirim. ilişkimizi katip düzeyine çekmeyelim de, gerisi hallolur.

    yakışıklı ve bilimsel düşüncenin önemini kavramış bir mühendisle tanışmak istersin diye düşünüyorum...

    selamlar
    mustafa (jeoloji müh.)

  • (bkz: kan benim damar benim)

    debe edit: daha mantıklı bir entryle bu listeye girmeyi ben de isterdim tabii. siz yine de kadın bedenini kullanıp çağdaşlaşmayı yalnızca maddi boyut üzerinde gelir elde etmek olarak algılayan bir zihniyetin ürünü olan bu programları izlemeyin, izlettirmeyin efendim.

  • kafka'nın her tarafı mahkeme, her tarafı kaos, ölüsü bile kafkaesk'tir.

    1924'te 41 yaşında ölümünden sonra, prag'daki masasında arkadaşı max brod'a hitaben yazılmış son bir mektup bulunur:

    "sevgili max,

    son isteğim; arkamda bıraktığım her şey (evde ve ofiste kitaplığımda, çamaşır dolabımda ve masamda veya herhangi bir şeyin ulaşıp gözünüze çarptığı herhangi bir yerde), günlükler, el yazmaları, mektuplar (kendime ve başkalarına ait), eskizler okunmadan yakılacak"

    ölümünden iki ay sonra brod, kafka'nın isteğini dikkate almayarak, kafka'nın yayınlanmamış romanlarını baskıya hazırlamaya başlar. kafka'nın başyapıtlarından biri “dava” da dahil.

    sonra brod, 1939'da kafka'nın evraklarıyla dolu bir bavulla, naziler çek sınırını kapatmadan biraz önce, prag'dan ayrılan son trenle israil'e doğru yola çıkar. brod'un bu bavulunun içindekiler, 50 yıldan fazla süredir yasal çekişmelere konu olmuştur. kafka mirasının yaklaşık üçte ikisi önce oxford'daki bodleian kütüphanesi'ne giderken, geri kalan (çizimler, seyahat günlükleri, mektuplar ve taslaklar) 1968'de israil'de ölene kadar brod'un mülkiyetinde kalmıştır. max brod 1968 yılında ölünce elindekiler sevgilisi esther hoffe'ye kalır. esther hoffe 1988 yılında "dava"nın el yazmasını 2 milyon dolara alman edebiyat arşivi bürosuna satar. 2 milyon dolar.

    hoffe'nin 2007 sonlarında 101 yaşında ölümünden sonra, israil milli kütüphanesi kafka'yla ilgili elde kalan materyalleri iki kızı eva hoffe ve ruth wiesler'a bırakan vasiyetinin yasallığına itiraz eder. mahkeme, belgelerin israil milli kütüphanesinin olduğuna karar verir.

    yıllara dayanan bu durum kafka'nın herhangi birinin özel mülkü olabileceği fikrinin tuhaflığını yansıtarak kafkaesk olarak adlandırılır ve "20. yüzyıl batı kültürü üzerinde işlenen bir başka korkunç kafkaesk ironi" olarak tarihteki yerini almıştır.

  • üst edit:aşağıda çıkmadan yola bakmadınız mı şeklinde kendince zekice açıklamalar girenlere bir sorum olacak?

    vatandaş, bir yere giderken acaba kazıklanır mıyım şeklinde düşünecek kıvama geldiyse bir problem yok mudur? yol arkadaşım. yol bu. senin, benim yolum. kamunun malı. kamu sensin. ücretli yol olması problem değil, problem vatandaşın tabelalarda iki yolu aynı anda görüp, istediğini tercih etme hakkının elinden alınması.

    orijinal entry:
    dün gece saatlerinde istanbul'dan adana istikametine gitmek üzere çıktığım yolda, daha önce bildiğim ancak tecrübe etmediğim dolandırmadır.

    ankara- niğde yolu hayırlı olsun tabelasını asan sn ulaştırma bakanı, tabelalarda bile isteye normal güzergahtan adana yazısını çıkaran, ücretli yola adana'nın tek yolu imiş gibi adana yazdıran sebebi bana bir açıklasın. bir vatandaş olarak talebimdir.

    girdiğimiz yolda bunu farkettikten sonra tek mola yerinde bir amcanın bu yola giren herkes yanlışlıkla giriyor zaten, emirler sapağından çıkın, en azııdan az ödersiniz demesiyle 144 tl'lik kazığı 32,5 tl ile atlattım. ve sonrasında şereflikoçhisar merkez tabelasında, pozantı kavşak tabelasında aynı üç kağıtçılık yapılmıştır. bu sefer yemedim.

    herkesi bu hususta dikkatli olmaları için bilgilendirmek istedim.

    not: bana ergen esprileri ile gelmeyin, kalbinizi kırarım.

    edit : cimer, bimer ve emg'ye şikayet etmiş bir arkadaş. et kardeş. hakaret yok, kişilere atıf yok. devlet dediğin ise benim, sensin. devlet bir aygıt. başlıkta da entry'de de suç içeriği yok. keyfin bilir.

    teşekkür editi: destek mesajlarına yetişmem olanaksız. teşekkürler ekşi ahalisi.

  • normal bir insanın göğüs sesi ses tellerinin birbirine sürtünmesi sonucu çıkar.falsettoda ses telleri* birbirinden tamamen ayrılır ve bu şekilde tiz ve yüksek, yankılı ses üretilir. bu sebepten ötürü nefes çabuk tükenir. falsettonun ses tellerine zarar verebileceğini düşünen hekimler vardır.

    kafa sesinde ise ses telleri birbirinden ayrılmazlar, sürtünmeye devam ederler, sadece kaynağı kaslarımız olan sesin rezonansını yukarıya kafa boşluklarına taşınır ve kafadaki sinüs boşluklarında bu sesin ekolanması sağlanır.

  • malum sorunun tespiti adına, türk insanının zihnindeki önyargıları da açıkça ortaya sermiştir.

    bugün sabah iş yerine gelirken metroda ve yolda yürürken on iki (çalışan değil) kişiye gülümseyerek "günaydın" dedim, bir kişi karşılık verdi. sonra aklıma bir fikir geldi ve yedi kişiye de "good morning" dedim tamamen aynı yüz ifadesiyle, yedisi de "good morning" diye karşılık verdi gülümseyerek. bizim hoşgörüsüzlüğümüz kendimize.

  • tebrikler! linç etmeden önce "dur bir okuyayım" diyerek medeni birey olmada büyük bir aşama kaydettiniz. bu içerik sizin gibi ekşi sözlük'ü linç etmek için şu anda büyük bir coşku hissedenlerle paylaşılması için hazırlandı. olabildiğince kısa tutuldu:

    - ekşi sözlük bir platformdur. twitter/facebook gibi. içeriğini kullanıcılar yazar. bunlar ekşi sözlük çalışanı, maaşlı editörler vs değildir. isteyen herkes kayıt olup ekşi sözlük'e yazabilir. dolayısıyla yazılanlar ekşi sözlük'ün firmasının görüşünü belirtmez. twitter/facebook gibi.

    - ekşi sözlük diye birisi yoktur. ekşi sözlük diye tek bir zihniyet de yoktur. her görüşten her kesim yasalar ve format çerçevesinde olduğu müddetçe istediğini yazabilir.

    - ekşi sözlük'e yazılanlar ön denetimden geçmez. twitter/facebook gibi. bunun tc yasalarında da böyle olması öngörülür.

    - ekşi sözlük bir türk firmasının olduğundan tc yasalarına tabidir. (twitter/facebook bu yasalara tabi değil). (edit: bir kullanıcı "o zaman yurtdışına taşıyın" deyince ekleme gereği hissettim: twitter/facebook'un türkiye'de açık kalma sebebi uluslararası bilinirlikleri. çünkü kapatılınca bir sonraki ab ilerleme raporunda muhakkak konu ediliyorlar. çat çut kapatılıp bir daha geri açılmayan sürüyle site var. en son örnek booking.com. ekşi sözlük gibi sadece türkiye'de bilinen bir mecranın uluslararası çalkantı yaratma riskini düşük göreceklerinden açık tutmakla uğraşmazlar. velhasıl yurt dışına taşımak tc yasalarından yırtma garantisi vermiyor)

    - t.c. yasaları internet'te de geçerlidir. o yüzden gerçek hayatta söylenmesi suç olan bir şey ekşi sözlük'te de yazılamaz. ekşi sözlük denetimi bunları kaldırır, kaldırmayacak olursa mahkeme kararıyla kaldırmak zorunda bırakılır.

    - ekşi sözlük email, web, telefon gibi yollarla şikayet kabul etmekte, türkiye'nin en düzgün denetlenen, şikayetlerde en kolay ulaşılabilir mecrasıdır. şikayetlerinizi şu adresten iletebilirsiniz: https://eksisozluk.com/iletisim

  • sen aksaray'ın kaynağını açıkla da ben akepe'ye oyumu vereyim şeklinde karşılık verdiğim açıklama.