hesabın var mı? giriş yap

  • aradan dört sene geçmiş, bu gece bir bakayım dedim muhabbet aynı..

    murat bardakçı: ıhmhmmo ııhmmmsmamsf ımfmmfms namhımmhmfffssmmıhm
    erhan afyoncu: şimdi öyle diyusun da, unu da bir başka kaynakta incelerken çok enteresan bişiye denk geldim yalnız şu var
    murat bardakçı: şimdi bi mail gelmiş. okuyorum ıhmhmmıhmhmhm.. sensin o, terbiyesiz!

  • bu adam son 20 yılda iddia ettigi tezlere, verdiği demeçleri bakarak söylüyorum gelişmiş medeni bir ülkede yemin ederim meczup diye kimse ciddiye almaz iş vermez, kız vermez, askerlikten muaf tutarlar

  • -öncelikle alacağınız kitapları yayınevlerine göre listeliyoruz.
    -ardından kitapları internet üzerinden kitap satışı yapan sitelerden bulup yapılan indirime ve kargo ücretine bakarak bir hmm çekiyoruz.
    - sıra en önemli kısım olan hangi yayınevinin satış yerinin nerede olduğunu bulmaya ve kendi kitaplarında ne kadar indirim yaptıklarını öğrenmeye geliyor ki, bu işi burada ben üstlenerek sıralıyorum:

    iletişim yayınları:
    cağaoğlunda, s. ahmet durağında indikten sonra beyazıt yönüne doğru çıkarken adliyenin paralelinde uzayan yokuştan yukarı çıkıyoruz ve karşımıza bir park çıkıyor. parka girip tam karşımızdaki çıkıştan değil de sol taraftaki çıkıştan çıkınca karşımıza iletişim han'da bulunan iletişim yayınevi çıkıyor.
    indirim: %35 - defolu kitaparda % 50

    ithaki yayınları:
    cağaloğlundan gülhaneye inerken yurtiçi kargonun olduğu sokaktan aşağıya doğru sol kaldırımdan yürüyerek iz yayınlarını geçiyoruz, hemen sonraki binada karşımıza çıkan hana girip 3. kata çıkıyoruz. aynı zamanda ilk nokta adıyla da satış yapan ithakinin satış yerini bulduk.
    indirim: %35

    ayrıntı yayınları:
    bab-ı ali, diğer adıyla cağaloğlu yokuşundan (iran konsolosluğunun aradan fıydırarak) sol kaldırımdan aşağıya doğru devam ederken göreceğimiz ilk ya da ikinci sokağın köşesinde bulunan ayrıntı yayınlarının esas yeri karşımıza çıkıyor.
    indirim: % 35 ile kimi zaman 50'ye kadar çıkabilir. hatta çok iyi ve yardımsever sahibi sayesinde bazı kitapları ücretsiz bile alabilirsiniz.

    yapı kredi yayınları (yky):
    eh bunu bilmeyen yoktur zaten, istiklal caddesinde galatasaray lisesi'nin karşısında.
    indirim: % 25

    ötüken yayınları:
    istiklal caddesine gelmişken galatasaray'dan taksim meydana doğru caddenin sağ tarafından gidiyoruz. benetton'a kadar gelince hemen sağımızda (yerini tam hatırlamadığım ama kime sorsan söyleyecek olan) ötüken yayınlarını görüyoruz. zaten tabelamsı bir şeyi de var.
    indirim: % 35 -40

    kabalcı yayınevi:
    beşiktaştaki şubesi zaten kocaman ve ortada duruyor ama gene de bilmeyenler için: ıhlamurdere caddesinin girişinde garanti bankasının yanında, ya da alkım kitabevinin hemen çaprazında, 2. noterin tam karşısında.
    bakırköy şubesi için: capacity'nin bulunduğu cadde üzerinde.
    indirim: kendi yayınlarında % 50

    imge yayınları:
    gene cağaloğlundaki cağalolu yokuşundan değilde hemen paralelindeki ankara caddesi üzerinden aşağıya inerken hemen solda.
    indirim: bunlar cimriler en fazla % 20

    yordam kitap:
    ithaki yayınlarının bulunduğu sokağın en üst kısmında sol kaldırımda. kafayı yukarı kaldırırsanız anında görürsünüz.
    indirim: %35, kapital (marx) için ise cilti versiyonda en son % 50 indirim yapıyorlardı.

    can yayınları:
    istiklalde aslıhana giderken, yani nevizadeye bağlanan sokaktan bir önceki sokakta sol kaldırımda.
    indirim: bu kendini biraz fazla beğenmiş yayınevinin indirimleri pek işe yarar değil. yok denecek kadar az.

    sosyal yayınlar:
    cağaloğlu anadolu lisesi'nin tam karşısında.
    indirim: kendi yayınlarında % 50. mükemmel çevirilerle hazırlanmış kitapları klasikler için çok iyi bir kaynak oluşturur. öneririm.

    dergah kitabevi:
    cağaloğlu anadolu lisesi'nin karşısında bulunan köfteci ramiz'in bulunduğu sokağa giriyoruz. dümdüz ilerleyince zaten karşımıza çıkacak.
    indirim: kendi yayınları ya da başka yayınlar farketmeksizin % 20 - 35 arası süper indirimler yapıyorlar. eğer ki istediğiniz kitabevinin yayınevine uzaksanız buradan alabilirsiniz.

    -eh şimdi sıra gidip kitapları internette % 15 - 20 gibi saçma indirimlerle satan sitelerden değil de çok daha hesaplı olan yayınevlerinin kendi yerlerinden almaya geliyor, ki üzerine cebinizde kalan paralarla yayınevlerinin bulunduğu genelde gezilesi olan s. ahmet, taksim, cağaloğlu gibi yerlerde bir güzel çayımızı kahvemizi içerken kitaplarımızı kurcalıyor ve mutlu oluyoruz.
    bonus: nerede kaldı bu kargo vs. gibi sinir bozucu durumlarla uğraşmadan, anında ve kitabı inceleyerek satın alma güzelliği.

    not: aklıma geldikçe yeni entryler ile yeni yayınevleri ve yaptıkları indirimlere ilişkin bilgiler vereceğim. ayrıca ders kitapları nereden alınır nasıl ucuza getirilir gibi ipuçlarından da bahsederek günümüz öğrencilerinin bütçesini dengeye sokabileceğimi düşünüyorum.
    not 2: benim yazdıklarım istanbul için geçerlidir. diğer şehirlerde bulunan yazarlar da kendi şehirleri ile ilgili yardımda bulunurlarsa herkese büyük faydaları dokunacaktır.

    (bkz: kişisel kitap festivali)
    (bkz: paramızı kaptırmıyoruz)

  • kaynak

    bakan nebati demiş ki;
    "konuttaki fahiş fiyat artışlarını yakından takip ediyoruz;
    gereğini yapacağız"
    yani konutta bir gecede fiyatların uçuşa geçtiğini kabul etmiş..
    acaba neden konut fiyatları uçuşa geçti?
    reis'in dün akşam açıkladığı faiz indiriminden dolayı olabilir mi?
    yani faizi indirince fiyatlar düşmüyor aksine fırlıyor...
    "ben ekonomistim" diyen birinin bunu bilmesi gerekmiyor mu?

    ikincisi de "gereğini yapacağız müsamaha göstermeyeceğiz" filan demiş
    napacan mesela
    ben evimi 5 milyon liraya satıyorum..
    mal benim değil mi
    alıcısını bulduktan sonra istediğim fiyata satarım
    "senin evin 5 milyon etmez mi" diyeceksin..
    gözaltına mı alacaksın?
    ne yapacaksın?

    sırf ak partililerin gazını almak için atılan tweetler..
    bu tweet'leri gören ak partililer de "devlet evini fahiş fiyata satanla mücadele ediyor" algısı yaratacak..
    gerçekse konut fiyatları katlanarak artacak....
    müteahhit cuntası servetine servet katacak...

    son olarak dün akşamki faiz indirimi insanlar ev alsın diye yapılmadı..
    müteahhitler daha çok kazansın diye yapıldı..
    çünkü uçup gitmiş ev fiyatları..
    karı-koca çalışan memurun, sağlık çalışanının o fiyatlara ev alması imkansız..
    eğer samimi olsalar ellerinin altında toki diye bir kurum var...
    emir verseler 6 ayda 500 bin adet 2+1 konut yapılır uygun fiyata da verilir..
    bunu gören müteahhitler de fiyatları makul seviyelere çeker...
    dert başka dert...

    çarkın nasıl döndüğünü de ifşa edelim..
    kimsenin kafasında soru işareti kalmasın..
    şimdi ev fiyatlarını zıplatıyorlar ya..
    bir milyon liralık evleri 5-6 milyona millete çakıyorlar..
    aradaki 4-5 milyonu müteahhide yedirmiyorlar..
    müteahhide diyorlar ki "madem sayemizde o kadar kazandın şuraya cami ya da yurt binası yap"
    müteahhit dünden razı..
    cami olur, cemaat yurdu binası olur, okul olur, ne olursa artık..
    o binayı 1 liraya mal edip 3 liraya mal ettim diyor..
    onu da vergiden düşüyor mu?
    bakın elin taşıyla elin kuşunu nasıl vuruyorlar..
    siz hala ev nasıl 3-5 milyon olur diye feryat edin...

    edit: biri cami yapmak için ülkeyi hiperenflasyona mı atıyorlar.. gençler eğleniyor gibi bir şey yazmış..
    ona cevap vereyim..
    ben en basitini yazdım..
    o müteahhitler siyaseti de finanse ediyor..
    bilin bakalım siyasette kimi destekliyorlar..?
    17 aralık'ta cemaatin sızdırdığı 2 müteahhidin telefon konuşması youtube'da duruyor...
    hani milletin orasına koyacağız dedikleri konuşma..
    bul dinle..
    100 milyon doları bir seferde kime neden veriyorlar..
    sen hiç hayatında 100 milyon doları geçtim 100 bin doları bir arada gördün mü?

  • herkesin teğmen olduğu dizi.

    ikinci bölümde uzman çavuşlar çıksın da görün siz.

    - bu kimin balosu yarrağımın kurma kolu? güzel karılar var mı içerde?

  • 9 yıl önce ign "the aurors" adlı bir fx dizisinin duyurusunu yaptı. günümüz abd'sinde geçen ve aurorlara (seherbazlara) odaklanan karanlık bir suç draması olacaktı. biraz gotham gibi.

    hatta fragmanı bile çıktı:

    https://www.youtube.com/watch?v=2whhs2mafes

    o günün tarihini unutup bir an aklımızı delirecek gibi olmuştuk ama sonradan anlaşıldığı üzere acımasız bir 1 nisan şakasıydı. şimdi binlerce yürek tek düşünce; o şaka neden gerçek olmasın?

    bunun dışında olası konular:

    tom riddle:

    antagonistin kökeni fikri her zaman çalışıyor; star wars'un prequel döneminden tut günümüzdeki maleficent, joker ya da venom filmlerine kadar. tom riddle'ın voldemort'a hem karakter hem de fiziksel olarak dönüşümünü izlemek bana anakin skywalker'ın darth vader'a dönüşümünü izlemeye yakın bir keyif verir.

    marauders:

    harry potter evrenindeki en trajik grubun maceralarından da kaliteli bir dizi çıkar. burada okul yılları veya sonrasında gelen first wizarding war işlenebilir. hatta dizinin finali james ve lily'nin ölümü, voldemort'un düşüşü ve harry'nin hayatta kalışı olursa epik olur. ana seriye direkt bağlanan çok tatlı bir prequel olur.

    snape:

    benim tercihim değil fakat snape'in "anti-kahramanlığı" harry potter hayranlarınca tutuluyor. zaten günümüzde böyle karanlık gibi, aksi, huysuz kahramanlar seviliyor. yukarda bahsettiğim "marauders" dönemi snape'in gözünden anlatılabilir. snape'in lily'ye olan karşılıksız aşkı, voldemort'a düşüşü, sonra dumbledore için ikili ajan olması gibi konular işlenebilir. marauders fikri gibi bu da james ve lily'nin ölümüyle ve snape'in lily'nin cansız bedenine sarılmasıyla sona erebilir. son sahnesi de snape'in harry'yi koruma misyonunu üstlenmesi olabilir. bu da ana seriye güzel bir bağlantı olur.

    cursed child:

    umarım yapmazlar ama serinin üvey evlat muamelesi gören ve çok az bilinen sözde son kitabının diziye uyarlanması da olası. çünkü kitap ve tiyatro formatında ulaştığı kitle çok sınırlı kaldı. harry potter ekibinin gelecek yıllarını izlemek fikri hoş olsa da bunu cursed child'ın abuk hikayesi altında görmek istemem. zaten efsaneleşmiş karakterlerin gelecek yıllarını işlemek çok riskli. disney'in star wars üçlemesi gibi bir facia da olabilir, cobra kai gibi mükemmel bir nostalji de olabilir.

    hogwarts:

    alternatif bir fikir; ana harry potter karakterlerinden büyük oranda bağımsız bir hogwarts hikayesi. zaten benzerleri farklı mecralarda yapılıyor. 2022'de çıkması beklenen hogwarts legacy 1800'lerdeki hogwarts'ta geçecek. uzun zamandır benim de oynadığım mobil harry potter oyunu hogwarts mystery 1980'de geçiyor. bunlar gibi farklı ve yeni bir protagonistle hogwarts'a geri dönmek evreni canlandırabilir.

    hogwarts üzerine başka bir fikir de tamamen geriye gidip 4 büyücünün hogwarts'ı kuruşunu anlatmak olabilir. godric gryffindor, helga hufflepuff, salazar slytherin, ve rowena ravenclaw arasındaki dinamiklerden ve fikir ayrılıklarından da iyi bir mini dizi çıkar.

    dumbledore:

    dumbledore ve grindelwald üzerine yazılabilecek iyi hikayeler var fakat gelecekteki fantastic beasts filmleri bu konuya girecektir muhtemelen. ikilinin fantastic beasts serisi öncesindeki beraberliği, grindelwald'ın karanlığa kayışı ve beraberliğin düşmanlığa dönüşmesi gibi konular da prequel'e prequel mantığıyla işlenebilir. rowling'e kızgın olan lgbt komünitesinin de gönlü alınır biraz.

    harry potter:

    daha fazla harry potter hikayesi anlatılabilir. 7. kitaptaki ana hikayenin bitişi ile harry'nin oğlunu hogwarts'a gönderdiği epilogun öncesindeki aralıktan bir şeyler çıkabilir. ama dediğim gibi efsaneleşmiş karakterlerin efsaneleşmiş hikayelerinin üzerine yeni hikaye yazmak çok riskli hareket. çok kötü geri tepebilir. zaten muhtemelen film oyuncuları dönmeyeceği için yeni oyuncu kadrosu gerekir, o da riski iki kat arttırır. çok düşük bir olasılık da dizinin uzun süresi sayesinde kitapların daha özgür bir adaptasyonunun yapılması fakat harry potter film serisi popüler kültürde hala bu kadar canlıyken sanmıyorum ki o yola girsinler.

    bu arada son açıklamalara göre resmiyete dökülmüş bir iş yok ne rowling ne warner bros ne de hbo max tarafında. sadece "bir düşündük nasıl olur acaba" diyorlar. ama o düşüncenin internette bu kadar etkileşim yaratması üzerine düşünceleri biraz daha ciddileşmiş olabilir.