hesabın var mı? giriş yap

  • uzaya çıktığı vakit bir ses duymuş. uzunhava gibi. yıllar sonra yaptığı bir yalta gezisinde sala verildiğini duyunca: "aha uzayda duyduğum ses buydu" demiştir.

    sonra da "ule uzayda hava yok, hava olmadığı için de ses dalgaları yayılmaz, bir seda duyulmaz, yoksa ben zurna mıyım" diye iç geçirmiş ve müslüman olmamıştır.

    yine havası olmayan, olmadığı için ses dalgaları yayılamayan biricik uydumuz ay'da ezan sesi duyması mümkün olmayan, duyamayınca da müslüman olamayan bir diğer kişi ise neil armstrong'tur.

    (bkz: karanlıkta ablan sandım)

  • saka maka derken, saka gibi harbiden. kalkinma nedir, bence once bunu netlestirmek lazim.
    sonra da 4.5g (ozunde 4g'dir) ornegini gorunce nedense direkt somali'de var miymis diye baktim. 2014'ten beri varmis.
    eyorlamam bu kadar.

  • yer : taksim'de thy nin önündeki otobüs duragi
    zaman : üniversite yillari

    nazli yarim ile bekledigimiz otobüs uzaktan görününce o tarafa dogru bir hareketlenme oldu toplulukta... biz de elimizden geldigince hareketlendik...
    zaten ufak tefek olan kiz arkadasim zorlanmaya baslayip geri kaldi, ben de bir centilmen ve erkek arkadas kisvesi altinda elinden tutup otobüse dogru çektim, ama ne zor çektim bir ben bilirim...
    tam otobüse binerken "bu is bu kadar zor olmamaliydi, neden direniyor gibi ki sanki ?" diye düsünüp arkama döndüm ve benimkinden daha farkli hatta hiç benzemeyen kelalaka bir hatun kisinin elinden tutup otobüse dogru çekistirdigimi farkettim, ama daha da garip olan, kizin diger elinden tutup benden kurtarmaya çalisan, tam ters istikamette çekistiren çocukcagizdi... (nisanlisiymis, sonra uyandik mevzuya)
    bu esnada asil eli tutulmak istenen nazli yar ise, az ötede ebleklesmis bir surat ifadesi ile olayin nasil gelisecegini merakla izlemekteydi...
    çok fena gülüstük...

  • "şirin "

    isim garip çünkü büyük büyük dedemin ismi. teknik olarak soyum şirin baba'ya dayanıyor.

  • her şeyi anladım da okulda ön sıraya oturan niye kıro oluyor onu çözemedim. derslerle ilgilenen insanlara çalışkan ya da uzağı iyi göremeyen insanlara miyop deniyor, kıro değil.

    derslerde ön sıraya oturan kızlara kıro diyenlere de cahil, laf olsun diye konuşan insan deniyor mesela.

  • bugün 91 yaşında hayatını kaybeden, caz tarihinin en büyük kayıt mühendisi. bir çok efsanenin enstrümanından çıkan sesi ete kemiğe bürüyen adamdı. eşsizdi, emsalsizdi. hiçbir müzik dalında, onun caza verdiği katkıyı o türe katabilen bir stüdyo teknisyeni olmamıştır.

    önce bobby hutcherson, şimdi rvg... herbie hancock ile wayne shorter kendilerine dikkat etsinler. azrail onların tarafta çok dolaşıyor bu sıra.

    bu hafta kaybettiğimiz iki efsanenin birlikte yaptığı çalışmalardan biri: https://www.youtube.com/watch?v=rpoym49g_nw (1966)

  • salt samimiyet olan film. kalıplara sığdırılmaya çalışılmayan bir dostluk, öyle kelimelere de gelmeyecek cinsten. arınmaya, rahatlamaya ihtiyaç duyduğunuz bir anda açıp izleyin muhakkak. dediğim gibi kelimelerle anlatılmıyor ama, hissedeceksiniz.

    --- spoiler ---
    en sonunda driss philippe'i restauranta yalnız bırakıp gittiğinde ve eleonore geldiğinde, philippe'in yüz ifadesi... defalarca izledim, o nasıl bir yandan minnettarlık, bir yandan mahcubiyet, bir yandan mutluluk, bir yandan hayatın yaşanmaya değer olduğu hissi, sonra mutluluktan ağlamak istemek ve bunu bastırmaya çalışmak... duygular, duygular... tüm bunlar bir adamın 5 sn'lik mimiklerinde. yalnız orada da değil sizin de içinizde...
    bu nasıl oyunculuktur?
    --- spoiler ---