hesabın var mı? giriş yap

  • demokratik anayasa mitingi, yer kadıköy.
    elinde megafonla biri soruyor : ne istiyoruz ? topluluk cevaplıyor : özgürlük
    tekrar soruyor : ne istiyoruz ? cevap : demokrasi vs.
    megafoncunun istek soruları bitince , kenardaki sucu bağırıyor :
    - peki yok mu su isteyen ?

  • niye vuruyorsunuz diyen bir manyağı içerir.

    benim de köpeğim var, ömrümün önemli bir kısmında da birden fazla köpek beslemişliğim var. yalnız şu durumda, bu denli güçlü ve hasar verebilecek bir köpek türünün saldırısında da "ponçik lütfen bırakır mısın, rica ediyorum" denilmez.

  • merak etmeyin 10 seneye kadar türkler deveye binmiyor ya da biz arap değiliz diye anlatmanıza gerek kalmayacak.

    edit : ne demek istiyorsun diye mesajlar geliyor şaka gibi hahaha. 10 yıl sonra ülkedeki arap nüfusu ve arap kültürünün yayılma hızı göz önüne alınarak yapılmış ufak bir mümin latifesi sadece.

    edit 2: deve sever çaylak arkadaşlar tarafından saldırı altındayım. bakın arkadaşlar benim deveye binen arkadaşlarım da var. lütfen.

  • şu okulu caltech'le princeton'la falan karşılaştıran kişi tamamen kötü niyetlidir. princeton'ın 2012 itibariyle gelirleri yaklaşık 17 milyar dolar, caltech'in ise 1.75 milyar dolardır. princeton 1746'da, caltech 1891'de kurulmuştur. fakir bir ülkede devlet eliyle 1956 yılında kurulup bu noktaya gelebilen, dünya çapındaki çeşitli listelerde sürekli yükselmekte olan bir üniversiteyi aşağılamaya kalkışmak ise kötü kalplilikten başka bir şey değildir.

    kendisiyle benzer geçmişe sahip ve fakir bir ülkeden bu noktaya gelebilmiş okulları karşılaştırın lütfen, ki doğrudüzgün bulamayacaksınız. rica ediyorum şuradaki times higher education'ın "reputation" bakımından ilk 100 sıralaması sizin için dünya üniversitesi olmak için ne kadar geçerlidir bilmiyorum, zira anladığım kadarıyla 17 milyar geliri olan okullarla bir tutulması gerekiyor bu okulun. ama bir bakın bulunduğu listedeki diğer ülkelere ve okullara ve bu okulların tarihlerine. ama işte kötü niyetlisiniz, ne desek, ne açıklasak boş.

    http://www.timeshighereducation.co.uk/…/range/51-60

  • öğrencilikte para bozdurmak istediğiniz ve ''50 kuruş eksiğine bozarım'' şeklinde yanıt aldığınız bakkalın dükkanının anahtar deliğine 100 metre ilerideki bakkaldan 50 kuruşa alınan capon yapıştırıcısının tamamını ortalık sakinledikten sonra boca etmek.

  • öğlenden beri gerçekleştirdiğim mükemmel aktivite. sebepsiz yere bere karşıma çıktı ve kafama taktım, yedi saattir kafamda. arada çıkarıyorum ev sıcak olmasına rağmen hafif bir esinti geliyor.*

  • klasik osmanlı mimarisi denildiğinde akla gelen ilk isim. her ne kadar mimar kimliği ön plana çıkmış olsa da aynı zamanda çok önemli bir mühendis ve şehir planlamacısı. yarım yüzyıl boyunca imparatorluğun mimarbaşılığını yapmış. bundan dolayı da büyüklü küçüklü bir çok yapı denemesi olmuş. her yapısında farklı bir uygulama yapsa da amacı mekanı tek kubbe altında toplamak olmuş her zaman. şehzade camisindeki merkezi kubbeye 4 yönden yarım kubbe eklenmesini ve süleymaniye'deki politik kaygı yüzünden ayasofya benzeri bir yapı yapılmak istendiği için merkezi kubbeye 2 yönden yarım kubbe eklentisini saymazsak sinan'ın bütün yapılarında mekan tasarımı ana kubbeyi direkt olarak algılamak üzere tasarlanmış.

    her yapısı ayrı bir deneme aslında. sinan, asıl ününü kubbeli mekan mimarisine getirdiği yenilikler ve büyük ölçekli yapıları etkili bir biçimde tasarlamasıyla kazanır. öylesine büyük kubbeler inşa etmek, ortaçağda bir mimarın ustalığını yansıtan en önemli özelliklerden biri. bunun en güzel örneği ustalık eseri olarak değerlendirilen selimiye'dir.

    sinan, ilk olarak 4 destekle başlamış, sonra 6 ve son olarak da 8 destekli yapılarda denemeler yapmış. üsküdar mihrimah sultan camisine baktığımızda yine şehzade cami gibi 4 destekle taşınan merkezi kubbeye, 3 yönden yarım kubbe eklendiğini görürüz. sinan burada cümle kapısı yönündeki yarım kubbeyi kaldırarak mekana girilince direkt olarak merkezi kubbe altında hissedilmesini sağlar. süleymaniye ise sinan'ın mimari üslubunun gelişmesinde önemli bir aşama. süleymaniye, istanbul ll. beyazid camisinin başka bir varyasyonudur fakat kubbesi daha büyük ve strüktürü çok daha karmaşıktır.

    süleymaniye'de kare bir alt mekan ve ana kubbeyi taşıyan 4 destek bulunur. sinan paşaya gelindiğinde ise edirne 3 şerefeli camisine benzediğini görüyoruz. fakat sinan paşa cami çok daha küçüktür ve çok daha ince bir taşıyıcı sistemi vardır. 4'ü bağlı, 2'si bağımsız toplam 6 paye merkezi kubbeyi taşır. sinan paşa cami ile 6 destekli camilere geçiş denemesi yapmış sizin anlayacağınız. fakat burada hala yan sahınlar var, bundan dolayı orta mekan tam olarak hissedilemiyor. sonraki 6 destekli yapılarda kubbenin tüm mekanı saracak şekilde denemeler yapıldığı görülür. 6 destekli camilerin en başarılısı kadırga sokullu mehmet paşa camidir.

    sinan 8 destekli yapılara ise ilk adımı eminönü rüstem paşa cami ile atar. burada 4 bağımlı, 4 bağımsız 8 desteğe oturan bir kubbe bulunur. alttaki kare mekanla üsteki sekizgen, yarım kubbelerle birbirine uydurulur ve kubbe pandantiflerle sekizgene oturtulur. bunun en güzel ve en gelişmiş örneği ise selimiye'de görülür. kapıdan girer girmez algılanan merkezi kubbe 8 desteğe oturur. duvarlar bu yapıda oldukça incelmiş. altta kare bir mekan bulunur ve onun üzerindeki ilk kemer sırası kare mekanı devam ettirir. ardından gelen sekizgen ve onun üzerine oturtulan kubbe alt mekan ile ideal bir bütünlük içerisindedir.

    yaptığı denemelerle mimari anlamda oldukça ilerleyen sinan, geometrik şekiller arasında ideal bir çözümleme sağlar. sekizgen çardak uygulaması ve strüktürün incelmesi, amaçlanan mutlak kubbe egemenliğinin sağlanmasına yardımcı olmuş. bundan dolayı selimiye, sinan'ın ustalık eseri olarak yorumlanır.

    sinan, yapılarını kentlerin topografik, jeopolitik ve ekonomik unsurlarına göre inşa etmiş. insanlar da hem dini hem dünyevi hayatını birbirinden koparmamak için hem de birbirleriyle kaynaşmasını kolaylaştıracak unsurları özellikle tercih etmişler o dönem.

    bu külliyeler özellikle imparatorluğun ve halkın simgesel imar yapıları olarak inşa edilmişler. misal fatih döneminde inşa edilen ilk universal külliye fatih külliyesi. sinan dönemindeki ise süleymaniye olmuş. sinan bu külliyelerin bünyesinde medrese, kervansaray, han, hamam, sıbyan mektebi ve aynı zamanda arastaların olabileceği büyük ölçekli yapılar inşa etmeyi hedefliyor. külliyeleri şehrin sokak dokusuna,çevre yapılarla olan ilişkisine göre konumlandırmıştır. kısacası sinan'ın külliyeleri sınır duvarlarıyla son bulmuyor, aksine çevresiyle süreklilik arz ediyor. bu da mimar sinan'ın şehir planlamacısı kimliğini yansıtan özelliklerden birisi.

    yapı için elverişli olmayan en zor topografyalarda bile ustalıkla çözümler üretip mimarisini şekillendirmiş. örneğin süleymaniye'ye baktığımızda çift yönde eğimli bir arazide ortak bir kot seçilerek buraya kurduğu setlerle düz bir zemin oluşturduğunu ve yapısını bunun üzerine tasarladığını görürüz. caminin bulunduğu ana eksen üzerine kazıklar çakarak yapının kayalık zemine tutunabilmesi sağlanmış. sinan bu anlamda arazinin zorluğunu güzel bir tasarımla yenmiş. yine edirnekapı mihrimah da sinan'ın setlerin üzerine inşa ettiği bir yapısı. aynı zamanda şehir planlamacısı kimliği ile birlikte de, sur duvarı yanına yapacağı bu yapısını daha iyi görünebilmesi için yüksek bir topografya üzerine set yerleştirerek yapmış.

    sinan diğer imar faaliyetleri olarak da özenli çalışmalar yapmıştır. örneğin imparatorluğun zirve kentine giriş noktasında yer alan büyükçekmece'deki su kemeri başlı başına kentin tamamının su ihtiyacı baz alınarak düşünülmüş pilot bir noktadadır. bu kemer aynı zamanda imparatorluğun propagandasını yapar nitelikte bir yapıdır.

    külliyelerinde cami, medrese ve avluyu aynı alanda toplamayı hedeflemiş. örneğin karaahmet paşa ve sinan paşa külliyeleri bu tarzdadır. aynı zamanda eğimli arazilerde mümkün olduğunca cami ve türbeyi aynı kotta tutmayı hedeflemiş. örneğin süleymaniye ve atik valide paşa külliyesi bu tarzdadır.

    külliye yapılarında insanların yönünü belirleyebilecek, düz eksenlerde belli başlı unsurlar inşa etmiş. örneğin kemerli girişler, dua kubbeleri gibi. sinan'ın külliyeleri şehrin orta aksı üzerinde değil de paralelinde inşa edilmiş. haliç'i görebilecek bir manzaradan veya misal galata'daki anemon otelinin terasından bu rahatlıkla gözlenebilir. böyle bir adama gelip de kopyacı demek, ne bileyim biraz haddini aşmak sanki.

  • plastik şişe doğada 5000 yıl sonra yok oluyormuş. 1.si kim o kadar bekledi de gördü amk, sallamayin. 2.si dün attım, sabah yoktu.