ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
50 cent'in var mısın yok musun'a katılması
-
(bkz: 50 cent para mı lan it oglu it)
on yıl sonra gelen edit: kur artışından dolayı para olmuştur
* *
recep erdoğan
-
01 şubat 2016 tarihinde diyarbakır sur ilçesindeki çatışmalarda bölücü terör örgütü pkk tarafından şehit edilen urfa'dan diyarbakır'a görevlendirilen jandarma özel harekatçı teğmen.
devremizin beşinci şehidi. diyarbakır'ın bizden aldığı üçüncü devremiz. henüz bir hafta önce silopi'den gelmiş, geldiğinin ertesi günü karşılaşmıştık. bu adamın, bu teğmenin sözde hayata 3-0 önde başlayan bu teğmenin yanında sivil kıyafetleri bile yoktu. aylardır oradan oraya gönderip duruyorlarmış, buradan da bir yere gidecekleri kesinmiş ve yola çıkarken sivil elbiselerini alamamış. o yüzden evime davet ettiğimde gelemedi benim arkadaşım.
benden son isteği de samsung s4 mini bataryasıydı.
istediğini dün aldım ama ona ulaştıramadan şehit edildi benim devrem.
çok güleryüzlü adamdı recep. ne zaman evleneceksin bilader diye sormuştum, abi bu şekilde çalışan adamı hangi kız ne yapsın allahını seversen urfa dönüşünde ancak evlenirim demişti. bir sene sonra da tayin yazacaktı.
bölük komutanı istifa edip gittiğinde bölük komutanlığı da kardeşimin omuzlarına kalmıştı, şimdi bölüğünün başında da kimse kalmadı.
ben recep'i harp okulu birinci sınıftan beri tanırdım. hep gülerdi, mutlu adamdı, bizi harp okulunda komutanlarımız haksız yere zorlarken bizim için üzülürdü, bizimle beraber o da küfrederdi. kalıplı falandı ama şaşırtıcı derecede çok iyi spor yapardı. gümüşhaneliydi, gümüşhaneyi de çok severdi devrem benim.
her şehitle beraber yaşadığım hüzün, çöküntü artırıyor farkediyorum ki, hastanede on tane teğmen, gerektiğinde en önde çatışan, bir bölüğü, takımı, timi emir komuta eden on tane teğmen ağlamamak için çok zor tuttuk kendimizi. çünkü ağlayamazsın, teğmenin duruşunu bozamazsın, teğmensen güçlü olmak, dirayetli olmak, kendini her daim tutabilmek zorundasın. ağlasak ardından recep demez mi ulan yakıştı mı şimdi on adam milletin içinde ağlaşıyorsunuz diye.
hastane çıkışında da devrelerimizden iki kişi akşam sur'a gitmek için hazırlık yapmaya ayrıldı, iki kişi silvan'a gitti, bir kişi de bugün nöbetçiydi, nöbeti almaya, askerlerinin başına gitti.
ne söylesem hiç bilemiyorum sanırım devremizin şehitleri gelmeye devam edecek. hepimizin canı yanıyor, yanmaya da devam edecek.
ruhun şad olsun kardeşim. gözün arkada kalmasın. emre'ye, ibrahim'e, hubeyb'e, altuğ'a selamlar.
teravih namazları yasak olmayacak
-
fahrettin koca beyanıdır. link
lokantada bulaşan virüs, camide bulaşmayacak demek ki.
neyse, namaza gidiyorum diye dışarı çıkıp sahili turlayıp eve dönme fikri, çık aklımdan.
kadıköy'ün tarihe karışmış mekanları
-
(bkz: bay yengeç)
yol tariflerinin vazgeçilmez nirengi noktalarından biriyken, yerini bira fabrikasına bıraktı, iyi de yaptı.
geceye bir gastronomi bilgisi bırak
-
az önce et kestiğin tahtada yada kesme tezgahında sakın ha sebze kesme, zararlı bakteri florasını sebzelere geçirme.
cırcır olma sevdası budur.
biten ilişkinin ardından kalanlar
-
bir omre yetecek kadar buyuk hayalkirikligi, bir daha asla kimseyi sevemeyecegim korkusu, insani kendinden utandiracak kadar cok "belki bana doner" umudu, donmeyecegini bilmenin agirligi, unutmanin zorlugu, ozlemenin kahri, hatirlamanin yogunlugu, suskunlugun gurultusu, aglamanin hafifligi, gecenin koyulugu, gunduzun anlamsizligi ve yasandikca farkina varilacak bir suru sey..
ş yerine $ kullanan zihniyet
-
sahip olan grubun içinde yüce insan ssg de bulunduğu için hakettiği aşağılayıcı tepkiyi göremeyen düşünce yapısı
bir günde 3 bin 800 tl kazanan diş doktoru
-
eleştirilmesini "kim ne kazanıyorsa kazansın, siz kendi kazancınızı arttırmaya çalışın" minvalinde eleştirmeyeceğim.
çünkü bir diş doktoru okulunu okumuştur, sermayesini bulup müessesesini açmıştır ve işini yapmaktadır.
bir doktor, okulunu okumuştur, pratisyen olarak kendi işini yapmaktadır ya da tus'u kazanmıştır, asistanlığını yapmıştır ve nerede olursa olsun kendi işini yapmaktadır.
br öğretmen, okulunu okumuştur, kpss'yi geçmiştir, bir okula atanmış ve kendi işini yapmaktadır.
sen de yapabilirsin! evet, zor değil, önünde engel yok, kimse seni durdurmuyor, hayatını ona göre ayarla, git oku çalış kazan ve yap!
ancak bu ülkede milletvekili olamazsın,arkan yoksa, birilerini yalamadıysan. üst düzey memuriyet alamazsın, torpilin yoksa. ihale alamazsın, siyasi bağlantıların yoksa.
sana imkan verilmeyen gelir kaynaklarını sorgula, eleştir, isyan et!
senin de yapabileceğin bir iş varken, o kişi o görevi gökten zembille değil, hakkıyla almışken, saçmalama.
doktor çok kazanıyorsa, öğretmen rahat çalışıyorsa, diş hekimi fazla alıyorsa, boyacıların işi kekse, kaldır bir tarafını bir zahmet ve yap.
yok ama batmaz bizim ülkemizde kaçakçılıkla zengin olan otobüs şirketleri, devlet ihaleleriyle doyan inşaat şirketleri, vergi kaçıran holdingler..
varsa yoksa yolu herkese açık olan doktorlar, öğretmenler vs.
biri anlatsın, neden?
yaran fıkralar
-
iki travesti aralarında konuşuyorlarmış:
- ya sabahtan beri kıçım acıyor.
- ne o kız gece çok mu sert geçti.
- ay yok ayol. bi baksana şuna bir şey mi var?
- e hiçbir şey yok ayol burda.
- parmağınla yoklasana içerileri iyice bi bak bakiyim.
- burda da yok bi şey.
- elini sok iyice bak çok fena ağrıyor.
- ayol burada da yok bir şey.
- kolunu iyice sok. ayy çok ağrıyor.
- burada da bir şey yo.. aa dur bi dakika bir şey var burda.
- hah o işte çok ağrıyor. tut çıkar bakayım neymiş.
- aaa saat. cillop gibi bir kol saati çıktı.
- iy-ki dooğğ-duuun okk-şaaann...
5 mart 2016 turgut vidinli rezaleti
-
uzun entry okuyamayanlar için özet:
- bir grup kadın kafa dağıtmaya beşiktaş'taki "ünlü" turgut vidinli'ye gidiyor
- gecenin sonunda bu insanlara fahiş ve alakasız bir hesap çıkarılıyor
- itiraz edilince mekanın kapıları kilitleniyor, kadınlar darp ediliyor
- polis çağırılıyor, elbette ki polis gelmiyor
- ne güzel darp ettik ama diye biraz daha darp ediliyor
daha kısa özet:
kafa dağıtmaya gideyim derken kafanızda bardak dağılsın istemiyorsanız turgut vidinli'ye gitmeyin annem.
yaran diyaloglar
-
ateizm ile yeni tanışmış küçük kuzenim ile anneannem arasında geçen diyalog evlere şenliktir;
- şimdi anneanne yaaaaa, bu evrende olan düzen tesadüf olamaz mı diyorsun yani?
- gızım allah-ü teala istediyse niye olmasın?