ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
1 ocak 2015 suya yapılan %91.2 lik zam
-
bu basliga gelip 50tl`lik su aliyorum yazmayin. komik degil. artik kimse gulmuyor.
debe editi: beğenen arkadaşlara teşekkürler . gönül isterdi ki yalnız kızlar mesaj atsın falan yazayım ama daha önemli şeyler var.
benim son zamanlarda en çok değer verdiğim şey (bkz: be my eyes) . olay kısaca şöyle görme engelli kişiler bu uygulama ile biz gönüllülere bağlanıyor ve 1-2 dakikalığına onun gözleri oluyoruz. düşünün ki dolapta bulduğu sütün son kullanma tarihinin geçip geçmediğini , kaybettiği televizyon kumandasını o an çevrimiçi olan gönüllülerden birisine soruyor video görüşmesi ile. bir okuyun derim.
bir diğer önemli olay ise (bkz: karanliga kufretmek yerine bir mum yakiyoruz) . bir göz atın buna da zaten kayıtsız kalmayacaksınızdır :)
çok kilo almışsın cümlesine alternatif cevaplar
-
- çok kilo almışsın?
- hıyar gölgede yetişir.
yaran fıkralar
-
nasa mars'a adam gönderecekmis. sadece bir kisi gidebilecek, giden de geri dönemeyecek.
ilk aday olan mühendise bu is icin ne kadar isteyecegini sormuslar:
- 1 milyon dolar demis ve eklemis - kızılhaca bagislayacagim.
ikinci aday olan doktora da aynı soruyu sormuslar. doktor:
- 2 milyon dolar demis. - bir milyonunu aileme bir milyonunu da tibbi arastirmalara bagislayacagim.
ücüncü aday olan temel ayni soruya
- 3 milyon dolar diye cevap verince yetkililer digerleri bu kadar az isterken kendisinin neden 3 milyon dolar istedigini sormuslar.
temel yetkililere dogru egilmis, kisik bir sesle:
- 1 milyonunu ben alirim, 1 milyonunu size veririm, mühendisi de mars'a göndeririz.
birine dokunmadan önce izin isteyin olur mu
-
başlığı açan yazarın iyi niyetini anlıyorum, yardım etmek isterken yaptığının çok doğal bir hareket gibi geleceğini de tahmin ediyorum, bana da öyle gelirdi ama zaten hiç kimseye izinsiz dokunulmaması gerekliliği bir yana, görme duyusunu kaybetmiş birinin birden sırtında bir el hissetmesi çok ürkütücü olabilir onun adına. şehirde binbir türlü insan var ve herkes iyi niyetli değil. kibar bir şekilde derdini anlatmış. anlayışla karşılamak gerek.
ali koç'un telefon kılıfı kullanması
-
sözlükte; cimri olmak ile salak olmak arasındaki farkı bile ayırt edemeyenler var.
lise hayatında hiç sorunla karşılaşmamış insan
-
ilkokul mezunudur.
bir lisede yaşanabilecek en dumur olaylar
-
okul bahçesinde maç yaparken arkadaşın* topa hayvan gibi abanması; füzeyi andıran topun, okulun meşhur kızının başına isabet etmesi; kızın bu surette bayılması ve hastanede, hamile olduğunun anlaşılması.
san sebastian cheesecake
-
dini bir şey gibi geliyor hep bu bana.
böyle vatikan’da kardinaller toplanmış, birbirlerinin ağzına çatalla uzatıyorlar, ilahi söylüyorlarmış falan gibi.
sesine 5 saniye bile tahammül edilemeyen kişiler
şarap yerine fermente üzüm suyu denilecek
-
milattan önce 3 bin yıllarından beri var olan "şarap" a bile sansür uygulayan bir zihniyet ile karşı karşıyayız.
hala anlayamadılar yasak olan her şeyin, insanlara daha çekici geldiğini ve geleceğini.
edit : işin en ironik kısmı da bu yasaklayan zihniyetin inandığı değerler, onlara şaraptan ırmak vaadediyor. *
(bkz: boş bakkal taşak tartar)
heval met your mother
-
(bkz: rojin scherbatsky)
sevgiliye gece 3'te taksim'e gidiyorum demek
-
gel bekliyoruz cevabıyla sağlam bir dumur yaşatabilir.