hesabın var mı? giriş yap

  • bankaya gittim ve kredi cekmek istedigimi soyledim. kredi notum dusuk oldugu icin banka istedigim meblağı vermedi. bankaci arkadas cikista guvenligin silahini ani bir hamleyle alip bankayi soyabilecegimi soyledi. yilda bir iki kere boyle olaylar yasiyolarmis zaten. ve bende bankayi soydum.

    (bkz: uzgunum anne oglun bir gerizakali oldu)

    edit: arkadaslar gerizekalimisiniz??? ilk basta insan gibi kredi istedigimi soyledim ama vermediler... ben ne yapabilirim??

  • soz konusu çocuklar olunca içime garip bir huzun cokuyor. klasik olacak ama baba olunca daha da uzuluyorsun cocuklara.

    bu çocuğun varlıklı yaşdaşları dünyanın medeni ülkelerinde oyun hamurları, legolar ile oynuyor, iyi arabalara biniyor, guzel okullarda okuyor.

    bu çocuğun günahı yok. suclu onu bu duruma dusurenlerde..

    eğer ki cehennem diye bir yer var ise ateşle yanmasin buna sebep olanlar, senin gozyaslarinda bogulsunlar.

  • üçüncü bölümümüzle devam ediyoruz.

    tarihi eser korumasındaki doğan apartmanı'ndan almış olduğu üç daireden biri olan 3 numaralı dairede, benimle çalışmaya başlamadan önce, mutfak ile orta salon arasında kapı açmak maksadı ile, yıkılması kesinlikle yasak olan taşıyıcı duvarı yıktırmış olan kişi.

    aynı kişi, daha sonra, manzarasına geliyor diye, imar izni olan iki katlı bir yapıyı, uğur dündar'ı sıkıştırarak, skandal olarak televizyondan kampanya başlatmak suretiyle yıktırmaya çalışmıştır. uğur dündar bunu yemeyince, söz konusu yapının sahipleriyle, arkalarından hiçbir iş çevirmemiş gibi oturup konuşmuş, "ne güzel olmuş burası" demiştir.

    eski sevgilisi olan mankenleri, oyuncuları ve birkaç kişiyi daha model olarak kullanıp hazırladığı fotoğraf sergisinin açılışından önce bütün fotoğrafları benimle birlikte teftiş ederken şöyle demiştir:
    "işte şimdi gelecek bakacak herkes, vay be diyecek, adam bu karıların hepsini s*kmiş... işte bunu dedirtmek için yapıyorum bu sergiyi!"

    biraz da eğlenelim...

    gelin, audi marka olan arabasını alırken neden özellikle a8l modelini seçtiğini kendisinden dinleyelim:

    "abi, şimdi a6 alacak halimiz yok. koskoca okan bayülgen'iz. a8 almam lazım. e ama arada dünya kadar bilmemkaç euro fiyat farkı olmasına rağmen, dışarıdan bakınca a6 mı a8 mi olduğu anlaşılmıyor. tek fark, arkadaki yazı. bu audi, yazı karakterini öyle bir seçmiş ki, 6 ile 8 birbirine benziyor. sonra beni gören taksici bilmemneci diyecek ki bu kesin a6, zaten türkiye'de a8 bir avuç var. yok ya! ben o kadar fiyat farkı verecem, a8 alacam, ama beni a6'ya biniyor sanacaklar! eee, ben de baktım ki sadece a8'lerde olan bir l modeli var, "long" manasında, onu aldık ki yandaki "l"yi görünce anlarlar a6 olmadığını. elçilik arabası gibi araba tabi long olduğu için, köşeleri möşeleri dönemiyoruz, ama o kadar para verip a6'ya biniyor dedirtmem." (argodan arındırılmıştır)

    türkiye'nin serge gainsbourg'u desinler sana istiyordun, onun da sonu pek hoş olmamıştı, hatırlatırım.

    devam edeceğiz...

  • vesikalığını koy da annenin ne kadar başarısız bir anne olduğunu da görelim demek istediğim yazar sıçmığı.

  • yaralı parmağa işe desen, insanlık için bir fidan dik desen, aç bir çocuk doyur desen gelmez. ama o heykel protesto edilmezse biteriz yanarız kül oluruz. kimseye yaşından ötürü saygı duymak zorunda değilim.

    sözlük ya burası ondan bir de tanım olmalı: yaşadığı yeri bitirmiş izmir'i de bitirmeye çalışan 98 yaşındaki çember sakallı insan.

    edit: rehber köpekler derneği kurulmuştur. bu dernek türkiye'de ender olan iyi olaylardan biri olabilir. lütfen öğreniniz.

    (bkz: rehber köpekler derneği)
    entry linki
    #60468430

  • 2019 yılında kızı ölmüş bir babaya bile her türlü işkenceyi yapacak kadar ahlaksızlaşmış, kendi bekaları dışında gözleri hiçbir şeyi görmeyen insan müsveddelerin son icraatı. yazıklar olsun rabia'nın ve babasının tüm bedduları üzerinizde olsun.

  • urfa civarlarında bulunan, üzerinde milattan öne on binli yıllardan kalma bazı yapıların ve kabartma sanat eserlerinin bulunduğu tepe.

    - tepe üzerinde devasa boyutta taşlar ve bu taşların üzere işlenmiş bazı sanat eserleri bulunuyor.
    - yakınlardaki taş kaynaklarının uzaklığı ve işlenmesi için gerekli insan gücü düşünüldüğünde bu anıtların yapılması için bin kadar insan çalıştırılması gerektiği tahmin ediliyor.
    - bu sayıdaki insanın böyle bir işte çalışması için bölgeye yakın bir yerde konaklaması gerekir.
    - bu kadar çok insanın bölgeye yakın bir yerde konakladığına göre bu kişilerin bir şekilde beslenmesi gerekir.
    - bir arada bulunan bu kadar çok insanı toplayıcılık ya da avcılıkla doyurmak mümkün değildir.
    - binlerce farklı yabani buğday türü üzerinde yapılan çalışmalar bu bölgede kendiliğinden yetişen buğdayın genetik yapısının bugün tarımda kullandığımız ekilebilir buğdayla neredeyse aynı olduğunu gösteriyor.
    - insanın mağra duvarlarına resim çizmekten vazgeçmesi başka bir deyişle avcılık ve toplayıcılık üzerine kurulan mağra yaşamını terketmesi bu anıtın yapımıyla aynı yıllara rastlıyor.

    özetle: insanın muhtemelen ilk kez tarım yaptığı, yerleşik hayata geçtiği, mağra duvarlarına resim çizmekten ziyade, sistematik bir biçimde sanat yapmaya ve kültürel birikim oluşturmaya başladığı yer, başka bir deyişle ilk "uygarlık"'ın kurulduğu yer ülkemiz toprakları içinde.

    peki biz ne yapıyoruz?

  • killa hakan ve ceza'nın hayatlarının golünü yedikleri çalışma.

    iki yaşlı kurt aslında her şeyi çok iyi planlamıştı. son dönemde parlayan ve üstelik de kendilerine çok saygı duyan iki gençle bir şarkı çıkartacak ve piyasayı kasıp kavuracaklardı.

    isim de çok iddialıydı: fight kulüp. tam bir gövde gösterisi. iki genç iki yaşlı rapçi zirve bizim mesajını verecekti cümle aleme. yaşlı kurtlar da böylelikle yeni nesillere kendilerini sevdirecek ve popülerliklerini devam ettireceklerdi.

    ama olmadı. şarkıyı bitirmişler, hatta klibi bile çekmişler, birkaç küçük post production işi kalmıştı ve klibin yayın gününü iple çekiyorlardı. işte tam da o anda norm ender bombayı bıraktı. mekanın sahibiyim dedi ve ezhel ile ben fero'ya itibar suikastı yaptı. görünen o ki başarılı oldu.

    (küçük bir istatistik vereyim. an itibariyle norm ender - mekanın sahibi: 26 milyon izlenme, 808 bin like, 96 bin dislike. 8'e 1 beğenme oranı
    ezhel'in ender'e cevap niteliğindeki diss'i lolo: 9.6 milyon izlenme, 244 bin beğenme, 132 bin dislike. 2'ye 1 beğenme oranı )

    killa ve ceza bu klibi yayınlamak zorundaydı.çünkü bu saatten sonra fight kulüp projesini iptal edemezlerdi. tüm sosyal medya hesaplarından kendilerine linç oldu. ben fero ve ezhel ile nasıl yan yana olursunuz dendi. killa'nın bu eleştirileri absorbe etmek için çektiği videolar ise işe tuz biber ekti.

    böylelikle de bu ehtiyarlar norm ender - ezhel & fero savaşında lümpenlerin tarafında yer almış oldular ve norm ender'in elini güçlendirdiler. hepimizin bildiği şu "ben tek siz hepiniz" hikayesinden bahsediyorum.