hesabın var mı? giriş yap

  • 17 agustos'tan iki gün sonra dışişleri bakanlığının çağrısı ile atatürk havalimanına gitmiştim. sıra numarasına göre yurtdışından gelen yardım ekiplerinin yanına ingilizce bilen bir türk verip gönderiyorlardı. doctors without borders isimli kuruluştan bir doktor ekibi, tüm ameliyat malzemeleri ile gelmişlerdi. yunanlı 2 cerrah. bir iett otobüsü içinde tüm malzemeleri ile birlikte yalova'ya gitmemiz söylendi. akşam saatlerinde yalova'ya vardık. enkaz enkaz dolaştık, yardıma ihtiyacı olan bir yer aradık. sonunda bağımsız bir afet merkezi bulduk ve oraya gittik. bize bir yer gösterin yardım edelim dedik. "burada yeterince türk doktor var, yabancıya gerek yok" cevabını aldık her gittiğimiz yerden. 24 saat boyunca tüm yalova'da iett otobüsümüzle dolaştık amabir çok enkaz olmasına rağmen yardımımızı isteyen tek bir kişi dahi bulamadık. hepsi türk hekimlerine emanet edin bizi dedi. yunan doktorlar da bir süre sonra heveslerini yitirdiler ve iett şoforumuz ile kendilerini atatürk hava limanına geri bıraktık. organizasyonsuzluk, güvensizlik ve milliyetçilikten hoşlanmadığımı hatırlatan gün.

  • (kardeşimin küçükken yakın bir arkadaşımı telefonda aptal eden dahiyane sorusu...)

    - alo...
    - merhaba, ben bidi bidi canım...
    - aa... merhaba bidi bidi, nasılsın ?...
    - teşekkürler canım... (soru geri dönmez...)
    - peki ben nasılım?
    - ................................?!?!?!?!?!?

  • ulen adamlar 70lerde cocaine diye şarkı yapmış dünyayı sallamış

    yıl 2010 türkiye'nin megastarı kokain kullanıyor diye gözaltına alınıyor...

    mick jagger falan bizde olsa 30undan sonra mapus türküleri söylerdi.

  • şimdi burda osursam, kokusunun 3 farklı camiye ulaşabileceği kadar çok ve sık aralıklarla inşaa edilmiş camiler barındıran bir ülkede, sakildir, showdur.
    ibadet değildir.

    sıçmak için yol kenarlarını değil tuvaletleri kullanıyoruz değil mi?
    eğitim almak için okulları..
    ibadet için de aynısı geçerlidir adap bakımından.. bu kadar bolluk varken...

    edit: "orda düz ayak cami yok, kocatepe te yokuşun tepesi, yaşlılar nasıl çıksın" dendi mesajla.
    buyrun, düz ayak camiler.. hepsi 2 sokak, 3 sokak arayla
    https://www.google.com/…a3aae50d:0x1ce03f0f3e9d7dbb

    edit2: aynı yerde kendi inancım gereği "nüdist şamanist" ayin yapmam mümkün değilse, kimse ibadet özgürlüğünden filan bahsetmesin. ibadetten, inançtan, kutsaldan anladığınız tek şey sünni islam amk!

    öyle olunca onun adı "özgürlük" olmuyor

  • gurur sandığı aslında ümitsizliğidir.
    uzaktan uzağa sever, iyi olup olmadığını kontrol eder sosyal ağlardan ama aramaz. kırılmaktan, üzülmekten ve yine aynı şeyleri yaşamaktan korkar içten içe.
    ne yeniden aşık olmak ister ne de yeni biriyle vakit geçirmek..
    ölene dek yalnız kalma fikrine de alıştırmıştır kendisini.
    onu sevmek, hem de çok sevmekten mutludur.
    aşkın, aşık olduğun insanı elde etme hırsından çok daha fazlası olduğunu anlayacak kadar büyümüştür.
    içten içe merak eder durur;
    ''o da beni düşünüyor mu, ara sıra da olsa özlüyor mu acaba'' diye..

    korkaklıkla suçlanan ama o korkaklığının ardında çoook uzun bir hikayesi olan insandır. muhtemelen on milyon kere korkmamış, her defasında ağır yaralar almış daha fazlasına cesareti kalmamıştır. belki de karşısındakinden bekliyordur radikal bir adım. belki mecali kalmamıştır?.. tek ihtiyacı olan ''bundan sonra elimden geleni yapacağım'' demesidir. belki o günü bekliyordur.
    özlemesini, geleceği varsa kendi isteğiyle gelmesini istiyordur.
    her şey keşke burada yazılanlar kadar ''türk filmi tadında'' olsa..

  • kuzey ordusu ile gettysburg’da karşılaşmaya karar veren lee, generallerine bu kasabaya gelmelerini ve ordunun tamamı bir araya gelene karar çatışmaya girmemelerini emreder. bu arada kuzeylilerin öncü kuvvetleri de kasabaya yaklaşmıştır. hatta kuzeylilerin john buford komutasındaki süvarileri gettysburg çevresinde keşif bile yapmaktadır. işte bu keşifler sırasında 30 haziran günü buford, güneylilerin gettysburg’a doğru ilerlediğini, bu hızla kasabaya ve kasabanın güneyindeki tepelere kuzeyli piyadelerden daha önce vararak burayı tahkim edeceklerini, böyle olursa da kuzey’i bir yenilginin daha beklediğini fark eder. 30 haziran akşamı kendisine en yakın piyade kolordusunun komutanı john reynolds’a bir haberci ile bir mektup ulaştırır. gettysburg’un kuzeyinde savunmaya geçeceğini, reynolds’un piyadesi gelene kadar savunmaya çalışacağını, reynolds’un elini çabuk tutması gerektiğini bildirir. güneyliler, kuzeylilerin kendi hareketlerini izlediğini bilmemektedir.

    1 temmuz 1863 sabahı güneyliler planladıkları gibi gettysburg’a ilerlemeyi sürdürürler. öğle yemeğini gettysburg’da yemeyi düşünmektedirler. bu sırada top sesleri yükselmeye başlar. buford, reynolds’a yazdığı gibi elindeki kuvvetle savunmaya geçmiş, güneyliler ile çarpışmaya girişmiştir. lee, kesin olarak çarpışmaya girilmemesini emrettiği için küplere biner. stuart hala ortalıkta olmadığı için atına atlayıp ne olduğuna bakmaya gider. gördüğü sahne karşısında şaşkındır. bir o kadar da merak içindedir. çarpışan kuzeyliler hangi birliğe aittir? neden yakın çevresinde başka asker yoktur? kuzey ordusunun geri kalanı nerededir? lee karşısında ne olduğunu bilemediği için bir karar veremez. kendi emrine kadar kimsenin çarpışmaya girmesini istemediğini generallerine hatırlatır. bu sırada buford’un süvarisi ufak ufak geri çekilmektedir. birlikleri artık dağılmaya yakınken kuzeyli reynolds’un güçleri savaş alanına yetişirler ve süvarilerin yerini alırlar. hem kuzeyliler hem de güneyliler gettysburg’a yaklaşmaka, savaşa katılan asker sayısı an be an artmaktadır. durumu gören lee savaşın istememesine rağmen başladığını kabul eder ve bütün generallerine kuzeylileri gördükleri yerde saldırmalarını ve takip etmelerini emreder. takviyeler savaş alanına akmasına karşın güneyliler halen daha kalabalıktır. bunun sonucunda çatışmaya girdikleri kuzeylileri şehrin güneyine püskürtürler ve kasabayı ele geçiririler. akşama doğru kuzeyliler dağınık biçimde geri çekilmektedirler. lee generallerinden robert ewell’e kasabanın hemen güneyindeki, savaş alanına hakim mezarlığın bulunduğu tepeyi mümkünse ele geçirmesini söyler. bu emir geldiği sırada tepe boş, en yakın kuzeyli birlikler ise uzaktadır. ewell savaşın gidişini etkileyen en önemli iki karardan birini vererek tepeyi işgal etmez. akşam olur. günün galibi güneydir. fakat kuzey ordusunun büyük bölümü savaş alanına intikal etmiş ve gettysburg’un güneyindeki savunmaya uygun tepelere yerleşmiştir.

    2 temmuz 1863 sabahı kuzeyliler gettysburg’un güneyindeki zoka biçimindeki tepelere hakimdirler. güneyliler ise tepelerin etrafını sarmakla birlikte bir kuşatma hareketine girişmemiş durumdadırlar. lee her cephede doğrudan kuzeylilere saldırmayı düşünmektedir. yardımcısı longstreet ise, şimdiye kadar kazandıkları çarpışmaları savunmada kalarak kazandıklarını, bu arazinin bu yapıda olmadığını, tepelere karşı saldıracaklarını söyler. kuzeylileri washington’dan bu kadar uzakta yakalamışken hızlı bir hareketle kuzey ordusu ile washington arasına girip, kendilerini savunmaya daha uygun bir yerde karşılaşmanın mantıklı olduğunu anlatmaya çalışır. lee ise kuzeylileri adeta süpürdükleri bir günün ertesinde geri dönüp gitmenin ordunun morali için olmadığını artık inceldiği yerden kopması gerektiğini söyler ve kararını değiştirmez.

    http://en.wikipedia.org/…ysburg_battle_map_day3.png

    her cephede süren çatışmalar sonucunda güneyliler kuzey hatlarını yaramazlar. cephe güneye doğru kuzeylilerin yerleştirebilecekleri başka birlik kalmayıncaya kadar uzar. kuzeylilerin sol kanadının en ucuna maine'den edebiyat profesörü joshua chamberlain komutasındaki 20. maine piyade alayı yerleştirir. komutanın emirleri açık ve kesindir: ne olursa olsun geri çekilmeyeceksin. geri çekilirsen sol kanadımız açıkta kalır. güneyliler sol kanattan başlayarak bütün hattı süpürürler. ne yapıp yapıp tepeyi elinde tutacaksın! emirlerle, savaş alanının güneyinde kalıp, alana tamamen hakim little round top tepesine yerleştirilen chamberlain ve askerleri güneylilerin hücumu başlamadan savunma hazırlıklarına girişir. bu sırada güney ordusunun sağ kanadına komuta eden longstreet, öğleden sonra 2'ye kadar takviyelerin gelmesini bekleyip herhangi bir saldırı yapmaz. iç savaştan sonra birçok güneyli general longstreet'i kendileri ile senkronize olarak saldırı yapmadığı için savaşı kaybettiklerini, longstreet'in güneyin davasına ihanet ettiğini iddia edeceklerdir. neyse. longstreet takviyelerin yetişemeyeceğini anlayınca elindekileri salar kuzeylilerin sol kanadına. saldıran tümenin başında longstreet'in en çok güvendiği komutanı john bell hood vardır. hood, tepenin kayalık ve dik olduğunu, kayaları geçseler bile sık ormana gireceklerini, tepeyi alsalar bile çok fazla kayıp vereceklerini, taktik avantajı kullanamayacaklarını söyler. bunun yerine cepheyi kuzeylilerin sol kanadından güneye kaydırarak kuzeylilerin arkasına çıkmayı teklif eder. longstreet hood'un haklı olduğunu ve kendisine başından beri katıldığını fakat emrin lee'den geldiğini ve bu tür bir çevirme hareketine izinleri olmadığını söylerek cevap verir. hood istemeyerek te olsa saldırıya başlar. gettysburg savaşı'nın belki de en kritik çatışması başlamıştır. güneyliler adım adım tepeye doğru ilerlerler. tepeye vardıklarında onları 20. maine piyade alayı beklemektedir. maine alayı cephanesi bitene kadar bölgesini savunur ve geri çekilmez. cephane bittikten sonra chamberlain cesaret isteyen bir karar verir: geri çekilemez, geri çekilirse kanat düşer. yerinde bekleyemez, ateş edecek mermisi kalmamıştır. askerlerin süngü takmasını ve emir verdiğinde hücuma geçmelerini söyler. kendilerinden sayıca kalabalık güneylilere saldırmak açıkça deliliktir. ama ellerinde kalan tek seçenektir. yeniden tepeyi zorlayan güneyliler tepeyi tırmanmakla meşgulken tepeden süngü hücumuyla kuzeyliler akın etmektedir. gafil avlanan güneylilerin birçoğu ateş bile edemeden süngülerin hedefi olur. birçoğu da ya teslim olur ya da arkasına bakmadan kaçar. saatler süren hücumla tepeyi adım adım alabilen güneyliler, birkaç dakikada tepeyi teslim ederek geri çekilirler. gettysburg meydan savaşı'nın taktik olarak en kritik çarpışması son bulmuştur. gün boyunca cephenin farklı yerlerinde benzer sahneler yaşanır. güneyliler tepeleri almaya çok yaklaşır ama hepsinde geri püskürtülürler. çarpışma üçüncü gününe uzarken güneylilerin ve kuzeylilerin iç savaşın kaderini belirleyeceğini anladıkları çarpışma olmuştur.

  • ulan yine kimi tahrik ettin de dayak yedin acaba. şiddete karşı olsak da, insanın içi bir huzur kaplamıyor değil.