ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
ilk kimin aklına geldiği merak edilen şeyler
-
haydi buğdayı sapından çöpünden ayırdın, taşla da ezdin un yaptın da bunu mayalandırıp sıcak bir yerde pişireyim diye nasıl düşündün ya?
anneanne evi detayları
-
ülker kare bisküvi.
ananemin yaşlı ve hasta olmasından mütevellit her gelen elinde bu bisküvi ile birlikte hasta ziyaretine gelirdi. köy yerinde en yakın bakkalın yarım saat uzaklıkta olmasından ötürü bunu bulduğumuza şükreder, süt ile bakır kâsenin içinde ezip yerdik.
galatasaray camiasının ağır dönekliği
-
--- spoiler ---
kendileri uefa kupasını aldık diye övündükleri sezonda her hafta maçları erteleniyordu.
--- spoiler ---
9 aralık galatasaray 2-1 bologna
12 aralık galatasaray 1-0 beşiktaş
15 aralık galatasaray 5-1 ankaraspor
18 aralık denizlispor 2-4 galatasaray
22 aralık fenerbahçe 1-2 galatasaray
26 aralık galatasaray 2-1 vanspor
2 mart dortmund 0-2 galatasaray
5 mart antalyaspor 1-3 galatasaray
9 mart galatasaray 0-0 dortmund
12 mart galatasaray 6-0 bursaspor
16 mart mallorca 1-4 galatasaray
19 mart göztepe 0-2 galatasaray
23 mart galatasaray 2-1 mallorca
26 mart galatasaray 0-1 fenerbahçe
1 nisan erzurumspor 0-0 galatasaray
6 nisan galatasaray 2-0 leeds united
9 nisan galatasaray 6-0 gençlerbirliği
14 nisan beşiktaş 1-1 galatasaray
20 nisan leeds 2-2 galatasaray
23 nisan galatasaray2-2 denizlispor
hani lan her hafta ertelenen maçımız
manitan var mı lan
-
ilkokulda benim de maruz kaldığım sorudur. manita ne ben nerden bileyim o yaşta?
video kaset kiralanırdı* o dönem. superman 4'ü aldık babamla, eve gidiyoruz. ben acayip heyecanlıyım. bir yerlerden atlayasım, zıplayasım var. bir pelerinim eksik.. karneyi de almışım, o da süper. yol üzerinde babam bir arkadaşının yanına uğradı. biraz konuştular sonra adam bana döndü ve yanağımdan bir makas alıp sordu;
- yakışıklı, senin nasıl gidiyor bakalım? kaç manitan var?
- (manita ne ki? dersleri soruyor herhalde.) hiç yok amca, hepsi pekiyi.
stockholm sendromu
-
güce tapmaktan ziyade rehinenin kendisini rehin alan kişiyle birarada bulunduğu zaman dilimi içinde o kişinin duygularını anlamaya başlaması, zamanla o kişiye sempati duyması -yani rehin alan kişinin duygularını hissetmesi onunla aynı duyguları yaşaması- neticesinde ortaya çıkan ruh hali. rehine ile rehin alan arasında yaşanan etkileşimin ürünüdür.
mazoşistlik değildir kesinlikle. mazoşizmde acı çekmekten zevk almak vardır, stockholm sendromunda ise rehin alınmaktan hoşlanmaktan çok rehinenin o eylemi niçin gerçekleştirdiğini, belki ihtiyaçlarını farketmek, duygu ve düşüncelerini kavrayıp paylaşmak, bir bakıma ona hak vermek vardır. mesela; hırsızlık suçtur. ahlaki açıdan bakıldığında da durum değişmez. ancak kişinin parası olmadığından, biran önce ilaç tedavisine başlanmazsa yaşamını yitirecek olan hasta yatağındaki eşi için ilaç çaldığını düşünün. yaptığı iş suçtur. ancak ahlaksızlıktır diyebilir miyiz?
konuyla ilgili bir çok film ve kitap yayınlandı. ben durumun daha net anlaşılabilmesi için turgut özakman'ın yazdığı "duvarların ötesi" adlı tiyatro oyununun izlenmesini tavsiye eder, satırlarıma son vermeden önce büyüklerimin ellerinden, küçüklerimin yanaklarından öper, yaşıtlarımla tokalaşırım.
bein sports'un ödeme yapamayacağız açıklaması
-
müşterilerden hala yüzsüzce para tokatlamaya devam eden şirket, ödemesi gereken parayı ise ödemeyeceğini söylüyor. böyle komedi görmedim, şimdi üyeleri bana maç yayını vermiyorsun ben de sana ödeme yapmam dese avukatları ile beraber binlerce insana taahhütünüz var icra yollarız diyecek olan araplar, kendi ödemesi gereken yükümlülüğe ise ödemeyeceğiz diyorlar.
ahmet hakan
-
bugun ekrem ımamoglu ile yaptigi programda kendini rusva etmistir.
ekrem ımamoglu "ben ıstanbul belediyesi`ndeki israfi anlatayim" dedi,
"onu anlattiniz" dedi,
adam "hayir, anlatmadim" dedi,
"sure doldu" dedi,
"bana 12 dediler" dedi,
"o zaman reklama gidelim" dedi.
utanmaz adamlar.
yalnız yaşarken başa gelebilecek en kötü şey
-
eve birinin gelmesi.
erkeğin kadından hoşlandığını belli etme yolları
-
ilkokul: saç çekmek, kafasına top atmak
ortaokul: hoşlanılan kızın eteğini kaldırmaya çalışmak, kız sinirlenince sırıtmak
lise: derin ve anlamlı olması hedeflenen, ama klasik kesiş hareketinden öteye gidemeyen bakışlar
üniversite: ders notu istemek, beraber ders çalışmayı teklif etmek
ofis ortamı: iş çıkışı yemek yemeyi ya da bi şeyler içmeyi teklif etmek(artık yol yordam öğrenilmiş)
emeklilik: beraber parkta yürümeyi teklif etmek
*
hiç yapılmadığı için gurur duyulan şeyler
-
sigara içmemiş olmak
yazarların koleksiyonunu yaptığı ilginç nesneler
-
simdi biraz fantastik gelebilir; ama gercek.
iki yil once bitirdigim, oncesinde de iki yil suren bir dunya turu seruvenim oldu. katildigim gemi ile okyanustan okyanusa, limandan limana dolanmistim. yasadigim bu donemi yillar sonra hatirlamami saglayacak anilar biriktirme karari almistim ilk adimimi attigimda disari. bu minvalde, en basta cok klasik olan gittigim ulkelerden magnet ya da kartpostal biriktirmek geldi aklima ama sonra cok siradan buldum bunu ve vazgectim. ne yapsam diye dusunurken aklima cok zor ama inanilmaz bir sey geldi.
bitirebilmem yillarimi aldi; ama degdi.
amerika'sindan japonya'sina kadar, hindistan'dan isvec'e kadar, portekiz'inden tut da turkiye'ye kadar butun maviliklerden gectim. ve bu seyirler sirasinda geminin arkasindan sarkittigim kucuk bir kova ile sular topladim ve bir kavanozda biriktirmeye basladim. gunu gelip de son okyanus suyunu kavanoza aldigimda hedefime ulasmistim. bir kucuk iksir sisesi aldim ve butun topladigim sulardan birer kasik alarak o sisede harman yaptim.
dunyanin dort bir yanindan topladigim, tam yedi denizin suyu var bende. bir gun karsima biri cikar da evlenecek olursam, mustakbel kisiye teklifimi sacma bir yuzukle degil, emegimi verdigim bu kucuk sise ile yapmayi dusunuyorum. mecaz anlamda degil, gercekten dunyayi avuclarina sermis olacagim.
dünyadaki en büyük gizem
-
en büyük gizem bilinçtir. beyin denen biyokimyasal et yığınından o muazzam farkındalık nasıl çıkar, işte asıl soru ve gizem bu. bilinç belki bilinen evrenin en büyük gizemi ve çözümü bize hem en uzak hem en yakın zor problem.
kevin spacey
-
köşeye sıkışan adam açıklaması yapmıştır. bir şoku unutturabilecek tek şey olan başka bir şoku önümüze servis etmiştir.
adam iyi ama aga. adam çok iyi...