hesabın var mı? giriş yap

  • "mümin çiftçi, küpçüler mahallesi’ne geldiğinde, kırmızı ışıkta duran araç sürücüsü resul ankıt’ın (26) yavaş kalkış yapmasına sinirlendi. aracından inen mümin çiftçi, resul ankıt ve yanındaki davut bilgin’e (29) silahla ateş etti. resul ankıt olay yerinde, davut bilgin ise kaldırıldığı sakarya üniversitesi eğitim ve araştırma hastanesi’nde yaşamını yitirdi."

    oğlum bu şaka mı? gta mı lan bu? adam kırmızı da yavaş kalktı diye 2 kişiyi öldürüyor biz nasıl ruh hastalarıyla yaşıyoruz? biz harbiden iyi hayatta kalıyoruz bu ülkede.

    tanım: ruh hastasının harman olduğu memlekette yaşanmış olay.

  • 2006’da bizimkileri de böyle dövmüşlerdi. arap, türk fark etmiyor yani kazaklar için. boş yere içinize su serpilmesin.

    edit: 2004 değil 2006’da olmuş. düzelten arkadaşlara teşekkürler.

  • yaklaşık 50 yıllık şalgamcı bir adamın (kendisi tarsus'ta bir efsanedir) torunu, yine yaklaşık 30 yıllık şalgamcı bir adamın oğlu olmamdan dolayı; sanırım tanımını en iyi benim yapabileceğim içecektir.

    doğar doğmaz elime kara havuç vermişler benim. fotoğrafım var. kara havuç dediğim, mor renkli bir havuçtur ve şalgama bordomsu rengini o verir. şalgam ismi ise; bir turp türünden gelir. irice bir turp türü olan şalgam turpu, aslında yemeğin yanında yenen turpa pek benzemez lezzet olarak. şekil olarak da pancara benzer. şalgam kurulurken (mayalanırken) havuçla birlikte biraz da şalgam turpu konulur "reyha" ve lezzet vermesi için. ki verir de.

    bulgurdan yapılmış unumsu bir şeyle mayalanır. asitli olmasının nedeni budur. içine pakmaya da karıştırılabilir.

    şalgam, en iyi tahta fıçıda olur. ayrı bir lezzeti olur ve daha keskin olur. fakat son yıllarda (nerden baksan 10 sene olmuştur gerçi) tahta fıçının sağlıksız olduğu gerekçesiyle devlet tarafından yasaklanılmış ve plastik fıçılara geçiş yapılmıştır. nasıl bir mantıkla böyle bir yasak getirilmiştir aklım almıyor. konuya neresinden bakarsam bakayım, plastik bir fıçının tahta bir fıçıdan daha sağlıklı olabileceği gibi bir savı aklım almıyor. umarım bu yasak bir an önce kalkar ve hem daha sağlıklı, hem de daha lezzetli şalgamlar içeriz.

    içine tül bir bez içinde çok az hardal karıştırılırsa mayalanırken, çok daha lezzetli olur. bu yolla yarışma kazanmışlığı vardır bizimkilerin. zaten o yarışmayı hardal koymadan da kazanmışlardı birçok kez. bir kereliğine de şov yapmak istemişler sanırım. yaptılar da.

    şalgamın içindeki havuca ise "tane" denir. taneli şalgam içmek makbuldür ama tane 4 mevsimde olmaz. sadece yılın belli zamanlarında güzel, lezzetli ve diridir. diğer aylarda ezik büzük olur.

    tüm bilinen kanıların aksine; yüzeyinde sigara külü çırpılmış gibi beyazlıklar bulunduran şalgam; şalgamın iyi mayalandığını gösterir. yani kaliteli olduğunu gösterir. kimi işbilmezler şalgamın bozuk olduğunu sanıp içmezler bu yüzden.

    şalgam soğuk tüketilmelidir. fakat iyi şalgamı ılık da içebilirsiniz. böylece lezzetini daha iyi anlayabilirsiniz. kalite kontrol testleri genelde soğuk şalgamla değil; soğutulmamış şalgamla yapılır. daha doğrusu yapılmalıdır.

    mayalanırken içine turp da konulmuşsa eğer; o turptan muhakkak yiyiniz.

    bir başka önemli mevzu ise; şalgamın acılı mı acısız mı içilmesi gerektiği. nasıl seviyorsanız öyle için. ama eğer acılı seviyorsanız; acının "süs biberinden" yapılmış olduğuna emin olun. kaliteli acının rengi turuncudur. eh hadi biraz sarıya kaçanları da makbuldür. fakat tamamen sarı olanlar süs biberinden yapılmamıştır. içmeyin. tamamen kırmızıya yakın veya çok koyu turuncu olanlar ise süs biberinden değil, pul biberlerden yapılmıştır. onları da içmeyin. gerçek şalgam acısı; kırmızılaşmış taze süs biberinden yapılmalıdır. yapımı oldukça meşakkatli ve zor olduğundan; daha çok pul biberinin kaynatılmasıyla yapılıyor. kolaya kaçıldığı gibi hem sağlıksız, hem de lezzetsiz oluyor. soğan doğramaktan şikayet edenlerin bir de şalgam acısı yapımına şahit olmalarını çok isterdim.

    bir kerede iki bardaktan fazla içmeyin. ishal olursunuz.

    çok önemli bir konu da, şalgam lekesinin geçmediğidir. evet, zor bir lekedir. fakat limon tuzu ile kolayca geçirebilirsiniz. bir miktar limon tuzunu suda eritin. o suyla şalgamın lekelediği bölgeyi iyice silin.

    eğer gerçek bir şalgamseverseniz, doğanay vs. gibi markaların yaptığı şalgam değil. gerçek şalgamı adana, tarsus bölgelerinde pek az yerden içebilirsiniz. şalgam yapmak çok kolaydır. bu yüzden birçok şalgam üreticisi peydah olmuştur. ama iyi şalgam yapmak inanılmaz zor bir iştir. tıpkı şarap yapımı gibi. dolayısıyla pek az kişi adını şalgamla özdeşleştirmiştir. şalgam, perakende olarak satılmamalıdır meyve suları gibi. çünkü yapısı gereği iyi şalgam yapıldığı birkaç gün içinde tüketilmelidir. ve plastik şişelerde saklanmamalıdır. raflarda yer alan markaların yaptığı tam olarak bu.

    şalgam yaparken, "tane" yerken parmaklarınız, dudaklarınız mor bir renk alır. bu mor rengi az önce bahsettiğim limon tuzu ile kolayca geçirebilirsiniz.

    ve ben evimden kilometrelerce uzakta, o mor rengi çok özledim.

  • • 15.000.000 ~ 16.000.000 - saf halde capsaicin maddesi
    • 9.100.000 - nordihydrocapsaicin
    • 2,000,000 - biber gazı
    • 1,041,427 - bhut jolokia
    • 350,000 ~ 577,000 - kırmızı habanero
    • 100,000 ~ 350,000 - iskoç bonesi, habanero
    • 10,000 ~ 200,000 - jamaika acı biberi (rocoto), afrika kuş gözü biberi
    • 50,000 ~ 100,000 - tai biberi, malagueta, chiltepin, pequin biberi
    • 30,000 ~ 50,000 - cayenne biberi, tabasco biberi
    • 10,000 ~ 23,000- serrano biberi
    • 5,000 ~ 10,000 - mum biberi
    • 4,500 ~ 5,000 - anaheim biberi
    • 2,500 ~ 8,000 - jalapeno
    • 1,500 ~ 2,500 - rocotillo ve sriracha biberi
    • 1,000 ~ 1,500 - poblano biber
    • 500 ~ 2,500 - anaheim biberi
    • 100 ~ 500 - pimento ve pepperoncini biberi
    • 0 - tatlı dolmalık çan biberi

  • gazinolar devrinin meşhur assolistlerinden sevim tuna anlatıyor:

    "izmir'den ankara ’ya geldim. çok da gencim. bir gazinoda programa çıkıyorum. bayanlar matinesinde bazı bayanlar beni evlerine çaya davet ettiler. çıktım yola, aaa !.. adresi almayı unutmuşum. sadece 17 no'lu apartman olduğunu biliyorum. bir de dere lafı aklımda kalmış... nasıl olsa şöför bilir diye atladım taksiye...

    - şeye gidicem, dedim, hani dereli falan bir semt var ya... şöför babacan bir adam... şöyle bir baktı aynadan gülümsedi.

    - bentderesine mi?

    - evet oraya 17 numaraya gidicem.

    şöför yine aynadan bakarak konuştu.

    - yeni mi geldin sen ?

    bende gazinoyu kasdediyor diye cevapladım.

    - evet bir ay oldu başlayalı.

    - daha önce neredeydin ?

    - daha önce izmir de çalışıyordum.

    biraz daha gittik, yine sordu.

    - müşteri nasıl, kalabalık oluyor mu ?

    gazinodaki program tuttuğu için bende hevesli hevesli anlattım.

    - oooo, müşteri kum gibi kaynıyor... herkes çok memnun...

    - memnun, iyi haaa ?

    - eee tabii bütün kadro müşteriyi memnun etmek için uğraşıyoruz.

    - ben epeydir gitmedim , fiyatlar nasıl ?...

    - ucuz ucuz... ucuz iyi yani.

    - sen çok kalıyor musun ?

    - ben yirmi dakika kalıp iniyorum.

    - yirmi dakika haaa... epeyce... bari geleyim bu akşam...

    - aaaa, gel bu akşam beklerim...

    söför şaşkın , ben geveze , anlata anlata geldik... aaaa bir de baktım ki acaip bir yerdeyiz.

    - neresi burası, dedim şöföre ?

    - bentderesi, dedi ...

    o zaman anladım ki ben aslında bülbülderesi'ne gidecekmişim ..."

  • sofort olan firma isimlerini türk diline saygi geregi duygusal olarak degistirdiklerini bir el ilani yoluyla duyurmus ya matrak ya catlak hali yikamacilar. sloganlari dunyanin en duygusal hali yikamacilari olan firma, el ilanlarinda belirttikleri üzre 26 agistos 1998 günü saat 05:30'da kurulmus. adamlar sanki amasya tamimi cikarip firmalarini kurmuslar gibi bir de saat vermisler el ilaninda. hatta isteyenler icin marka tescil numarasi da unutulmasi. ilanin en matrak yeri ise arka kismi. hali yikama minübüsünün önünde dünyanin en duygusal hali yikamacilarindan biri muhsin bey filmindeki ali nazik pozu vermis ve ilanin altina da bir siir yazmislar. ancan fotografin ve siirin üst kisminda söyle yaziyor:

    son dizeyi gümüs tepside müsteriligi severek yasayan
    müsterilerimize ve dünyadaki tüm müsterilere
    saygi sanatlariyla ithaf ediyoruz...

    siir ise su sekilde:

    liderlik uzmanlik ve tescilli markamizla
    ve sögut daliyla sembollestirdigimiz toplam kalite yönetimimizle
    ve erdemli ruhun izinde uçarken besteledigimiz
    nerede lekeler nerede kirler sevimli degilsiniz
    halilar seviyoruz sizi biz diye husuyla söyledigimiz sevgili marsimizla
    evrende egiliyoruz canlilarin ve cansizlarin önünde
    yasasin tüm dünyanin hali yikamacilari
    yasasin dünyanin en duygusal hali yikamacilari
    yasasin parlayan ask.

    bugune kadar internet üzerinde dolasan bu tür maillerin el emegi photoshop nuru muziplikler oldugunu sanan bendenizin bu ilani gördükten sonra nutku tutulmus, yurdum insaninin mizah kabiliyetinin kesfetmekle bitmeyecek kadar derin oldugunu idrak etmistir.