hesabın var mı? giriş yap

  • türkiye senin yaşadığın il veya ilçeden ibaret bir ülke değil . cehalet senin bildiğin boyutların fersah fersah üzerinde bir kavram. halı çok güzel bir ev eşyası.

  • tarık akan'ın ölüm sebebidir.

    "kirli dünyaya başkaldırıdır."
    "berkecan dedem tarla çapalıyor, 85 yıldır da içiyor"
    "sigara tek başına ölüm bahanesi olamaz"

    sigaraya romantik anlamlar vermek istediğinizin farkındayım, gece sigaralı bir snap'e tav olan kızlar da vardır kabul ediyorum ama lütfen cahil cahil konuşmayın.

    "sizin cahilliğinizden tiksiniyorum"

    erkeklerdeki akciğer kanserlerinin %90'ı, kadınlardaki akciğer kanserlerinin %80'i sigara ilişkili olup akciğer kanseri tüm kanser türleri içinde en çok ölüme sebep olan türdür. sigara içmek tek başına ve doğrudan bir ölüm sebebidir. içmeyin, eğer içiyorsanız da cahilce propogandasını yapmayın.

    sokak cahilleri sizi...

    edit: (bkz: oğuzcan'ın sesine kulak ver)

  • şimdi o kuyruktakiler gerçekten açlık çekiyor olmasına rağmen bu kuyruğu oluşturabilmişse bu ülke için hiçbir zaman umut bitmeyecektir diye düşündürmüştür. kimsenin aç açıkta olmadığı iddia edilen cennet vatanımda 3 kuruşluk yardımları yağmalarcasına birbirini ezen insanların görüntülerini akıllara getirerek düşünün bunu.

  • yukarıda bir arkadaş doğru yere değinmiş ''daha önceki nesiller sanki mutluluktan ölüyor muydu?'' diye. doğru, ölmüyordu.

    ama bizim durumumuz daha başka. biz 2000li yıllarda, çok büyük bir refah ve bolluk yaşadık. ve bu yaşadığımız dönem içimize o kadar işledi ki, işte şimdi onun sarsılması hepimizi mutsuz ediyor.

    arada sol framedeki başlıklara bakıyorum 5000 liraya geçinemeyen insan diye bir şey var mesela. hiçbir sorumluluğu olmayan bekar bir insan, 5000 liraya ay sonum gelmiyor diye ağlıyor. hayretle okuyorum, nasıl gelmiyormuş diye, işte efenim en az 300 sigaraya gidiyor, bir haftasonu dışarı çıksa yine bir 300-400 ayda da 1500 tutuyor, güzel muhitte kiralar 2000 falan fistan. yani sorun geçinememek değil de lüks yaşayamamak. zengin olmamak! ilk anda bir şaşırıyorum.

    hemen sonra ise durum anlamlanıyor! biz 2000li yılları görmüş insanlarız. daha iyisi olduğunu gördük, gözümüz açıldı. bugün y kuşağı olarak bizler için eğlenmek lüks değildir. seyahat etmek, kaliteli beslenmek, güzel giyinmek, bir hobi edinmek lüks değil. lüks olmamalı. bu kafa ile büyüdük ve 2000li yıllar, bize iyi okullar okuduğumuz, kendimizi geliştirdiğimiz takdirde bunun olacağını söyledi, durdu. bunun umuduyla büyüdük.

    fakat şimdiki durumda bu, elimizden alındı. koca koca okulları okumuş insanlar işsizlikle boğuşuyor ya da elindekini yettiremiyor. çocukken gördüklerinin ve hedeflediklerinin yakınından bile geçemiyor. oysa ki o kişi, bütün yatırımını o gördüğü haya için yapmıştı, öyle bir hayat olabileceğini görmüştü. mevcut durumda ise hayalleri elinden alındı, çabaları boşa çıktı ve kişi, bunun mutsuzluğunu yaşıyor.

    bütün bunların dahası da var, bak. sosyal medya! herkes, her şeyi görüyor artık. o daha iyisi var ya o daha iyisi, onun hala orada bir yerlerde olduğunu görüyorsun. belki çocukken tanıdığın birinin, belki üniversiteden bir arkadaşının, belki bir akrabanın orada o hayatı yaşadığını görüyorsun. işte o öldürücü darbe! asıl onu görmek seni kahrediyor ve mutsuz oluyorsun.

    bu durumdan nasıl kurtuluruz bilemiyorum. hele ki kültürel olarak fazlaca hassas olduğumuz bu coğrafyada, büyük bir daralmaya girdiğimiz şu günlerde işlerin daha da kötüye gideceği bu kadar meydandayken, önümüz parlak değil. tüm kafa yapısının değişmesi lazım. hadi bizimki değişirdi değişmesine de, o daha iyisi gözümüze sokulup durdukça umut yok.

    x kuşağının daha büyük sabıra ihtiyacı olacak.

  • içerken ekmak tadı almanızın nedeni ana maddesinin ekmek olmasıdır. ukrayna'da adım başı kvas satıcısı görmeniz mümkündür. kimisi de evinde yapar. doğu avrupa ülkelerinde toplumdaki yeri bizdeki ayran gibidir.

  • (bkz: forrest gump)
    jenny: - çok korktun mu?

    forrest: - bilmiyorum.ama bazen yağmur diner gökyüzü açılırdı.gökyüzü milyonlarca yıldızla dolardı.ya da dağdaki gölde gökyüzü iki katmış gibi görünürdü.çölde güneş doğarken yeryüzünün nerde başlayıp nerde bittiğini anlayamazdım

    jenny: - keşke ben de orada olsaydım

    forrest: - oradaydın ...

    depe edit: (bkz: geri dönülesi yaşam kesiti) yeniden yaşama şansınız olsa nerden başlardınız?

  • instagram'a hikaye atmakla whatsapp' a atmak arasında ne fark var?
    ikisi de tanıdığın kişilere bir şeyleri gösterme, duyurma, paylaşma çabası değil mi?
    ne oluyor da bunu whatsapp'tan yapınca cahil olunuyor?
    gerçekten ilginç bir düşünce.
    uygulama böyle bir özellik koymuş isteyen kullanır, isteyen kullanmaz. bunun eğitimle ne alakası var mesela?
    neden bu kadar takılıyorsunuz böyle basit şeylere, anlaması güç.