hesabın var mı? giriş yap

  • mekan: yazicioglu onu..

    bir oyun cd si begenilmistir.. kotu tecrubelerin etkisiyle bi soru sorulur..

    - bak, muzik cd si cikmaz di mi?
    - cikarsa dinlersin abi, noolucak?

  • sinan oğan'ın istekleri:

    - anayasanın ilk 4 maddesine dokunulmayacak
    - anayasa madde 66'ya dokunulmayacak
    - mülteciler ülkeden gönderilecek
    - terör örgütleri ile mücadele edilecek, terörle iltisaklı partilere mesafe konulacak
    - “faiz sebep enflasyon sonuç” gibi mantık dışı argümanlarla ekonomi yönetilmeyecek. bir an önce bilimsel metotlara dönülerek ekonomi düzeltilecek.

    milliyetçi ve vatansever seçmene soruyorum: siz de bu isteklere boyun eğmeyecek misiniz?

  • hiçbir zaman gerçek anlamda gelişememiş ve beklenen seviyeye ulaşamamış edebiyat türüdür.

    fantastik edebiyat, dünya çapında son derece popüler ve saygın bir edebiyat türü olmasına rağmen türk edebiyatında başlıca bir tür olamamış, çocuk edebiyatının bir alt dalı olarak kalmıştır. esas ilginç olan ise türk halkının ithal ikame fantastik edebiyatını okumayı sevmesidir. yani harry potter, yüzüklerin efendisi, taht oyunları gibi yabancı eserleri seviyoruz ancak fantastik edebiyat üretmiyor, üretilen nadir eserleri de okumuyoruz. türkiye'de fantastik edebiyat ithal ikame olarak varlığını sürdürüyor.

    bu durumun birçok nedeni var ancak bu nedenlerden biri hiçbir zaman türk kültürünün "fantastik altyapı ve unsurları" bulundurmaması olmamıştır. batı kültüründe olduğu gibi türk kültüründe de peri, cin, hayalet gibi doğaüstü yaratıklar bulunmakta ve kahramanlar canavarlarla çarpışmaktadır. üstelik bu gelenek sözlü edebiyata kadar uzun bir tarihe sahiptir. başka bir deyişle türk fantastik edebiyatının bu kadar geri planda kalmasının nedeni "gerekli altyapının olmayışı" değildir.

    peki nedir bu sebep? başlıca dört neden sayılabilir. bunlar din, geleneksel toplum anlayışının yıkılmaması, bireyselciliğin gelişmemesi ve bu türün ciddiye alınmaması şeklinde sıralanabilir. karşımıza ilk olarak geleneksel toplum yapısı ve "bireyselleşme" kavramının yeterince gelişmemesi çıkıyor. dünya edebiyatına baktığınızda fantastik edebiyatın yükselişinin 19. yüzyıldan itibaren bireysellik kavramıyla birlikte yükselişe geçtiğini görürsünüz. fantastik edebiyatın bir "çocuk eğlencesi" olmaktan öteye geçip başlıca bir tür olmasında bireyin kendisini geleneksel toplumdan kurtarıp sorularına özgürce cevap verebilmesinin çok büyük payı vardır. geleneksel toplumun onun için otomatik olarak verdiği cevapları kenara bırakıp kendi hayal gücünü kullanabilmektedir. oysa geleneksel toplum, kişiyi bireysel cevaplardan uzaklaştırarak kalıplaşmış cevaplara yönlendirir. bir de buna din faktörü eklenince kalıplaşmış cevapları yıkmak şöyle dursun, sorgulanması bile gündeme gelmemektedir. her şeyden önce fantastik edebiyatı yaratıcıya karşı çıkmak olarak gören toplumsal zihniyet, bu türün çocuk eğlencesinden öteye geçmesine izin vermemektedir. örnek vermek gerekirse j.k. rowling harry potter'daki ruh emicileri depresyona girdiği bir dönemde hissettiklerinden yola çıkarak oluşturduğunu söyler. türk geleneksel toplumunun bir üyesinin aynı depresyonu yaşaması durumunda bunu yaratıcının bir imtihanı olarak görme ve süreç geçene kadar sabretme ihtimali hayli yüksektir. olumsuz olayları nazar değmesine, açıklanamayan olayların gaipten gelmesine, ya da başka bir deyişle "allah'ın hikmeti olduğuna" inanan toplumun bir üyesi, bu süreçleri hayal gücüne bırakıp fantastik yaratıklarla yorumlamaz. böyle bir eğilimi bile olmaz. yapmaya kalkışanları da dine şirk koşma fikri durdurur.

    toplumun mevcut anlayışı fantastik edebiyatın yazılmasını engellediği gibi okunmasını da engellemektedir zira ciddiye alınmamaktadır. çocukları eğlendirmenin ötesine geçen her fantastik hikaye amacını aşmış demektir. kişi masal yazmıyor ya da anlatmıyorsa boşuna zaman kaybetmemelidir. bu "ciddiye alınmama" durumu beklentileri de şekillendirmektedir. son yıllarda bunun çok bariz bir örneği var. netflix'in hakan muhafız dizisini izlerken muhtemelen birçok kişi onlar adına utanmış ve başını sokacak yer aramıştır. bu diziyi bu kadar izlenemez yapan şey sadece senaryo ya da oyunculuklar mı? izlerken bir şeyler kafamızda oturmuyor, yer edinmiyor çünkü kültürümüzde yok. çünkü alışmamışız. "süper kahramanın geçmişten gelen yaratıklarla savaşarak bir şehri kurtarma" fikri bizim için yabancı fantastik edebiyatla özdeşleşmiş. bir hikaye okurken james isimli bir karakterin elinde asasıyla kilisede gargolye peşine düşmesi normal iken ahmet ya da mehmet'in sihirli değneğiyle camide peri avlaması fikrini özümseyemiyoruz. bu süreç döngüsel olarak birbirini etkiliyor. biz türk yazarlarından realist ve toplumun sorunlarını ele alan romanlar bekliyoruz, onlar da o tarz roman yazıyor. "yetişkin türk fantastik romanı" üretmeme ve okumama konusunda bir uzlaşma söz konusu.

    türk edebiyatında fantastik eserlere bakıldığında, sözlü edebiyatla günümüze gelen masallar ve dede korkut hikayeleri gibi efsaneler haricinde karşımıza ilk olarak 19. yüzyılda giritli aziz efendi tarafından yazılan muhayyelât çıkar. yazıldığı dönemde hiç ciddiye alınmadığı gibi edebiyat çevresi tarafından alay konusu olan bu eser günümüzde pek bilinmemektedir. bizzat ahmet mithat efendi, giritli aziz efendi'yi ülke bu derece karışık iken "boş işlerle uğraşmakla" suçlamıştır. bu sebeptendir ki batı kültürünün 18. yüzyıldan itibaren ürettiği "yetişkin fantastik edebiyatı," 19. yüzyılda dracula ve frankenstein gibi eserler verip 20. yüzyılda zirveye ulaşırken türk edebiyatında ilk ciddi girişimler ancak son 30 yıllık dönemde ihsan oktay anar ve barış müstecaplıoğlu gibi isimlerle vermeye başlamıştır. bu zamana kadar hüseyin rahmi gürpınar'ın gulyabani gibi eserler kaleme alınsa da, fantastik ögeler hikayenin ana unsuru olmaktan ziyade öğretici mesajı destekleyecek yan faktörler olarak karşımıza çıkmaktadır.

    son yıllarda basılı medyada değil de, görsel medyada yetişkin fanstastik kurgular netflix gibi ithal ikame olarak yavaş yavaş yer edinmeye başladı (sihirli annem ve selena gibi uyarlama dizilerin hedef kitlesi bir kez daha çocuklar olduğu için bahsetmenin lüzumu yok). hakan muhafız ya da atiye gibi dizilerin kalitesi başka bir konu ama aslında alttan alta türk halkına "yetişkin fantastik edebiyatını" kabul ettiren projeler ikisi de. görsel medyada bu durumun normalleşmesi belki zaman içinde basılı medyaya da yansır ve bu türde daha fazla eserler verildiğini, bunların da ciddiye alındığını görürüz ama günümüzde baktığımızda daha zamanı olduğunu söylemek yanlış olmaz.

  • bana gücü yetmediğinde, oyuncak ayımı saklayıp;

    - şu an ne kadar açtır, ıslak da üstelik, balkona mı sakladım acaba bu soğukta, yazık çok üşüyor olmalı diye diye kafayı kırmamı sağlaması gibi olabilir.

    ne çok ağlardım, ne çok gülerdi.. ne çok anlamsızdık

  • amy winehouse'un ölümüne ağlarken "boşver aşkım, sen ölsen o üzülmezdi." demesi.

    o günden beri yaşama bakışım değişti, ufkum açıldı. nasıl da düşünememiştim salak kafam.

  • yalan soylerken utanmamak, kizarmamak bir meslek olsa, kendisi kesinlikle ultra otesi ordinaryus profesor olurdu.

    hayat pahaliligini anlamak isteyen herkesi marketlere bekliyorum. sepetine ihtiyaci icin aldigi urunleri kasada birakmak zorunda kalan insan sayisini gormeniz yeterli.

  • tansiyonu çok yüksek bir doctor strange in the multiverse of madness trailer'ı ile karşılaştık. gördüklerimi hemen yorumlamak istesem de öncelikle kamera arkasına biraz bakmamız lazım. film ilk kez açıklandığında bilindiği üzere yönetmenlik koltuğunda ilk doctor strange filminin de yönetmenliğini yapmış olan scott derrickson vardı. ama belli bir süre sonra derrickson ile marvel studios yaratıcı fikir ayrılığı yüzünden yollarını ayırdı. derrickson ile marvel ciddi şekilde farklı filmler yapmak istiyorlardı. marvel event filmi istedi. derrickson ise doctor strange'e odaklanmak istedi. tam manasıyla bir devam filmi yapmak istedi.

    mcu için konuştuğumuzda süregelen büyük hikayeyi asla arka plana atamayız. tekil başarılı filmler çekmek önemli olsa da her filmin tamamlanması gereken bir büyük resmin parçaları olduğunu biliyoruz. bunun ne kadar doğru olup olmadığı ya da kriterin bu olup olmadığı başka bir tartışma konusu ama mcu temeli itibariyle bu. ilk filmi seven biri olarak derrickson'ın ayrılması beni üzmüş olsada kevin feige'nin büyük planına her zaman daha fazla güvendim.

    derrickson'un ayrılığının ardından marvel studios belki de olabilecek en iyi yönetmeni filmin başına getirdiğini duyurdu; sam raimi. raimi, mcu'ya katılana kadar mcu dışında en fazla tanınan, en kariyerli ve gerçekten auteur özellikleri olan belki de tek yönetmendi. chloe zhao mcu'ya katıldıktan sonra oscar aldı. taika waititi bir kesim tarafından bilinse de ragnarok'tan sonra gerçek manada popüler hale geldi. raimi ise bambaşka bir durum. fragmanı izlediğimizde kesinlikle bu filmin raimi tarafından çekildiğini anlayabiliyoruz. raimi kendi tarzını yansıtmayı başarmış. korku elementlerini de kullanmayı bilmiş. raimi'nin bu filmin yönetmeni olması filmin ve olası devam filminin başına gelen en iyi şey olabilir.

    fragmana geçelim artık. doctor strange'in gördüğü kabuslar ile fragmanı açıyoruz. strange her gece aynı rüyayı gördüğünü söylüyor. ilk teaser'da da gösterilen paralel evrenlerden birinin sanctum sanctorum'unu görüyoruz. o evren ve o evrenin doctor strange variant'ı ile ilgili çok olay olacağı belli. daha sonra america chavez'in yakalandığını ve karşısında bir yaratık olduğuna şahit oluyoruz. arkasında da başka evrenlere açabildiği yıldız şeklinde portallar var. bu sahnedeki yaratığı şu an için ne olduğunu söylemek güç. ama sahnesin çok güzel çekildiğini söylemek mümkün.

    paralel evrenler demişken şunu çok net belirtmek lazım ki bu filmle birlikte gerçek anlamda paralel evrenler ve variantlar hikayesi başlıyor. spider-man: no way home için paralel evren öğeleri bildiğimiz marvel evrenine geldi demiştim. işte bu sefer biz diğer evrenlere gidiyoruz. en az 3 doctor strange variant'ı ve en az 2 wanda variant'ı kesin. ilk doctor strange elbette bizim bildiğimiz doctor strange. diğeri defender doctor stange. at kuyruğu saçı olan. sonuncusu da şimdilik evil doctor strange diyeceğim karakter. evil doctor strange bence what ıf'teki değil. başka bir variant olacak. fragmanın sonunda gördüğümüz zombi benzeri doctor strange'in evil doctor strange ya da corrupted defender doctor strange olduğunu düşünüyorum. ama bunlar tabi bir çıkarım sadece.

    en az iki wanda demiştim. bizim tanıdığımız wanda bu filmde çocuklarını multiverse'de aramaya çıkacak. ama sadece astral boyutta başka evrenlere gidebilecek. fiziksel olarak gitmesi için america chavez'e ihtiyacı olacak. normal kıyafet olarak gördüğümüz wanda başka bir evrenin wanda'sı. o evrende çocuklar gerçek ve sağ. bizim wanda o evrenin wanda'sını astral olarak ele geçirecek ve bedenini kullanacak. tabi bu süreç muhtemelen bizim wanda'ya da o kullandığı bedene de zarar verecek.

    şu anda fragman ile ilgili en çok tartışılan şey patrick stewart versiyon xavier. evet filmde xavier var ve patrick stewart tarafından canlandırılacak. ama fox filmlerindeki versiyon olmayacak. patrick stewart'ın olduğu filme özgü bir xavier variant'ı göreceğiz. o sahnede dikkat çekici bir çok unsur var. doctor strange'in tutuklanıp önüne çıkarıldığı heyet yüzde 99 multiversal ılluminatı. çizgi romanlarda ılluminati çok güçlü ve zeki süper kahramanların kurduğu dünyanın gidişatı ile ilgili önemli müdahalelerde bulunan bir grup.

    çizgi roman ana sürekliliği earth-616'da ekip doctor strange, reed richards, namor, xavier, ıron man ve black bolt'tan oluşuyor. biz filmde bunun multiverse halini göreceğiz. xavier'de bu ekibin başı olacak. çizgi romandan bildiğimiz ekip full'de olabilir farklılıklarda olabilir. şu an bilemiyoruz. çeşitliliği arttırmak ve 6 sayısı ile sınırlı kalmamak için sempatizan olarak başka karakterlerde eklenebilir. filmde ekipte monica rambeu versiyon captain marvel'ın da olması bekleniyor ki wanda ile dövüşen büyük ihtimalle o (karaktere zoom yapınca kozmik güç kazanmış superior ıron man'e de benziyor aslında.) what ıf animasyonundan captain carter bekleniyor ki onu da posterde tease ettiler. iki fragmanda da gördüğümüz baron mordo yine bu ekipte olabilir.

    yine aynı sahne de konuşulması gereken en önemli şey ıron manvari ultron robotları. ılluminati ekibinde ultron robotlarını kontrol eden bir ıron man'in olması bekleniyor. variant ıron man ile ilgili de çok büyük bir oyuncunun ismi geçiyor. öncelikle şunu söylemek lazım multiverse'e girdiğimiz anda artık sınırlar kalkmış oluyor. daha önce mcu dışında marvel filmlerinde oynamış herkes, ismi geçmiş ama role gelmemiş herkes, önümüzdeki filmlerde role gelebilecek herkes yani akla hayale gelebilecek herkes bu film ve devamındaki multiverse hikayeleri için masada. ben çok çok büyük cameolar bekliyorum.

    kısa kısa gördüğümüz şeylerde var. mesela prehistoric döneme ait bir kare gördük. belki savage land olabilir. gargantos'u daha fazla gördük. (büyük ihtimalle haklar yüzünden shuma-gorath değilde bu ismi kullanacaklar.) fragmanın final sahneleri mükemmel. şu an diyecek bir şey bulamıyorum onlara. zombi benzeri strange bildiğimiz variantlardan mı ? yoksa dördüncü bir variant mı ? onu şimdilik kestiremiyorum. darkhold'un doctor strange tarafından kullanıldığını görüyoruz. orası da çok önemli şeylere sebebiyet verecektir. kamar-taj'a saldıran kişinin scarlet witch olduğunu da tv spot'ta görüyoruz.

    multiverse hikayesi bu filmle sonlanmayacak. aksine daha da güçlenerek devam edecek. multiverse of madness sadece ara durak. ant-man and the wasp: quantumania, loki ikinci sezon, olası bir avengers 5 filmi hep bu hikayeden ilerleyecek. fantastic four'un tercih edeceği hikaye bile multiverse ile ilgili olabilir. ınfinity saga ile anlatılan ınfinity stones ve thanos hikayesi buzdağının sadece görünen kısmıydı.

    fragmanın şu ana kadar ki en iyi mcu fragmanlarından biri olduğu kesin. çok heyecanlı, harika bir fragman olmuş. filmi sabırsızlıkla bekliyorum.

  • arabaların markası ve içinden çıkan tipler, lüks arabalar ve kekolar, barzolar, silahlar. helal olsun polis kardeşlerimize.

    edit:aşağıda 'gelmiş hemen polise bişey olmazcılar' diye entry giren bi parisli var. komik parisli.

    başlığa destek lütfen, başka bir maganda olayı, bir kadının canına malolan bu maganda şu an firari imiş (bkz: 18 ocak 2022 tarihli trafik cinayeti)

  • bir sahne düşünün;

    federer ağlıyor, nadal ağlıyor, en son dayanamadı djokovic de ağlamaya başladı,berrettini bunların arasında zurnanın sol deliği ama o da ağladı.

    döndü world team'e schwartzman ağlıyor.

    biz ağlıyoruz. aslında duygulanmamizin sebebi tam da bu.ömrümüz geçiyor ve biz bu geçişleri, kaybedişleri hayatimizda sürekli olan ve hiç gitmeyeceğini düşündüğümüz şeylerin gittiğine tanık olduğumuzda anlıyoruz.

    tam 24 yıldır orada duran tenisle alakalı alakasız herkesin kulağına ismi çalınan bir insan gitti.

    teletext döneminden ultra hızlı cep telefonlarına kadar her dönemde raket sallayan bir adamdı. biz bu döneme nice sevinçler nice kayıplar nice anılar sıkıştırdık.

    ve onun vedasıyla bu geçen tüm zamanın farkındalığı olanca gerçekliği ile yüzümüze vurdu.

    çok zaman geçmişti ve o zamanların bittiğini roger'in vedasiyla anladık. ıste hepimizin ağlama sebebi budur.