• bilimum koltuk,masa sandalye altını süslemekte kullanılan doğal, yapışkan madde bizzat insan burnu tarafından salgılanır. (bkz: burun) (bkz: iç mimari)
  • sümükle - evet apaçık yemyeşil sümükle- tanıştığımda ilkokul 2 ya da 3 teydim. küme şeklinde oturuyoruz o zaman. karşımda da kadir oturuyor. kadirler karşı apartmanımızda oturmaktalar, çim adamlarımız balkonlarda duruyor her sabah kiminkinin saçı daha çok uzamış diye bakıyoruz ve kendisinden her gün yeni küfürler öğreniyorum. * resim yapıyoruz ama ben resim yapmaktan çok küfür öğrenme telaşındayım. evin küçük cici kızı modelinden çıkmanın tek yolu küfür öğrenip annemi ve babamı deli etmek zira.

    derken kadir'in burnundan yeşil bir şey çıkıyor, plastik gibi böyle uzamaya başlıyor. gayet kıvamlı. sanırım kalemi burnuna sokmuş şimdi de kalemin arkası çıkıyor yavaştan. hm. uzamaya devam ediyor bu kalem kapağı. çok uzuyor ama. gözlerimi kocaman kocaman açmış olmalıyım ki, kadir kafasını kaldırıp noluyo? diye bakıyor suratıma.

    elimi burnuma götürüyorum. burnunda bişi var diyorum. kadir hızla tuvalete koşuyor. sümükmüş. e sümük mendilde olmaz mı sadece. evet fazla ciciyim ben.

    neydi?

    * çim adam.
  • insanlarin mendillerine koyup yanlarinda gezdirdiklerini gözlemleyen uzayli bi arkadasim "insanlar icin cok kiymetli bir ziynet" diye not etmisti "dünyadan notlar" defterine
  • kaynaği burun olmasina rağmen , en çok masa altindan çikan yeşil şey ..
  • tadı hatırladığım kadarıyla tuzlu bişeydi, ısrarla yedim ben sümüklerimi küçükken evet, problemli iğrenç bi çocuktum ama sümük yemeyi hep sevdim, mutlu bi yamyam gibiydim, toplum iğrenirken ben yapmaya devam ettim, niye yapardım aç mı kalırdım hiç bi fikrim yok ama yaptım. (bkz: ölecek miyim doktor bey)
  • azeri türkçesinde kemik..
  • bazen balgam seklinde agızdan cıkarılan salgılı cesidinin dogaya sacılanları vardır.
    sinuzitli zatlara doktorlar sumuklerini yutmamalarını tavsiye ederler. ısrarla yutan sinuzitli hastalar daha fazla hastalanarak sumukten bogulup olurler.
  • insanoğlunun selpak mendile sümkürdükten sonra sanki daha önce hiç görmemiş gibi baktığı şeydir. bakıldıktan sonra "tamam,sümükmüş" denir ve gönül rahatlığıyla selpak katlanır, cebe koyulur.
  • inci gibidir.

    bir toz parçası gelip burundaki kıllara takılır. ardından burun, en güzel salgılarını salgılayarak o toz parçasını sarıp sarmalar, yemyeşil, muhteşem bir sümüğe dönüştürür.

    sonrası ise malum.

    maceracı bir parmak gelip büyük uğraşlarla o parçayı çıkarır. ve ebedi istirahatgahına yapıştırır.
  • ilkokul öncesi çocukların en sevdikleri oyuncaklardan biri olan burun salgısı.
hesabın var mı? giriş yap