ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
behzat ç.
-
muhteşem yüzyıl iktidardan korkup hürrem'i tesettüre sokarken, nüfus cüzdanındaki din hanesinin kaldırılmasını konu eden dizidir. işte bunun için seviyoruz.
evde bir günlüğüne rte gibi davranmak
-
bazen sudoku çözmek yerine gerçekleştirilebilecek eylem, beyin fırtınası, eğlencelik. evde recep tayyip erdoğan olsam, ne gibi şeyler, söyler, ister, nelere ne gibi tepkiler gösterilirdi diye düşünürüm.
mesela ben şu anda açım. hanım uyansa da kahvaltı hazırlasa diye bekliyorum. şunu derdim herhalde:
- 11:30'da kahvaltı hazırlamayan bedelini ağır öder...
(bkz: eylül'de huzursuzluk çıkaran bedelini ağır öder)
hanım kalkmazsa da,
- biz iki yumurta kırmasını da iyi biliriz.
(ara: *iyi biliriz)
evde sitcom tiplemesi gibi oluyor, komikçene ama dışarda başbakan olunca ay ay...
yaşlı bir garson görünce çöken hüzün
-
o garsonlardan biri şu an 55 yaşında olan babamdır. küçüklüğünden beri yurtiçi-yurtdışı lokantalarda çalışmış yani bu sektörde ömür çürütmüş. her mevkide çalışmış ve en son bir kaç sene önce yaşanan olumsuz olaylar sonucu garsonluğa geri dönmek zorunda kaldı. babamın bunca yıldan sonra birilerine hizmet edecek olması fikri beni başlarda çok üzüyordu. daha sonra bunu neden yapmak zorunda olduğunu düşündüm; emekliydi ve evde oturabilirdi. ama bakması gereken ben ve 3 kardeşim vardı. en büyük amacı bizim hayatımızı kurtarmamızdı. bunu garson maaşıyla başardı. 2 ablam meslek sahibi oldu, ben üniversitedeyim ve kardeşim bu sene üniversiteye gidecek. belki de görseniz hüzünleneceğiniz adam dünyanın en gururlu en mutlu adamı. eve gece gelişinde asla çok yoruldum demiyor hep bizden bahsedecek bir konu açıldığında ne kadar gururlandığını anlatıyor. ona terbiyesizce, kabaca davranan birinden bahsederken ben ve kardeşlerimin asla böyle olmadığımızı düşündüğünü ve bizimle gurur duyduğunu söylüyor. hüzünlenmeyi bir kenara bırakıp insanların hangi yaşta olurlarsa olsunlar yaptıkları işleri takdir etmeyi öğrenelim. bir de garsonlara teşekkür etmeyi, elinize sağlık demeyi unutmayalım *
ekşi sözlük hangi dine mensupsunuz anketi
bir erkek olarak yaşanılan en büyük kız tacizi
-
yanıma genç bir kız geldi. yanağım'dan makas aldı ve beni öptü. ben şok oldum daha 3 yaşındaydım. zor günlerdi.
yaa sezen işte durumlar böyle
-
sanatın müzik, dinen haram. 1400 yıldır böyle. sen naptın, sırtını seküler laik kitlelere yasladın, dinen yasak olan sanatını gönlünce icra ettin, ününe ün şanına şan kattın, hatta cumhuriyet kazanımlarının gölgesinde aklın erdiğince siyaset yaptın. bu kazanımların steril koruyuculuğu altında istediğin gibi borunu öttürdün. kimse seni tehdit etmedi, mahkemeye vermedi.
sen naptın peki aptal oğlu aptal sezen, gittin sana bu şartları sağlayan sekülerizme savaş açmış, varoluşundaki tüm değerlere düşman akp takımına yanladın. yok iki cihan dedin yok lekeli dedin. kimdi bunlar? senin konser üstüne konser verdiğin rumelihisarı sahnesinin ortasına mescid dikelten tiplerdi.
yahu hiç mi utanmadın hiç mi sıkılmadın bu heriflere payandalık etmeye?
al şimdi sana kapak oldu. harcamak için şeytanla işbirliği yaptığın rejim zamanında bir kez olsun dilini koparmaya kalkan olmamıştı, tepemize çıkardığın kişiler bugün en tepe makamdan tehdit ediyor seni.
ve bokum diyemiyorsun. gık diyemiyorsun. sıfır ses. sıfır tepki. cesaret tartısında aynen bir sümüklüböcek kadarsın. kim koruyacak seni şimdi. referandumda canına ot tıkattırdığın mahkemeler mi, tarikatçılarla doldurulan polis kadroları mı asker mi. lekeli ilan ettiğin bizler mi.
zavallıcık. üç kuruşluk aklınla geldiğin nokta bu işte. yaa sezencik. işte durumlar böyle.
albert camus
-
"insan parası warsa çalışmak zorunda kalmaz.böylece zamanı satın alır.bu kalan zamandada kendini mutlu edebilcek şeyleri yapar.yani para mutluluğu satın alır."
çay ısmarlayacak kadar çok sevmek
-
hayata dair gülümseten detaylardan biri. insan böyle aşkları, aşıkları görünce mutlu oluyor.
-pişt garson.
hatun: aşkım yapma lütfen noolursun.
-sen karışma. kardeşim bize iki tane çay getiriyorsun, biri açık.
garson: tabi efendim.
hatun: sen çok iyi bi insansın...
-şşt sakın, sakın. bir daha bu konuyu açarsan seninle konuşmam.
hatun: amaa, hmpf peki.
-sakın.
karşı cinsle tanışma denemesi replikleri
-
(biri tanışma heveslisi, diğeri işbirlikçisi olmak üzere iki kişi konuşmaktadır, hedef konuşmaları duyabilecek şekilde konuşlanmıştır)
1- yok abi o değil diyorum..
2- o ya.. baksana kaş, göz. aynı. kesin eminim o.
1- ya hayır o daha uzun boyluydu sanki
(bu noktada dişi kişi kıllanır, bir iki bakış atar ama pek aldırış etmez)
2- ya her iddiasına varım o. gidip sorucam.
(2 dişinin yanına gider)
2- ya afedersin. sen şu starın güzellik yarışmasında 2. olan kız değil misin?
dişi- (kızarır, utanır, şımarır) hihi..yok hayır, benzettiniz sanırım..(smileyler havada uçuşur)
2- evet, düşündüm de sen daha güzelsin zaten (ve akabinde akşam yemeği)
[başarı yüzdesi : %86.25]
hard rock cafe
-
kardeşlerim yurtdışına çıktığınızda hard rock cafe'ye gitmeyin.. floransa'da otantik bir osteriaya, viyana'da şık bir viyana kafesine, londra'da 300 yıllık orijinal bir mahalle pub'una gidin ki o şehrin gerçek ruhunu hissedin, geziniz anlam kazansın.
özsaygı
-
ölçekleri vardır. örneğin;
-diğer insanlar tarafından sevilecek özelliklere sahip değilim
-üretken değilim
-kendimi anlamıyorum
-çaresiz olduğumu düşünüyorum
-kendime güvenmiyorum
-anlamlı bir hayatım olmadığını düşünüyorum
-bir işi başaramadığımda hemen hayal kırıklığına uğruyorum
-insanlar benimle olmaktan hoşlanmazlar
-olduğum gibi görünemiyorum
-hiç bir zaman kendimi ortaya koyamam
-duygularıma güvenmem
-halimden memnun değilim
-kendimi küçümsüyorum
-ihtiyaçlarımı karşılayabilecek yeterlilikte değilim
-nasıl göründüğümün farkında değilim
-kendimde olmasını istediğim özelliklere sahip değilim
-insanlar üzerinde etki bırakmıyorum
-başarısız biri olduğumu düşünüyorum
-kendime ilişkin değersizlik duyguları yaşadığım olur
-benim onlara olduğu kadar, diğer insanların bana ihtiyacı yok
-düşüncelerimin doğruluğuna güvenmem
-bedensel olarak kendimi beğenmiyorum
-başarmak istediğim her şeyde başarısız olup yılgınlığa düşüyorum
-bedensel ihtiyaçlarımı karşılayacak yeterliliğim yok
-grup içindeyken diğer kişiler benimle ilgilenmez
-zihinsel ihtiyaçlarımı karşılayacak yeterlilikte değilim
-kendimden memnun değilim
-insanlık için önemli ve faydalı işler yapabileceğimi düşünmüyorum
-çevremdeki önemli kişilerin gözünde değerli bir insan olmadığımı düşünüyorum
-duygusal ihtiyaçlarımı karşılayacak yeterlilikte değilim
-kendimi ümitsiz hissediyorum
-kararlarım bana ait değil
edit: madde numaraları silindi. netekim korkunç bir görüntüydü.