ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
atatürk die osmanlı come back
-
insan bunları görünce keşke hiç uğraşmasaymış gazi diyor.
şu tipler için miydi çekilen onca acı, geceler boyunca süren akıl oyunları, uykusuz geceler, dağda taşta uyuma, cehennem gibi cepheler?
sen bir hayatı adıyorsun, 57 yaşında bitiyor ömrün. 85 sene sonra bile hakaret yiyorsun.
ulan bu kadar nankör, bu kadar haysiyetsiz, bu kadar kalleş, bu kadar kahpe olunmaz be...
laszlo polgar
-
amerikalı olsa daha ünlü olurdu diye düşündüğüm pedagog.
bu adama dr. frankestein suçlaması yaparlar. tam bir bilimadamı gibi soğukkanlılıkla hareket etmiştir, teorisini kanıtlamak için.
home-schooling dedikleri okuldan bağımsız evde kendi imkanlarıyla eğitim verirken, çocuklarının sosyal bakımdan geri kalacağı suçlamasıyla karşılaşmış. zamanın macar otoriteleri epey üzerine gitmiş.
fakat o sosyal bakımdan geri kalacak dediği çocuklar, 12 yaşına geldiğinde farklı ülkelerden davet alıp bir çok yetişkinin alanda ancak hayal edeceği başarıları kazanıyordu. ihtiyaçlar hiyerarşisinde, önemsenmek, saygı görmek kısmı tavandı anlayacağınız.
zira çocukları da her fırsatta baskıcı değil, tam aksine son derece sağlıklı ve destekleyici ortamlarda büyüdüğünü dile getirir.
kızkardeşlerden özellikle judit polgar en iyi zamanlarında canavar gibi bir şeye dönüştü oyun gücü olarak. taktiksel kuvveti müthiş seviyelerdeydi.
ortanca kendi keyfinden bırakmış hadi onu geçelim de, susan ve judit, macaristan'ı aşan ünleriyle, eğitim cdleri, okuları, profesyonel destekleriyle dünyada ekol alanlarında.
olayı satranç değil herhangi bir aktivite olarak düşünelim, sıradan bir okul hayatı geçirseler ve böyle vizyoner bir baba olmasa, bu şöhrete ve güce ulaşacaklarını düşünebilir miyiz?
imkansız.
ebru gündeş rassan khosnaw aşkı
-
düşünsene milyonlarca doların var ama ebru gündeş'e harcıyorsun.
yiğit özgür
-
sanık ve hakim...
- köşede bekledim, çıkınca da tepsiyle kafasına vurdum..
- iyi de, yanında silahın bıçağın da varmış.. neden tepsi?
- bi yerde okumuştum.. öyle yapınca tepsi müdafaadan az ceza alınıyormuş..
- nefsi müdafaa olmasın o?
- hepsi müdafaa değilmi sonuçta..
- yaz kızım sanığın yirmi yıl hapsine...
- ama yirmi yıl çok fazla.. bilseydim yanımda hafifletici sepetler getirirdim..
behzat ç.
-
amerikan ağzıyla konuşanlara çılgın gibi cevaplar veren dizi.
--- spoiler ---
okul çalışanı: (yatan cesedi göstererek) okul müdürü ekrem... bu olay hepimizi çok etkiledi.
behzat amirim: saçma sapan konuşma bee... çıkşarı çık... çık da işimizi yapalım çık... artis midir nedir?
--- spoiler ---
tek sezon yayınlanmış mükemmel diziler
-
bu konuda herhalde ilk akla gelecek olan bir bilimkurgu şaheseri olan firefly isimli dizidir. 2002-2003 arasında sadece tek sezon olarak gösterilmesine rağmen bugün kült statüsüne kavuşmuş olup hala daha hayranları tarafından yaşatılan dizidir. ilk başlangıçta yedi sezon olarak tasarlanmış olup, ilk bölümlerdeki düşük ratingler sonucunda fox televizyonu tarafından iptal edilmiştir. imdb puanı 9.0 olan nadir tv dizilerinden birisidir.
korsan cd satıcılarıyla diyaloglar
-
mekan çoğu zaman olduğu gibi yine kadıköy postanesinin arkası...
cp: uzak var mı?
satıcı:var apla.. yine o tarzlardan arıyorsan krzysztof kieslowski var, lars von trier var tarkovsky var -bütün yönetmenleri ad ve soyadlarıyla söyledi-
cp: peki zeki demirkubuz'un filmleri bulunur mu sizde?
satıcı: apla walla ben bir tek onun masumiyet'ini izledim, üçüncü sayfa, bekleme odası filan daha kopyalanmadı.
bravo diyorum.. tamam yeni filmlerde kim oynuyor kim yönetmiş bilirsin de bu denli sinema kültürü olan bir korsan cd satıcısıyla ilk defa karşılaştım.
padişahlığı geri istiyoruz
yaşar alptekin'in merve boluğur'a bakmaması
-
bu adami bu kadinin dansina bakmiyor diye otekilestirdiginiz anda siz bagnaz oluyorsunuz. adamin kendi hur iradesi. bakmak zorunda degil ki.
göcek'te teknedeki ilginç fotoğraf çekimi
-
ay rezalet demiş çekenler arasından bir kadın. teknede deniz kenarında/içinde soyunmak mı rezalet, yoksa bunu izinsiz ve habersiz videoya çekip dünyaya yaymak mı?
ışid'in elindeki 49 rehinenin 46'ya düşmesi
-
49-46-39-26-16-6-0 formülüyle ta-ma-men sı-fır-la-na-cak-tır.
neşet ertaş
-
itü'den fahri doktora ünvanı almış, can dündar'a konuk olmuş. istanbul'a ilk gelişini anlatıyor:
"cebimde iki buçuk liram vardı. kırşehir'den ankara'ya kadar da otobüs iki buçuk lira, ben istanbul'a gidiyorum. ankara'da otobüsten indim, çığırtkanın birine gittim dedim ki "ben istanbul'a gideceğim, param yok". elimde sazım var ya, "çal" dedi ben başladım çalmaya... sırası gelince çığırmaya gidiyor, geri geldiği zaman çal demesine gerek yok, alıştım çalıyorum. ne zaman vardıysam, ta gece yarısına kadar saz çaldım. en son otobüsün arkasında şöyle bir oyuk yer vardı beni oraya verdi, istanbul'a kadar ayakta geldim."
- "neşet ertaş ayakta geldi istanbul'a, bugün de ayakta alkışlandı."
30 haziran 2021 mehmet aydın açıklamaları
-
türkçe meali: paranın çoğuna süleyman ve çetesi çöktü, bana bıraktıkları birkaç yüzbin dolar da suyunu çekti. kendileriyle anlaştım, teslim olursam en az cezayı alacağımı taahhüt ettiler. ben de kabul ettim.