hesabın var mı? giriş yap

  • zamanında kardeşim sormuştu nasıl tarif edeyim berbere diye...
    o zamanlar ilkokuldayız tabi, "3 e vur ama önleri makasla kes, biraz bırak" de demiştim.
    akşam berberden geldiğinde evde kıyamet koptu. biz ailecek yumurta kafa olduğumuz için kısa saç hiç ama hiç gitmez bize. tabi bu full 3 numara ile gelince peder kızdı biraz serseri mi oldun diye. meğer bizim ufaklık berbere "abi 3e vur... (ıh)...(ıh).." derken daha devamını getiremeden amca önden daldırmış makineyi.
    durum böyle yani, berberler çakal. 3'u duyduğu an önden makineyi sokar. ee 2 dakikada kim 10-20 lira kazanmak istemez ki.

  • ön yazı nedir, nasıl yazılmalıdır?

    ön yazı insanı vezirde eder rezil de eder dersem sanırım abartmış olmam. eğer ki cv'niz bir futbol takımıysa ön yazınız da forvetiniz demektir. gole giden en önemli araç olabileceği gibi maç sonunda hezimet yaşatmış ve saç baş yolduran bir şeyde olabilir. iş başvurularında ön yazı yazmanın neden bu kadar önemli olduğunu yukarıdaki 2 cümlede anlattığımı sanıyorum. peki günümüzde değil iş hayatına daha başlamamış öğrenciler, prof. çalışanlar bile neden ön yazı yazmakta zorlanıyorlar?

    öncelikle ön yazı yazmanın kurallarını ve iyi bir ön yazının sahip olması gereken kriterleri madde madde belirtelim.

    ön yazı nasıl yazılmaz?

    - birinci ve belkide en önemli madde kendinize özgü ve başvuru yaptığınız şirkete özel bir ön yazı yazın. bu ne demek? google'da çıkan ilk ön yazı örneğini copy-paste yapıp her gelen şirkete yollamayın. neden? her gelen başvuruda hep aynı kalıpta aynı cümlelerle yazılmış ön yazı belli bir noktadan sonra ik'cı da ters tepmekte ve ön yazının esas amacını gölgelemektedir. kural-1 özgün bir ön yazı bulun.

    - ön yazı demek bir nevi cv'inizin özeti demektir. yani cv'nizin tamamını ön yazıya aktarmayın ve elinizden geldiğince ön yazıyı kısa tutmaya bakın. ön yazılarınız ik'cılar tarafından okunuyor evet ve ben ön yazılara olduğunca değer vererek okuyorum ama dediğim gibi biyografi yazmıyorsunuz, kısa ve öz yazın.

    - ön yazı bir espri mekanizması değildir ve sizde stand-up yapan bir showmen değilsiniz. yani ön yazınıza ''beni tanıyınca çok seversiniz :)'' gibi cümleler yazmayınız en baştan elenirsiniz.

    - ön yazı da kendinizi överken abartıya kaçmayın. gereksiz mütevaziliğe gerek yok ama abartı övgü cümleleri de başvurunuza egoist, megaloman damgası vurdurmasın.

    - yazınızda azami imla kurallarına dikkat edin. w, q, x'li cümleler kurmayın, sms dili kullanır gibi slm, kib, by yazmayın.

    - belli bir format uydurduktan sonra aynı yazıyı her başvurunuza copy-paste yapmayın. x şirketine başvururken yazınızda y şirketi yanlışlıkla çıkmasın. bu özensizlik ve algısı düşük bakış açısı yaratır ki elenmeniz için başlı başına bir kriter olmaktadır.

    ön yazı nasıl yazılır?

    klasik yaparım, ederim demek yerine şu nedenle yaparım bu yüzden ederim gibi daha somut cümleler kurun. eğer bir satışçıysanız sayısal veriler kullanın. örneğin ''geçen projede satışları %15 arttırdım'' gibi.

    girizgah

    sayın yetkili, eğer isim biliyorsunuz sayın herkese benden cay shakira yok, değerli yetkili ya da riske girmeyerek en sadesi sayın ik yöneticisiyle başlayabilirsiniz.

    konuya giriş

    hangi pozisyonla ilgilendiğinizi, bu ilanı nerede gördüğünüzü kısa cümleyle belirtin yeter. unutmayın! sadece kariyer.netten iş başvurusu yapmıyorsunuz. insan kaynakları çalışanının direkt mail kutusuna gidecek bir başvuruya ön yazı yazıyorsunuz diyelim. böyle durumda;

    ''sayın yetkili/x bey/y hanım, sizinle www.iskur.gov.tr kariyer portalı üzerinden yayınlanan insan kaynakları uzmanlığı ilanı hakkında iletişime geçiyorum.'' gördünüz mü? ne kadar da sade ve amaca yönelik bir giriş.

    gelişme

    dananın kuyruğunun koptuğu yer. en fazla 5 cümleyle kendinizi anlatın. eğer yeni mezunsanız ve iş deneyiminiz yoksa kariyer hedeflerinizden, sahip olduğunuz sertifikalardan, bir profesyonelseniz toplam iş tecrübenizden, sahip olduğunuz yetkinlikleri özet geçerek anlatınız.

    ''x şirketinde satış uzmanı olarak görev aldığım 5 yıl içerisinde, müşteri ile ilişkiler, %20 satış hacmini arttırma, müşteri ziyaretleri gibi yaptığım görevler ve aldığım sorumluluklarımın da yardımı ile, satış yöneticiliği görevini daha üstün bir performans ile yerine getireceğime inanıyorum.'' gibi

    kapanış

    ön yazının en kolay yazılabilen bölümü de burasıdır. vakit ayırdığınız için teşekkür eder ve iyi günler dilerim. saygılarımla. özgeçmişimle ilgilendiğiniz için teşekkür eder, birebir mülakatta yetkinliklerimi anlatmak isterim gibi.

    örnek;

    sayın yetkili, sizinle kariyer.net kariyer portalı üzerinden yayınlanan insan kaynakları uzmanlığı ilanı hakkında iletişime geçiyorum.

    ismim herkese benden cay shakira yok. anadolu üniversitesi iktisat mezunuyum. bu pozisyona aday bir çalışanda ihtiyacınız olduğunu düşündüğüm çoğu özelliği taşıdığıma inanıyorum. insan kaynakları alanında 3 seneye yakın bir iş tecrübem ve konu hakkında sertifikalarım bulunmaktadır.

    yetkinlikler olarak performans değerlendirme sistemi, işe alımın tüm süreçleri, oryantasyon planı hazırlama, turnover raporlama ve işe alım sayaçlarının hazırlanması, eğitim planlama, micro bordrolama, kariyer haritası hazırlama ve çıkış mülakatlarının raporlanmasını gerçekleştirmekteyim. ayrıca ege üniversitesinde insan kaynakları yönetimi alanında yüksek lisansa başladım.

    iş tecrübelerim ve eğitim hayatımla beraber insan kaynakları uzmanlığının görev tanımında yer alan çoğu kabiliyete kavuştum. hedefim doğrultusunda bana deneyim kazandıracak ve bendeki deneyimi de şirketime aktarabileceğim ve birlikte sinerji yaratacağımız bu pozisyona başvuru isteğimi belirtmek istiyorum.

    vakit ayırdığınız için teşekkür ederim;
    saygılarımla.

  • gece gece parmak ucunda akıl yürütmeler:

    arkadaşınız size verdiği sözleri yerine getirmezse ona olan güveniniz azalır. kendinize verdiğiniz sözleri yerine getirmezseniz kendinize olan güveniniz azalır. o zaman kendinize verdiğiniz sözleri yerine getirirseniz kendinize olan güveniniz artar. ya kendinize verdiğiniz sözleri tutun. ya da kendinize tutabileceğiniz sözler verin. ya da kendinize söz vermeyi bırakın.

  • yol yordam bilmeyen adam
    lan olm yüzyılın en büyük liderlerinden birinin yanındasın.
    ama sen hala çakallık peşindesin...
    anladık canın çekmiş... ama böyle olmaz ki...
    çaktırmadan arkasına geçip "höpürt" diye yenir mi...
    git kaptan köşküne bi yere arazi ol... istediğin kadar ye...
    kamera diye ayda yılda bir görünen bir alet var ortamda...
    sen atatürk'ün arkasında şeftali yiyen adam olarak geçiyorsun tarihe...
    hayır duyan da arkasından bir iş çeviriyorsun sanacak...
    şeftali lan...

    vidyoda bir diğer detay...
    ulan adam hesapta kimilerine göre "diktatör"...
    biri de çıkıp bir kültablası uzatmıyor adama...
    kahve fincanının yanına silkiyor külü...
    öğrenci evi tandansı...

  • debe'de ki yazıyı okuyunca benim de aklıma geldi.

    daha 1 yıl olmamıştır. vakıfbank atm'den para çekicez arkadaşla. bir tane abi var 40'lı yaşlarda, o seslendi. "gençler oğlum askerde para göndericem ama olmuyor, bir yardım edin" dedi. "tabi abi" dedik, geçtik yanına.

    kart numarası var sadece bir türlü biz de yapamadık. o sırada oğlu aradı, "oğlum gönderiyoruz, abilerin var burada onlar yardım ediyorlar. merak etme sen parasız koymam ben seni." aldım telefonu elinden, "kardeşim iban varsa iban at yapamadık bunu biz bir türlü dedim." oysa akıllı telefon yokmuş ondan vermemiş iban. kartın üzerindeki numaraları söylemiş. "iban yok mu?" dedim, "abi cüzdana yazmıştım, 5 dakika beklerseniz söylerim." dedi. "bekleriz kardeşim, biz buradayız acele etme sen." dedim kapadık.

    +abi buralı mısın?
    -yok kardeşim afyon'luyum. çalışıyorum burada şantiyede.
    +iyi abi iyi, allah kolaylık versin. hah arıyor oğlan, söyler şimdi iban'ı göndeririz.

    söyledi çocuk ibanı.

    +abi kaç para göndericez?
    -100 lira.
    +100 lira mı?
    -evet evet 100 lira.

    kaynar sular başımdan döküldü.
    arkadaşım kızardı yanımda.
    gurbette inşaat işçisi, oğlu askerde.
    içi içini yiyiyor para göndermek için, acele ediyor.
    göndereceği para sadece 100 lira.
    içimden diyorum ya bu çocuk sigara içse başka bir şeye para kalmaz.

    bir yandan da lanet ediyorum devlete. çocuğu ailesinin yanından al, belli bir süre tut ama ihtiyaçlarını bile karşılayama. babası buralarda pervane olsun. allah belanızı versin diyorum.

    neyse gönderdim parayı. abi diyor illa gelin çay ısmarlayayım size. biz diyoruz abi biz ısmarlardık ama valla işimiz var. kaç kere hakkınızı helal edin dedi. bir de çay ısmarlayacak bize. allahım yaa! arkadaşla biz de attık arkadan bir miktar para. en azından biraz yetmiştir çocuğa.

    hayat garibana zor abi.
    hele bizim memlekette hayat garibana çok zor.

  • bugün sol frame'de bir başlık gördüm, erdoğan'a oy verenler şimdi ne düşünüyor diye, cevabı belli değil mi kardeşim? bu tür insanların düşünme yetisi olsaydı erdoğan'a oy vermezlerdi zaten.

    aha şekil a'da da görülüyor bu durum. ekonomi çökünce vatan da düşer ama anlatamazsın sen bunu onlara.

  • bu kadınının ilk vukuatı değil bu, konuyu ve tarihi hatırlamıyorum ama olumsuz yoruma yine böyle bir üslupla karşılık verdiğini hatırlıyorum. psikolojik sorunlarını tüketiciye kusuyor resmen. hadi markama zarar veriyor diye tepki göstermesini geçelim kişisel olarak da saldırıyor. yazık, bundan sonra almam, aldırmam.

    düzeltme: konuyu ekşiden hatırlıyormuşum
    https://eksisozluk.com/img/0m8jwsgk
    (bkz: #135388592)

  • turkiye'de silah sahibi olmanin ne kadar da basit oldugunu bizlere tekrar gosteren bir olayda yaralanan sarkici.

    bir de gun gecmesin ki hakkinda chain mailler yollanmasin;

    bir inşaat işçisi, ancak yasa dışı yollarla sıfırdan bu noktalara gelebilir.
    gazetelerden;
    - 1981'de izmir fuarında polise hakaretten tutuklandı.
    - 1990'da kokain operasyonu sanığı; 1994'te beraat.
    - 1990'da şehmuz iigin'le kaset yüzünden anlaşmazlık yaşadı.
    etilerdeki villası kundaklandı.
    - 1990'da maksim gazinosunda ayağından vurdular.
    - 1991'de urfadan bağımsız aday oldu. seçim kampanyasına havaya 5 el
    ateş açarak başladı.
    - 1995'te hasan heybetlinin sünnet düğününde "meskun mahalde ateş
    açmaktan" gözaltına alındı.
    - 1996'da urfada ahmet toptanla tartıştı. yeğeni fevzi tatlı'ya öldürttü.
    - 1998'de arabasını kurşunlayan hasan boranın adamı a.uçmak
    kurşunlanarak yaralandı.
    - eski menajeri hasan boranın müzik şirketi oğlu ahmet tatlı ve
    adamları tarafından basıldı.
    - 2000'de iki ruhsatsız tabanca için gözaltına alındı.
    - 2000'de pilot nusret ertürkü tehditten savcılığa ifade verdi.
    - 2002'de derya tuna bacağından vuruldu.
    - 2003'te asena bacağından vuruldu.
    - 18 yıl hapis isteği ile sauna çetesi üyeliğinden yargılandı.
    - yd: anımsadığım kadarıyla 7-8 yıl önce milliyet gazetesini alenen
    "yok ederim" gibi sözlerle tehdit etti. (savcı ve basın adeta sus
    pus..)

    biz böyle birini cumhurbaşkanı, başbakan, devlet ve türk medyası
    tarafından adeta kahraman ilan ederek, kimseye gösterilmeyen ilgiyi
    gösterdik.

    ve suçlarının ne olduğu bilinmeden yüzlerce gazeteci, bilim adamı,
    subay tutuklu... haberal, perinçek, balbay, özkan ve niceleri hücrede.

    avrupa, amerika, japonya dahil tüm dünyanın her konserini 15 dakika
    ayakta alkışladığı fazıl say ve muhalif "gerçek"sanatçılar adeta vatan haini..

    halka, gençlere ne güzel örnekler sunuyoruz..
    geleceğimizi ne güzel hazırlıyoruz.

    --- fin ---