hesabın var mı? giriş yap

  • http://www.haber7.com/…irda-doktora-bicakli-saldiri

    daha uzmanlığı alalı, göreve başlayalı 1 yıl olmuşken, tırnağı etmeyecek insanlara faydam olsun diye hayatını senelerce ertelemişken, bir insan müsveddesi tarafından kalbinden ve karnından bıçaklanan meslektaşım.

    tamam iyi yaşamıyoruz, tamam insanca yaşamıyoruz, tamam sizsiniz, efendimizsiniz, cahilliğinizle sizin duyduğunuz kadar biz de gurur duyuyoruz, kibrinizi haklı buluyoruz. tamam alın ne varsa alın, daha fazla alın. ama ulan yaşamamıza izin verin bari be.

    aşağıladığınız, değersizleştirdiğiniz, ötekileştirdiğiniz yetmedi öldürmek bitsin artık be.

    doktorsuz kalın!

    edit: "tırnağı etmeyecek insanlar" tabirini alıp duyar kasmaya çalışanlara: kastedilen, doktora, iyileştirmeye çalışan ele kalkan eldir. türkiye'de bu tipte insanları doğu batı üst alt diye ayıramıyorsun, her yerdeler, her tarafımızı sarmış durumdalar. kokuşmuşluk ırk renk din dil ayırt etmeden işlemiş durumda her yana, malesef.

    edit2: izmir tabip odası'ndan gelen bilgiye göre arkadaşımızın ameliyatı başarıyla sonuçlanmış, takip amaçlı erzurum'a sevki olacakmış.

    kalp dokusu hasarı ve aort yaralanması vardı, gelen habere göre. bu ölçekte bi hastanede, bu denli büyük bi ameliyatı gerçekleştirip başarıya ulaştıran ekibe tebrikleri bildirmek gerekir. umarız herhangi bir sekel kalmadan hayatına devam edebilir hekim arkadaş.

    edit3: sabah itibariyle arkadaşımız solunum cihazından ayrılmış, gözlerini açmış hatta gülümsemiş. fotoğrafı dahi ulaştı:)
    mutluyuz, umarız hiçbir sıkıntı olmadan hayatına devam edebilir.

    mutluyuz ama hala sinirliyiz, bunun son olmadığını biliyoruz çünkü.

    ayrıca bugün, 29 eylül 2017 cuma günü saat 12:30'da, uzmanlık eğitimini tamamladığı izmir bozyaka eah'ta ttb tarafından basın açıklaması yapılacak.

    geçmiş olsun.

  • zamanında taksi plakalarına yatırım yapan ahlaksızlar bir bir dökülüyor. statükocu vampir onun bunun çocukları.

  • instagram'a bugün koyduğu doğumgünü fotosunun altına "doğumgünün kutlu olsun lord eddard stark" yazan çılgın beni bulsun. ahahdhahds. haykırıyorum.

  • böcek nüfusunun yıllara göre dağılımı veren bir denklem varsayalım.
    y=(3.9)*x*(1-x)
    100,000 böcekli nuri familyası ile 101,000 böcekli ahmet familyası yıllara göre aşağıdaki gibi nüfuslara sahip olacaklardır. (tabii ideal bir koşulda geçerli bütün bunlar. yoksa öküzün tekinin bütün böcekleri ezebilme olasılığı halen var gözüküyor.)

    denklemlerde kasılmayı önlemek için milyon cinsinden ele alırsak böcekcikleri:
    nuri familyası / ahmet familyası
    1.sene 0.100 / 0.101
    2.sene 0.351 / 0.354
    3.sene 0.888 / 0.892
    4.sene 0.387 / 0.376
    5.sene 0.925 / 0.915
    6.sene 0.271 / 0.304
    7.sene 0.771 / 0.825
    8.sene 0.690 / 0.562
    9.sene 0.835 / 0.960
    10.sene 0.538 / 0.150
    11.sene 0.969 / 0.497
    12.sene 0.116 / 0.975
    13.sene 0.399 / 0.095
    14.sene 0.935 / 0.336
    yani sonuç olarak başlangıçtaki 1000 böcek farkı 14 sene sonra tamamiyle alakasız bir farka yol açmış. yukarıdaki basit denklemi çok daha fazla değişkenli karmaşık bir denklemle değiştirirsek çok daha alakasız sonuçlar elde ederiz. (bkz: kelebek etkisi) (bkz: feigenbaum sabiti)

  • üstad ilber ortaylı'nın ifadesi. link

    türkiye'de herkesin üniversiteye gitmeye merak salması çok yanlış.

    işte ilber hoca'nın bu konuda söyledikleri:

    * türklerin yanlış bir anlayışı var: herkes üniversiteye gider. hayır. herkes üniversiteye gitmesin. herkese tabii ki kara cehaletten kurtaracak bir eğitim verirsin, herkese iş yapacak bir eğitim verirsin, zanaatçı olur, başka bir şey olur. ama herkesi üniversitede okutamazsın.

    * aynı ananın babanın üç çocuğu birbirine benzemiyor. bu bir vergi... siz yetenekli bir çocuğun bulunduğu bir yeri, öbürüyle dolduramazsınız.

    * herkesin üniversiteye gitmesinin acısını tadacaklar. müthiş paralarla okuyanlar, iş bulamayacaklar, ancak daha basit, daha pratik dalları öğrenmek için de geç kalmış olacaklar. çok hazin şeyler bekliyor türkiye'yi.

    * her çocuk bürokrat olmak istiyor, genel müdür olmak istiyor, savcı olmak istiyor. oysa iyi bir marangoz, iyi bir tesisat tamircisi, iyi bir elektrikçi çok daha önemlidir. herkesin hekim ve göz hekimi olması şart değil. optik alanında çalışan ustalar çok daha önemlidir. herkesin üniversiteye gitmesi demek şu demek: genç yaşta öğrenilecek bir dolu meslek varken oyalanmak demek.

    * bu kadar işletmeciyle ne yapacağız, çok merak ediyorum. bu kadar çok sosyologla ne olur çok merak ediyorum. liseden sonra herkesi tarih fakültesine yollamanın manası nedir?

    bizdeki üniversite, üniversite değil

    her ile üniversite açılması konusunda da ilber ortaylı çok dolu.

    bunun yanlış olduğunu söylüyor.

    * dünyanın neresinde 70 ilde 70 üniversite diye bir şart var. böyle şart olur mu? ille de taşrada üniversite yapacağım diye bir şey olmaz. taşrada üniversite olabilecekse olur, olmayacaksa olmaz.

    * bir üniversitenin üniversite olabilmesi için her şeyden evvel laboratuvar ve kütüphane lazım. var mı bunlar? en merkezdeki üniversitelerde bile yok.

    * iyi bir üniversite için iyi öğretim kadroları gerekir... iyi bir üniversite için medeni eğitim ve yaşamı sağlayan kampus gerekir. bunlar olmadan üniversite olmaz.

  • aynı ilçenin bir başka semti olan moda boyunca bunun masalı versiyonunu yapan, üstüne üstlük bir de fahiş fiyat ödeyenlere göre daha akıllı bulduğum genç arkadaşlardır. afiyet olsun.

  • ben bir gün bu adamın sohbet ettiği masaya oturdum. masada 12-13 kişi falan var. rakı masası haliyle tabi, kendisi bir oturuşta 2-3 büyük devirdiği için. zaten uzun rakı masalarıyla meşhurdur. 15 saat, 20 saat hatta daha fazla.

    neyse abi ben entelektüel bir insan görürüm kendimi. masaya oturdum iki saat içinde ağzım açık dinliyorum kendisini. müthiş bir insan. müthiş bir birikim. bilgi. kültür. entelektüellikte tavan. hikayeleştirerek anlatımlar. beş saat nasıl geçti anlamadım. inanılmaz donanımlı birisi.

    sordu bir ara neden hiç konuşmuyorsun diye. dedim benden fazla bilenlerin olduğu yerde susmayı öğrendim. yanlış değil ama eksik öğrenmişsin dedi. senden çok bilenlerin senin bildiklerinin hepsini bilmelerine imkan yoktur. konuş ki biz de senden öğrenelim, dedi. mütevaziliğe bakar mısın.

    diktatörlüğü desteklemediği sürece siyasi görüşü umrumda değil. ki entelektüellik muhalif olmakla neredeyse eşdeğerdir.

  • "ptt'nin gereksiz yere artik gecerli olmayan bir teknoloji sinirlamasi nedeniyle abd'deki uygulamayi kopya etmesinden" diye yanitlanabilecek soru. eskiden cevirmeli telefonlar varken, cevrilen numara santrale darbeler halinde gidiyordu, ornegin 1 icin bir darbe, 2 icin iki darbe, 0 icin on darbe vb. boyle olunca, numara cevirme islemlerinin kisa olmasi istegiyle nufusun yogun oldugu yerlere basamaklarinin toplami kucuk numaralari vermek makuldu. nitekim abd'de new york icin 212, chicago icin 312, ve los angeles icin 213 bu nedenle secilmisti, cok cok onceleri. cesitli nedenlerle bolge kodundaki ilk ve ucuncu numaralarin 1 olmasi ile ilgili kisitlar vardi, o yuzden 212 en kisa darbe serisine, 312 ve 213 de ikinci en kisa darbe serisine karsilik geliyordu. zamaninin turk telekom'u ptt de bolge kodlarina gecerken bu uygulamayi kopya etti ve o nedenle de istanbul'un bolge kodu 212, ankara'ninki 312 oldu. oysa, bu tamamen gereksizdi. cunku cevirmeli telefonlar o zaman bile buyuk olcude ortadan kalkmisti ve artik aranan numaralar darbelerle degil tonlarla bildiriliyordu. bu tonlar arasinda ise harcanan zaman acisindan hic bir fark yoktu. yani istanbul 111, 340, ya da bambaska bir numara olabilirdi.

    ptt bu uygulamada new york ve chicago'nun otesine giderek abd'den baska birebir kopyalama yapmamistir ama eger turk telekom'un illerin telefon kodu listesine bakarsaniz, uc basamagin toplaminin az oldugu illerin yuksek nufuslu, cok oldugu illerin dusuk nufuslu oldugunu gorebilirsiniz. ornegin: 222 eskisehir, 232 izmir, 242 antalya, 328 osmaniye, 438 hakkari, 476 igdir, 488 batman.

    ptt'nin bu konuda abd'de olmayan bir katkisi da var. ilk basamagin 2, 3, veya 4 olmasi da bir ilin sirasi ile batida, ortada, ya da doguda oldugunu gosteriyormus (tesekkurler 386 dx).

  • bunun 3-5 bin isteyeni 10bin isteyeni de var.
    adaletli hakime saygılarımızı sunarız.
    kimse gazeteci diye hapse girmeyecek doktor diye hapse girmeyecek diye birşey yok.
    çatır çatır milleti yolarken iyi.
    yargılanmaya gelince ben doçentim yok.

  • iyi günler diyerek sınıftan çıkan bir centilmenin kavgasıdır.

    en kötü kavganız bu olsun gençler.