hesabın var mı? giriş yap

  • bu konu ile alakalı en son fikir beyan etmesi gereken iktidar stepnesi de yorumunu yapmış.

    " erdoğan'ın kaportası delinmiş, şanzımanı dağılmış, aküsü bitmiştir"
    "zürriyetsiz"
    "şerefsizsin alçaksın"
    "kandan beslenen kafatasçı"
    "senden hesap sormazsam namussuzum"
    "erdoğan klinik bir vaka haline gelmiştir"
    "erdoğan aklı ile arasını açmıştır"
    "erdoğan kandilin yetiştirmesidir"
    "haramzade rüşvetçi"
    "be hey densiz, be hey kanun tanımaz, ahlak bilmez"

    gibi cümlelerle en büyük hakaretleri eden sen ne zaman adalet karşısına çıkacaksın?

  • (bkz: locus of control)

    insanlar yaşadıkları iyi ya da kötü olaylara getirdikleri açıklamalar bakımından temelde iki uç arasında yer almaktadır. bu uçlardan birinde, başlarına gelen olayların nedenlerini kader, şans gibi dışsal etmenlerde arayan insanlar; diğerinde ise yaşadıklarının sorumluluğunun kendisinde olduğuna inanan insanlar bulunmaktadır . başlarına gelen olayları kendi davranışlarının ya da özelliklerinin bir sonucu olarak gören bireyler, iç kontrol odaklı (bkz: internal locus of control) olarak adlandırılmaktadır. yaşadıkları olayları şans, kader gibi dış güçlere atfetme eğilimi gösteren bireyler ise dış kontrol odaklı (bkz: external locus of control) olarak tanımlanmaktadır.

    araştırmalar, farklı kontrol odağı yaklaşımına sahip bireylerin iş yaşamı, akademik yaşam, çevre gibi alanlarda yaşadıkları durumların ve karşılaştıkları sorunların kaynağına farklı atıflarda bulunduklarını ortaya koymaktadır. iç kontrol odaklı bireyler eylemlerinin değişim yaratacağına inanırken, dış kontrol odaklı bireyler değişimin kendi eylemleri ile değil, daha güçlü başkaları tarafından yaratılabileceğine inanmaktadır. çevresel bozulma konusunda yapılan bir çalışmada, insanların, ancak söz konusu çevresel bozulmaları engellemenin kendi kontrollerinde olduğuna inandıklarında engelleyici önlemler aldığına işaret edilmektedir. bu bilgiler doğrultusunda, dış kontrol odaklı bireylerin çevreyi koruyup kollayıcı davranışlarda bulunma eğilimlerinin daha düşük düzeyde olduğu öne sürülebilir. nitekim ilkokul öğrencileri üzerinde yapılan bir çalışmada, kontrol odağının çevreci davranışı yordadığı; bir diğer çalışmada ise, iç kontrol odağı yüksek olan öğrencilerin, dış kontrol odağı yüksek olan öğrencilere kıyasla, çevreyle ilgili daha fazla bilgi edindikleri ve çevreyle ilgili bilgilerini artırmak için (enerji tasarrufu ve geri dönüşüm gibi) daha fazla sayıda seçmeli bilim dersi aldıkları görülmüştür.

  • işte osmanlıyı çökerten, türkiye'yi bu hale getiren kafa budur işte. tam olarak budur.

    şu kafanın eğitime, bilime, sosyal hayata hükmettiğini düşünün.
    düşünemediniz dimi ?

    çünkü böyle bir sistemde düşünme bile yok. o kadar yerlerde bir zihniyet bu.

    yazık kimin çocuğuysa.

    edit: imla

  • sabah herkes uyurken çıkıp poğaça, simit alınır ve poşet kapının önünde bir yere gizlenir. herkes kalktıktan sonra "ben atıştıracak bir şeyler alayım" diye çıkılır ve 15-20 saniye sonra elde poşetlerle dönülür.

    insanları kafayı yediklerine, zaman algılarının bozulduğuna inandırmak acayip kolay. asosyal bir adamım ama sırf bu şakayı yapacak yeni çevreler edineyim diye yeni arkadaşlıklar kuruyorum.

  • "kendimi yalniz birakmamak icin butun gece aynanin karsisinda oturdum" diyecek kadar yalniz bir adam

  • ya cok seversiniz ya da nefret edersiniz. temposu oldukca ağır, yonetmenimiz daha cok karakterler üzerine yoğunlasmis olmakla birlikte bazi "nooluu baa" diyebileceginiz sahneler de mevcut. pop corn sinamasi değil o yuzden "baba, blade gibin ossun, bastan sona kan fiskirsin, fast and furious gibi nitrolar acilsin etraf senlensin" derseniz hic zamaninizi harcamayin. muzikleri olsun, plan ve kamera acilari olsun bana oldukca michael mann'in tarzini hatirlatti, muzikler ise sahane, cok guzel secilmiş, zaten film aldigi odulu de fazlasiyla hak ediyor. sadece filmin kapanisi bile ryan gosling'in oyunculugunun nasil oldugunu ispatliyor.