hesabın var mı? giriş yap

  • tuvalete giderken hesabı ödemiş +10 yazıyor ama tek amacın o tatlım +10000 falan yazmalısın, gerisi gereksiz jestler senin için. değerli olsaydı anı yaşardın, böyle siksok şeylerle uğraşmazdın.

  • yardim istemeyi o kadar unutur ki; bir eli doluyken diger eliyle dizlerinin arasina sikistirdigi sasali acmaya calisir ve butun suyu uzerine doker. ustelik kis aylaridir pantolon da kurumaz üsür de üsür eve gidene kadar. halbuki yaninda arkadasi vardir rica etse onun icin suyu seve seve acacaktir.

    yok yahu, ben nereden bilecegim, bir arkadasimin sorunu.

  • henüz yurt dışında kahvaltı yapmak zorunda kalmamış veya yurt dışından gelen arkadaşlarına türkiye'de kahvaltı yaptırmamış insanın içi boş düşüncesidir. reçelinden peynirine, sucuğundan kaşarına, yumurta çeşitlerinden zeytin türevlerine kadar uçsuz bucaksız bir mutfağa sahiptir türk kahvaltısı.

    biz almanlar gibi bir dilim ekmeğin üstüne her şeyi boca etmeyiz. ingilizler gibi sabah sabah kuru fasülye yemeyiz. fransızlar gibi günün en güzel öğününü bir kahve bir kruvasanla geçiştirmeyiz. şişko amerikalılar gibi corn flakes'e abanmayız. afrikadan meksikadan bahsetmiyorum bile. dünya üzerinde türkler kadar kaliteli kahvaltı yapan & hazırlayan başka bir millet ben henüz görmedim, duymadım.

    son olarak... van kahvaltısı ulan!

    edit: imla

  • farklı tipleri olabilen fakat yaygın olarak manyetik pusula ve cayro pusula olmak üzere iki ana tipi olan yön bulma gereci.

    bu iki ana tip pusulanın çalışma prensipleri haricindeki ana farkı cayro pusulanın gerçek kuzeyi gösterirken manyetik pusulanın manyetik kuzeyi göstermesidir. bunun sebebi ise cayro pusulanın çalışma mantığında gizlidir.

    cayro pusula aslında basitçe önceden belli bir yöne doğru (gerçek kuzey) ayarlanmış ve hareket verilmiş bir jiroskoptur. kurulum ve çalıştırma aşamasından sonra marka modeline göre değişmekte olsa da kabaca 1 gün çalışmasının ardından momentumunu maksimuma çıkartıp hatasını minimuma indirerek gerçek kuzeyi göstermeye başlar. cayro pusulalar çalışma prensipleri gereği kurulum aşamasında belli bir yöne doğru ayarlanmaları gerektiğinden dünyamızın sürekli değişen manyetik kuzeyi buna uygun değildir bu sebeple gerçek kuzeye doğru ayarlanmışlardır. cayro pusulalar manyetik pusulaların aksine geminin manyetik alanından, dünyanın manyetik alanından, güneş fırtınalarından, dünyanın çeşitli yerlerinde görülen manyetik anomalilerden etkilenmediklerinden ve mekanizmalarından dolayı çok düşük hata payına sahiptirler ( +- 1 derece) ki düzenli bakım görmelerine rağmen göksel seyir hesaplarıyla ulaşılabilinecek pruva değerinden +- 1 dereceden çok sapma gösteriyorlarsa servis çağrılılarak düzeltilmelidirler.

    manyetik pusulalar ise dünya denizcilerinin yüz yıllardır çok çok ufak modifikasyonlar ile neredeyse değişmeden günümüzde bile kullandıkları en basit pusulalardır. artı ve eksi düzeltmeler için yanlarında birer top bulunur ve bunlarla mümkün mertebe düzeltme yapmaya çalışılınır fakat manyetik pusulalar neredeyse havadan nem kapan nitelikte cihazlar olduğundan artık günümüz denizcisi için sadece ara sıra miyar güveretede bakımları yapılan ve külfet haline gelmiş cihazlardır. hemen bir örnekle ne demek istediğimi anlatayım fakat öncesinde manyetik pusuladan gerçek değere gidilen bir formülü anlatmam gerek; ''c d m v t''. burada c compass yani manyetik pusulada okuduğumuz değer, d deviation yani geminin manyetik sapma değeri, v variation yani bulunduğunuz pozisyona ve rotanıza bağlı olarak değişen sapma, m magnetic bu iki sapma değerinin toplamı ve t hakiki değeri temsil ediyor. variation değerini şimdilik bir kenara bırakalım, deviation yani geminin kendi manyetik alanından doğan sapma değeri manyetik pusulanın neden çok da güvenilmeyecek bir cihaz olduğunu bize anlatacak zaten. bu deviation denen arkadaş o kadar çok şeyden etkileniyor ki anlatamam; geminin tersanede yapım halindeyken omurgasının baktığı yön ve dünyadaki pozisyonu, geminin metal gövdesine vurulan çekiç darbeleri veya herhangi başka bir kuvvetli darbe, uzun süre demirde veya herhangi bir bakım için tersanede kalınırsa geminin pruvasının yönü ve dünyadaki pozisyonu, geminin genel metal kütlesi (sonradan eklenen veya çıkartılan herhangi bir parça bunu değiştirir) vs. deviation'ı hesaplamak için gemi 8 yöne de en az dörder dakika saldırır ve bir tablo oluşturulur. bu tablo gemilerin ticari yükümlülükleri sebebiyle çok sık hazırlanamaz ve geminin arızi sapmasındaki (deviation) değişiklikler göz ardı edilir. yani manyetik pusulaya neden çok güvenmememiz gerektiğinin ilk sebebi bu. ikincisi ise variation ve deviation kaynaklı yüksek manyetik sapmalar. örnek olarak atlantik'de 270 rotasında doğru 70 batı boylamı ve 40 kuzey enleminde seyreden bir geminin variation'ı yanlış hatırlamıyorsam -17 yani 17 batıdır. buna sizin geminizin arızi sapmasından kaynaklı 1 veya 2 derece batı daha eklersek toplam 19 batılık bir sapma elde ederiz. okyanus seyirlerinde değil 19 derece 1 derece bile önünüzde daha 2000 mil yol varken varış noktanızda onlarca mil sapmaya sebep olurken varın manyetik pusula sapmaları ile neler olabileceğini siz düşünün. tabii yukardaki ''c d m v t'' formülü ile bu sapmalar göz önüne alınıp minimuma indiriliyor fakat bu kadar çok değişken varken ne kadarını hesaplayabildiğimizi bilmiyoruz.

    toparlamak gerekirse siz siz olun biz gemilerde kullanılan devasa manyetik pusulalara bile güven(e)miyorken dağ yürüşü, orman gezileri vs outdoor aktivitelerde kıçı kırık ufak manyetik pusulalara güvenmeyin. en temizi ortalama bir gps cihazı alarak gps destekli pusula kullanmaktır.

  • kişinin, yazdığı şeyi okuyan insanların işini zorlaştırma özgürlüğüdür.

    bir metin de, özellikle uzun bir cümle de de ya da ki eki yanlış yazıldığı zaman, okuyan kişiyi ister istemez cümle başına döndürürki buda haliyle yazının akıcılığına zarar verir (görüldüğü üzere).

    de ve ki eklerinin doğru yazılması uluslararası'nın bitişik, bir şey'in ayrı, birkaç'ın bitişik yazılması gibi bir şey değil. az da olsa okumayı kolaylaştıran ve değişmesinin pek imkanı/anlamı olmayan bir dil kuralı.

    ayrıca iyi bir okur-yazar bu tür şeyleri otomatik yapar zaten. yapmadığında rahatsız olur. bunun üzerinden politika üretmeye gerek yok, space'e bas geç işte, daha kolay. zaten "ben biliyorum ama yazarken dikkat etmiyorum" diyen tipler genelde imla kurallarına hakim olmayan kişiler oluyor. yazarken dikkat etmeyecen de ne zaman dikkat edecen, konuşurken mi?

  • ''57 yaşındaki ali ağaoğlu'nun 20 yaşında sevgilisi var.
    72 yaşındaki halis toprağın 18 yaşında karısı var.
    63 yaşındaki aziz yıldırım'ın yeni karısı 24 yaşında.
    75 yaşındaki aydın doğan'ın sevgilisi 26 yaşında.
    benim sevgilim niye yok diye üzülmeyin.. bunun tek sebebi olabilir sizin sevgiliniz henüz dünyaya gelmemiştir...''

  • evdeki saat kendi bir saat geri almış, ablam da bir saat geri almış, kimse almamıştır diye ben de geri aldım şu an aylardan temmuz.

  • evet,mete moğoldur, çinlidir.tibetli de olabilir.hatta aborjin bile olabilir ama türk olamaz.çin seddi de zaten sadece aztekler için yapılmıştı.iptidai bozkırlı olan türklerin ne haddine mete'yi sahiplenmek.çin kronikleri göktürkler,hunların devamıdır demesi tamamen mecazi anlamlıdır.bizans'ın selçuklular'a da hun demesi tamamen konuyu manipüle etmek için yaptığı birşeydir.aslında göktürkler irani bir devlettir.hanedan soğd asıllıdır.
    -----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

    ek:

    moğolların ana vatanı günümüz moğolistanı değildir.kadim devirlerde moğollar tung-hu'lar,siyenpiler,wuhan'lar gibi isimler ile anılmışlardır.yaşadıkları coğrafya mançurya bölgesiydi.orman-avcı moğolları ve göçebe-çoban moğolları olarak 2' şekilde yaşarlardı.milattan sonra 80 ile 150 dolaylarında asya hun devleti parçalanmış.kavimler göçüyle batıya göç başlamış ve moğolistan-ötüken'e(selenge,orhun, baykal gölü arasında bir yer) yani asya hun mülküne mançurya bölgesinden kitleler halinde moğollar inmiştir..şimdi moğolistanda moğollar yaşıyor öyleyse bundan 2000 veya 3000 sene önce de moğollar yaşıyordu ve mete moğoldu demek hatalı bir yaklaşımdır.
    türkler'in ana vatanına gelirsek;hazar ve balkaş gölü civarından başka altay,sayan dağları,ordos bozkirlari,baykal gölü civarı.