hesabın var mı? giriş yap

  • gün içinde ilgilendiğiniz bir işiniz ya da okulunuz varsa görme şansınızın olmadığı, ancak bu aktivitelerden fırsat bulup bir şekilde şehre karıştığınız zamanlarda görebileceğiniz kalabalık.

    gerçekten ama gerçekten tahmin edebileceğinizin çok üzerindeler. örneğin bugün işyerinde değilim ve evimin çevresinde biraz yürüyerek biraz açılmak istedim. sabahın bu saatinde bile kafeleri doldurabilen bir kalabalık mevcut. bu insanlar ne yapıyor ne ediyor diye düşünüyor insan ister istemez. bir kısmı işsiz olabilir, ok. bir kısmı iş sahibi olabilir ve işyerinde değildir, ok. bir kısmı da benim gibi işinden ya da okulundan uzakta olabilir, ok. ama bir türlü tamamını açıklamaya yetmiyor bence bunlar.

    gerçekten tahmin edilemez boyutta bir kalabalıktan bahsediyoruz. sanki böyle bu arkadaşlara figüranlık görevi verilmiş de onlar da orada bulunuyor gibi görünüyorlar. sadece şu yüzden bir simülasyon içerisinde yaşatıldığımızı falan düşünüyorum. sonra bu fikre kendimi çok kaptırmadan hayatıma devam ediyorum ama aklıma ara ara yine geliyor bu düşünce.

    arkadaşlar gerçekten siz necisiniz ya? ben de sizin gibi gece gündüz böyle özgürce takılmak istiyorum. boş oturmak fikrini yapım gereği sevmiyorum ama kıskanılıyorsunuz gerçekten. ne dediğimi ben de anlamadım ama öyle. ne hayatlar var ya rab!

    not: istanbul çok kalabalık. gerçekten çok.

  • 1. odada bir adet tabanca bulunmuştur.
    2. teröristlerden bahtiyar daha ufak, çevik ve şafak'tan dört yaş büyüktür. silahı kullanan muhtemelen bahtiyar'dır.
    3. diğer terörist şafak uzun boyludur, daracık odada saklanacak pek bir yer olmadığından savcıyı kendine siper etmiştir.
    4. şehit savcının bedeninde 10 kurşun yarası vardır, bunların 3'ü kafaya isabet etmiştir.
    5. hangi kurşunun tabancadan, hangi kurşunun otomatik tüfekten çıktığı önemli değildir. önden ve arkadan açılan yaralar durumu ortaya koymuştur.
    6. özel harekat, savcıyı korumak için hiçbir şey yapmamıştır. başarılı olarak lanse edilen operasyon büyük bir fiyaskodur.

  • adamın biri doktorun karşısına çıkmış: "aman doktor bey, yaman doktor bey; bende bir sorun var ki sormayın - şimdi bende feci bir gaz sorunu var afedersin: oturuyorum osuruyorum, kalkıyorum osuruyorum, yatıyorum osuruyorum falan fıstık... işin tuhaf yanı ne biliyon mu, gaz ne kokuyor ne de duyuluyor - hani yani kimse durumu çakmıyor allahtan da, diyeceğim, bende yarattığı rahatsızlık öyle böyle değil! derdime bir çare..."

    doktor sessizce başını sallamış ve hemen bir reçete yazıp hastanın eline tutuşturmuş; demiş "bu ilacı al, bir ay sonra beni yine gör..."

    bir ay geçmiş, aynı adam girmiş kapıdan, burnundan soluyor: "ulan doktor ben senin ağzına sıçayım! gazım var dedik, duyulmuyor dedik; sen bize bir ilaç verdin - hala aynı gaz var, üstelik şimdi ses de çıkarıyor!"

    doktor gülümsemiş: "oo iyi, kulakları açmışız demek; şimdi sıra burnunda!"

  • baslik yetismedi ama su aslen:

    karanlikta inilen ya da cikilan merdivenin var olmayan son basamagi gerilimi ve yanilsamasi

    karanlikta merdivenden inilmesi halinde var olmayan son basamaga basmak istegi dizkapagi ve kalcaya dogru yayilan siddetli bir aciya, cikilmasi halinde ise antep yoresinden halk oyunlari figurune donusmesi ile sonuclanan varsayimsal basamak.

    zorlasam kesin paralel bir tecrubeye, hayattan baska bir soyut ornege baglarim. karanlikta merdiven cikmak, inmek "hayat da boyle degil midir"lesmeye cok musait bir imgelem.

  • yillar once basima gelmisti. ankara'da bir restoranda yemek yedikten sonra hesabi odemeyi unutup kalkip gitmistim. saatler sonra cebimdeki paraya baktim bir terslik var, olmamasi gereken para hala orada, hesabi odemeyi unuttugumu hatirladim.
    hemen kostum mekana "hesabi odemeyi unutmusum yaw kusura bakmayin." dedim

    adam "biliyorum abi, sorun degil" dedi
    "kardes biliyorsan neden durdurmadin, utandim bak simdi." dedim
    "abi dunya hali, paran yoktur falan durdurup utandirmak istemedim." demisti.

    yemekler cok guzel degildi ama boyle bir guzellik var tabi...

  • şaşırtmayan bir akp iki yüzlülüğü daha. kendi seçmen kitlelerine oynamak için şeref, haysiyet vs her şeyden rahatlıkla ödün verebiliyorlar.

    devamında tedbirleri aldık diyecekler ve ciğeri beş para etmez ne kadar akp yalakası vasıfsız şarkıcı türkücü oyuncu ünlü varsa sarayda iftara davet edilecektir.