hesabın var mı? giriş yap

  • el yumrugu yemedigi icin kendininkini balyoz zanneden bi cocuk taparin dehsete dusurucu ifadeleri..

    bir psk olarak hicbir zaman cocugunuzu salin cayira sigir gibi buyusun seklinde bir "ozgurluk” ogutu vermedim..

    siz baskalarinin ozgurlugune tecavuz etmediginiz surece ozgursunuz.. bu is hak ihlallerine girerse o zaman bal gibi de haksizsin..

    cocuguna adap edep ogreteceksin.. sen elinden geldigince o cocugu birlikte yasanabilir, topluma entegre bir birey haline getireceksin; digerleri de sana tolerans gosterecek..

    ama yok sen cocugu salacaksin koridora, bi o yana bi bu yana parmak atacak cocuk ve sen de diyeceksin ki ne olacak canim cocuktur..

    baskalarindan bekledigin bu toleransi, madem ki cok elit ve dusunceli birisin sen rahatsiz olanlara gostereceksin sigir..

    bi de demis ki bir yumrukta yere sererdim bilmem ne.. borbo klavyeli seni

    edit: “anne baba olma ayricaligiyla henuz tanisamamis” seklindeki ifadesiyle de ztn ne kadar bos bir kibre sahip oldugunu anliyoruz bu adamin.. ulan kirpinin de inegin de atin da kedinin kopegin de yavrusu var.. dogada herkesin ilk yaptigi isi buyuk bir esermis zannetmen ne buyuk bir sigliktir ya.. ne oldu yani? dunyada ureme problemi vardi da 7 milyar insandan bir siz mi üremeyi basardiniz? madalya taktilar mi? bi plaket falan?

  • siz olayı yanlış anlamissiniz arkadaslar. vergi veriyorsunuz, devlet de jest olarak size sigara hediye ediyor. daha neyin tatavasini yapıyorsunuz anlamadım.

  • seren serengil'e hak verecegimi asla dusunmemistim.

    sarkiyi duyarsin da oyle gruplar turedi son zamanlarda isimlerini bilmek icin asiri issiz olmak lazim.

  • bir sanatçı olarak 20 yıldır yaptığı açıklamalatla akp politikalarına tam destek vererek ülkenin gittikçe iranlaşmasına dolaylı olsa da katkısı olan bir kullanışlı aptalın açıklaması. kendi ülkesinde eylem yaptığı için direk devlet başkanı tarafından kadınlara "sürtük" denilirken, islam'a aykırı diye 10 larca festival ve konser yasaklanırken, kadın sanatçılar dini hassasiyetlere karşı tutum sergilediği bahanesiyle hukuksuz hapse atılırken neredeydi acaba. iran halk isyanıyla dini prangadan kurtulmaya başlarken ülkenin iranlaşmasına sessiz kalıyor bu şark kurnazı hala. yarın baskıyla kadınların sokakta baş örtüsü takması zorunlu hale gelsin. korkudan tesettürü takacak ilk kişilerden biridir bu. içerde neler oluyor ona odaklan önce, ayranının dökulmeyeceğini bildiğin bir konuda maval okumak kolay geliyor tabi kağıttan serçeye.

  • mevcut vergi düzeninde otomotivde ötv’nin kaldırılması imkansızdır, ama 2009’daki gibi kısa süreli bir ötv indirimi yapılabilir.

    1) türkiye’de üretilen otomobillerden daha az ötv alınsın. bu maalesef ab ile gerçekleştirilen gümrük birliği anlaşması nedeniyle bizim dünya ticaret örgütü’ne şikayet edilmemizle sonuçlanacak bir işlem olur. öte yandan, ötv düzenlemesinde üstü örtülü biçimde yerli otomobillere ötv teşviki getirecek uygulamaları işleme alınabilir. mesele yerli üretim araçların çoğu hatchback kasaya sahipse, ithallerin çoğu sedan kasa ise, sedanda ötv’yi artırırsın vs. ama bir süre sonra ithalatçı şirketler bu duruma da ayılıp yeniden şikayetçi olabilirler.

    2) türkiye’de üretilen otomobillerde de ithal girdimiz ne yazık ki çok yüksek. araçların motor, şanzıman, süspansiyon, direksiyon gibi mekanik aksamlarının katma değeri, koltuk, radyo, kapı, bagaj kapağı, kaporta, gövde, göstergeler gibi alt sistemlerinin çok çok üzerindedir. bu nedenle türkiye’deki otomotiv fabrikalarının çoğunda, hepsinde demiyorum, avrupa’ya olan yakınlık nedeniyle ağırlıklı olarak montaj ve düşük katma değerli alt sistemlerin tasarım ve üretim süreçleri gerçekleştirilir. dolayısıyla bu teşvik de tabii ki yerli üretim için fayda sağlar ama beklenen etkiyi yaratmaz.

    3) osd’nin 2003-2015 yılları arasındaki dış ticaret raporunagöre ise, türkiye yıllardır otomotiv sektöründe dış ticaret fazlası vermektedir. öte yandan bu durum otomobillere geldiğinde ise dış ticaret açığına dönmektedir. bu durum mantıklıdır. demek ki, ağırlıklı kamyon ve otobüs fabrikalarının üretimlerindeki ağırlık nedeniyle fazla veriyormuşuz. adetlerin otomobile nazaran düşük olduğu bu araçlarda otomasyon demek ki tam gelişmediğinden dolayı, ucuz iş gücü ve navlun avantajımızla fazla veriyoruz.

    4) öte yandan otomobildeki net dış ticaret açığı ise, toplam dış ticaret açığımızın içinde çok düşük kalmaktadır. aynı raporda otomobildeki dış ticaret açığı 2013 ve 2015 yıllarında 2 milyar dolar seviyesine çıkarken, 2002-2015 yılları arasındaki toplam otomobil dış ticaret açığımız ise 400 milyon dolar gibi oldukça düşük bir seviyede kalmış. 2016 yılında getirilen ötv matrah düzenlemesi nedeniyle bu rakamda biz tekrar fazlaya geçmiş bile olabiliriz, ki ağustos ayında önceki yıla göre %53’lük satış düşüşü de bunun göstergesidir. 2002-2015 arası cari açığımızın 350-400 milyar dolar olduğunu düşünürsek 400 milyon doların bir ehemmiyeti kalmıyor.

    5) alınan ötv ise devlet için çok daha ciddi bir gelir kaynağıdır. 2017 yılında motorlu araçlardan 23 milyar lira ötv gelirielde edilmiş ki bu rakama kdv dahi değil. onunla beraber otomobil satışından devletin geçen yıl 30 milyar lira gelir elde ettiği öngörülebilir, ki o sene bütçe açığı 47 milyar lira olarak gerçekleşti.

    6) toplam gelir açısından bütçe gelirleri içinde düşük görülse de, bütçe açığına oran açısından azımsanacak bir gelir kalemi değildir. ayrıca yeni araç yeni mtv demektir ki bu da mtv gelirlerine de bir artış getirecektir.

    7) birinci sınıf iktisat öğrencisi bile bilir ki vergi oranlarını sonsuza kadar yükselterek vergi gelirlerini mütemadiyen artıramazsınız. şu an devletin geçmişteki ötv gelirlerini elde edebilmesi için günümüzde bu oranları düşürmesi gerekir çünkü doların ucuz, kredi faizlerinin dipte olduğu dönemi geride bırakalı çok oluyor.

    8) tabii ki çok ciddi bir düşüş bütçe açığını kapatayım derken, otomobildeki dış ticaret açığını patlatır, ama mevcut makroekonomik dengelere göre ılımlı bir ötv indirimi ekonomi için hayırlı olacaktır. arabasına düşkün olan bu millet öyle durumda piyasayı canlandırır, ağırlıklı ithalat olsa da kısmen iç üretim de bundan nasiplenir ala hepsinden önemlisi bütçe açığını düşürücü etki yapar, ki verilen teşvikler nedeniyle ileride ciddi anlamda sıkılaşmak zorunda kalcak maliye politikası için bu manevra alanı yaratır.

    özet: ötv’nin kalkması mümkün değildir ama otomobilden elde edilen ötv, kdv ve mtv gelirlerinin artması için ötv indirimi yapılması söz konusu olabilir. ben şahsen, otomotivcilerin ağlama katsayısına ve devletin ötv kaybına bağlı olarak değişmekle birlikte 2019’un ilk yarısında bir ötv indirimi gelebileceğini düşünüyorum.

    mevcut durumda yaşanan kriz, 1994 ve 2008 karışımı bir krizdir. faizlerin zorla düşük tutulup mali disiplinin aşınması yönünden 1994’e, düşen tüketim nedeniyle bozulan büyüme hızı ve aynı nedenle gevşeyen mali disiplin nedeniyle de 2008’e benzemektedir. bu nedenle çarpan etkisi olarak 2009’daki kadar güçlü olmasa da geçici bir ötv indirimi sürpriz olmaz.