hesabın var mı? giriş yap

  • uçağa, kalkışa yarım saat kala binmek ve hemen uykuya dalmak. on beş dakika sonra uyanıp, uçağın indiğini sanmak ve el bagajını alıp uçağı terk etmek.

  • 13 yaşındaydım. yaz tatili için anneannem ve dedemle köyde kalıyordum. bir sabah dedem erkenden kalkmış, güzelce giyinmiş kokulanmış beni uyandırdı. "ben şehre iniyorum kızım bir şey istiyor musun" diye sordu. ben de sabahın köründe beni uyandırdığı için sinirlenip dünyanın en gereksiz atarını yaptım. aşırı huysuz bir şekilde "falım sakız al, buranın bakkalındaki sakızları beğenmiyorum" deyip kıçımı dönüp geri yattım.

    dedem şehre gittiğinde karşıdan karşıya geçerken bir dolmuşun kendisine çarpması yüzünden birkaç gün hastanede yatıp sonra da öldü. şehir merkezinde işleri olduğunda hep elinde taşıdığı içine evraklarını koyduğu küçük kahverengi bir çantası vardı. hastane, cenaze vs süreçleri geçtikten sonra annemle çantasını açtık. içinden 10'a yakın falım sakız çıktı. günlerce o sakızlara bakıp bakıp ağladım. şımarıklığıma, domuzluğuma öfkelendim. o sakızlar bana bazen çok basit olarak görebileceğin bir nezaketsizliğin nasıl ömürlük bir pişmanlığa dönüşeceğini öğretti.

    hatırladıkça hala burnumun direği sızlar. hiç geçmeyeceğini bildiğim bir hüzne kapılırım.

  • dünyada eşi benzeri görülmemiş bir toplumsal deneyin ortasındayız. hakikaten üzerine hukuki tez yazılacak cinsten bir durum bu. ortada bir mevzuat yok (varsa söyleyin avukat olarak ben bulamadım) , yetkililerin "doğrudan" alkol yasağı olduğuna dair bir söylemi yok ; sadece toplumsal olarak böyle bir söylem var ve toplumun neredeyse tamamı bunu kabul ederek bu yasağa uyuyor ya da varlığını kabul ediyor. kitlesel histeri yoluyla kanun uydurup buna uyan dünyanın ilk toplumu olarak tarihe geçtik sanırım.

  • birçok berbat kitabın ya da metnin yer aldığı site. buna katılmamak elde değil, lakin 16-17 yaşındaki çocukların instagramda beğeni kasmak yerine kitap yazmaya çalışmaları bana çok daha iyi bir fikirmiş gibi gözüküyor. sonuçta sitede yer alan kişiler elinden geldiğince yazmaya, daha da önemlisi bir şeyler üretmeye çalışıyor. ayrıca hiçbir yazar hop diye yazar olmaz. yaza yaza, deneyimleye deneyimleye, yaşaya yaşaya bir noktaya gelir. bu yüzden bu ergen kardeşlerimizin yazdığı metinleri aşağılamak yerine büyük resmi görmekte yarar var.

  • hikayesi oyle boyle oyun degildir. resmen oynarken hayal gucu genisliyor ozellikle sonlara dogru. gordugum en ilginc hikaye ve dongulerden birisine sahip, hatta en ilginci diyebilirim. kesinlikle klise degil. ayrica oyunun devamının gelecegi belli. birde sonlara dogru terkedilmis bir sehirde arac ile ilerlerken sanki her frame ayri bir yagliboya calismasi gibi grafikler cok guzel.