hesabın var mı? giriş yap

  • 15 temmuz ile ilgili kabullenemedigim bircok sey olmasina ragmen suphem olmayan, laf ettirmeyecegim birkac olaydan birinin kahramani, en onde gelen kisi. vatani icin gozunu kirpmadan, dusunmeden olume gitmistir, gercek askerin nasil oldugunu gostermistir. darbecilere ulkeyi teslim edenlerden hicbirine bir sey olmazken canini veren guzel guluslu kahramandir.

  • d: defne, a: anneannesi, olay saniyeler önce gerçekleşti:

    a: defnecim elma yemek ister misin?
    d: istemem.
    a: haydi bak soyuyorum ama!
    d: istemiyorum.
    a: tabağa mı koyayım elinde mi yersin?
    d: ye-miy-cem.
    a: ama haydi son kez soruyorum istiyor musun istemiyor musun?
    d: is-te-mi-yo-rum!
    a: sen bilirsin. bak ama ne güzel elm..
    d: istemiyoruuum!
    a: yani yemeyecek misin?
    d: yemiyceeeeeem!
    a: ama bak elma yersen ne sağlıklı...
    d: *ciyaaaaaaak*

    hemen ardından koşarak yanıma geldi, yüz kıpkırmızı, kaşlar alabildiğine çatık:

    - baba! elma yemek istemiyorum!
    - öyleyse yeme.

    böyle deyince bir an için dondu kaldı, ardından küçücük kollarıyla öyle bir sarıldı ki boynum kırılacak sandım.

  • efkan ala iğrenç bir adam.

    "o adamın kapısını kırıp evine girip alacaksın" demiş bir adam kendisi, az önce çıkıp basın toplantısında hak ve hukuktan bahsetti. hatta "seçim bürosu basmış" olan bu herif demokrasiden, halkın kararına saygıdan, sandıklara sahip çıkacağından falan bahsediyor.

    utanmadan "ingiltere gibi büyük ülkelerde böyle dinlemeler olsa ne olurdu" diye de soruyor.
    seçmenlerin bilmez belki ama yeni türkiye'den 40 yıl önce amerika'da watergate skandalı var. 1972'de başlayan skandalın sonunda nixon amerikan başkanı olarak tarihin ilk istifa eden başkanı olarak anılıyor. sonra da adı "düzenbaz nixon" olarak kalıyor.

    nixon bu soruşturma süresinde savcıyı görevden almaya çalışıyor ama amerikan adaleti buna izin vermiyor.

    aynı olayın bir benzeri türkiye'de 21. yüzyılın ilk çeyreğinde yaşanıyor. çalınan paranın, yapılan yolsuzluğun haddi hesabı yok. hırsız oğlu hırsızları korumak için yerinden sürülen ve görevden alınan savcı-hakim-memur sayısı 700'ün üzerinde.

    tapelerde "gidip o kapıyı kırıp alacaksın adamı" diyen herif savcı onaylı dinlemelere hukuksuz deyip, "başbakan tercümanlarını terör örgütü mensubu olarak" gösterilmesine taş vuruyor. bu ülkede genelkurmay başkanı terörist olarak yargılanmadı mı?

    bunların yanı sıra bahsettiği suç savcı onaylı dinlemelerde ortaya çıkan gerçekler korkunç.

    başbakan ve ailesi çete gibi ülkeyi soymuş, türkiye tarihinin en büyük yolsuzluğu yapılmış, bahsedilen rakamın etki değeri 80 milyar dolar, ülkenin istihbarat şefi vatan hainliği ile suçlanıyor, belediye başkanlarının yaptığı imar usülsüzlüklerinin haddi hesabı yok ama hasbam o kadar suçun içinde "bizi dinlediler" kısmına takılmış.

    bi gözünü kapatıp düşün bakalım şu yukarıdaki olaylar ingiltere'de, amerika'da, fransa'da olsa ne olurdu? bu adamlara para ve çıkar için oy verenleri anlıyorum ancak fanatiklikle oy verenler nasıl bir gönül körlüğü içinde, anlayamıyorum.

    sen şu suçların hesabını ver de sonra usülsüz dinlemelerin hesabını alırız.

    allah hepinizin belasını versin.

    lig başlasa da kurtulsak şu politikadan.

  • bence ilgili yasa şu şekilde değiştirilmeli;

    "reis-i cumhur adaylarından sayın recep tayyip erdoğan beyefendi hazretleri, ilk turda ne kadar oy alırsa, alınan o oy miktarı seçilmek için yeterlidir.
    diğer adaylardan biri sayın recep tayyip erdoğan beyefendi hazretlerinden daha fazla oy almış ise, seçim iptal edilir.
    akabinde yapılacak seçimlerde 2. maddenin tekrarı halinde, seçimler sayın recep tayyip erdoğan beyefendi hazretlerinin belirleyeceği bir tarihe kadar ertelenir.
    bu sürede cumhurbaşkanlığını vekaleten kendisi yürütür."

  • dogru bir es secimi sonrasi tadindan yenmez nedenlerdir:

    - uyku sersemi ortalikta dolasip, kahvalti yapmaya vakit bulamadan hizla evden ciktiktan sonra cantaya her sey tamam mi diye bakarken, sevdicegin hazirlamis oldugu peynirli minik sandviclerin icinde " afiyet olsun:) " yazisini bulmak.

    - aksam eve biraz erken gelip, enfes yemeklerle süpriz yapmaya calisirken siz, onun da tesadüfen eve ciceklerle gelip, sizi öpücüklere bogmasi.

    - birlikte bilgisayarin basina oturup, gün agarana dek, nereye-nasil-ne ile tatil yapacaginizi özgürce planlamak, sonra hazir uyku da kacmisken, sabahin 6`sinda misir patlatip film izlemek.

    - esli davetlerde, evlilik hikayenizi merak edenlere, suratlar kipkirmizi hep ayni heyecanla ayni seyleri anlatip birbirine sevgiyle bakabilmek.

    - kavga edince öteki odaya gecip ayni evde azicik ayri duramayip, sarilip barisivermek.

    - ciddi bir rahatsizligi birlikte güle aglaya yenip zafer kutlamasinda zeytinyagli, kekikli, biberli zeytin yemek, sarap icmek.

    - gecenin bir yarisi kötü rüya gören esin kiyafetlerini giydirip sokaga cikmak, birlikte nefes almak.

    - siz evde yalniz kalamiyorsunuz diye harika bir yaz okulu firsatini tepen esin üzerine bir de "yasasin bir hafta ayri kalmayacagiz" cigliklari atarak size sarilip uyumasi.

    - istedigi yerine gelmedigi icin salonu pankartlarla doldurup eylem yapan esle kahkahalar esliginde uzlasabilmek.

    not: tabi önce cilgin, yaratici ve sevgi dolu bir es bulmak sarttir.

    edit: bana güzel dileklerini mesaj yolu ile ileten herkese cok tesekkür ederim. en begenilenler arasina girecegini tahmin etmeden öyle ic döker gibi yazivermistim oysa. darisi bekleyen ve isteyenlerin basina diyorum. daha fazlasini merak edenler icin: (bkz: #31925566)

  • maçtan sonra sıcağı sıcağına "yarın süleyman abi'nin mezarına gideceğim" dedi..

    reina'daki kutlamalara katılmak yerine evine gidip erken yatmış, dün sabah da gerçekten sessiz sedasız gidip çiçek bırakmış, mutlu haberi vermiş..

    ***

    aynı röportajda, "beşiktaş büyük kulüp tamam, biliyorum ama ben beşiktaş taraftarının da böyle olduğunu bilmiyordum" demişti..

    şenol hoca, asıl ben senin böyle büyük adam olduğunu bilmiyordum..

    alnının her terine helal olsun..

  • alinabilecek yuksek alkol dolayisiyla kisinin daha sonradan pisman olacagi sozler soylemesi ve/veya itiraflarda bulunmasi durumunda masada konusulanlarin bu masada kalmasi, sonrasinda unutulmasi icin seref uzerine soz verme eyleminden turemis, daha sonra soylenmesi aliskanlik haline gelmis bir sozcuk.

  • arkadaşlar kanalıma hoş geldiniz. bugün istanbul depreminin ne zaman gerçekleşeceğini geçmişteki deprem verilerine göre tahmin etmeye çalışacağız.

    kuzey anadolu fayının marmara denizi altında kalan segmentindeki 0-2000 yılları arasındaki hareketlilik
    figure 1

    adalar segmentindeki depremler (görselde prince's islands olarak geçiyor):

    10 eylül 1509 ~7,4
    22 mayıs 1766 ~7.2

    iki deprem arasında 256 yıl 7 ay 13 gün var.

    22 mayıs 1766
    14 şubat 2023

    arasında 256 yıl 8 ay 23 gün var.

    uzmanların depremin eli kulağında diye bağırmalarının sebebi bu.

    uzmanlara göre adalar segmentindeki deprem frekansı 270 yılda 1. bkz kaynak [1]

    depremin yıllara göre gerçekleşme ihtimalini poisson dağılımı kullanarak hesaplayacağız. baktım jeologlar da böyle yapıyor[1]. ünlü fransız matematikçi simeon poisson'un geliştirdiği bir dağılım. ayrıca fransızca balık demek. entry'nin kalanında pvasson diye okursanız sevinirim.

    poisson dağılımıyla ilgili anahtar noktalar:

    1) olay sabit aralıklarla gerçekleşmeli
    2) olaylar birbirini etkilememeli

    iki madde de bizim için sıkıntılı.

    1) depremin gerçekleşme frekansı sabit değil. yaklaşık olarak bir hesap yapıyoruz.
    2) olaylar birbirini etkiliyor. fay kırıldıktan bir yıl sonra aynı büyüklükte bir depremin tekrar gerçekleşmesini tabii ki beklemiyoruz.

    poisson dağılımı formülü
    figure 2

    lambda: depremin gerçekleşme frekansı 1/270
    x: deprem sayısı. bunu 0 alacağız. hiç deprem gerçekleşmeme ihtimalini hesaplayıp 1'den çıkaracağız.
    e: e*

    sonuçlar:

    1766'dan 2150'ye kadar depremin gerçekleşme ihtimali
    figure 3

    yakından bakalım 2020-2040 arası
    figure 4

    1766'dan 2025'e kadar deprem olma ihtimalini %62 olarak hesapladık. 2050'ye kadar oran %70'e çıkıyor.

    not: bu yazı bilimsel bir değer taşımamaktadır. bir yazarın uykusu kaçtığı için yazdığı bir yazıdan ibarettir.

    kaynaklar:

    [1] recalculated probability of m>7 earthquakes beneath the sea of marmara, turkey

    https://agupubs.onlinelibrary.wiley.com/…03jb002667

    [2] https://www.youtube.com/watch?v=dqw4w9wgxcq

  • rotring kırmızı halka demek olduğundan, aslında anlaşılabilir halkadır
    [edit: ulan zamanında azuth bu başlığı açmış böyle bir makale yazmıştı bir sayfalık yok o kırmızı halkanın ne fonksiyonu varmış da bütün kalemlerde varmış filan.. ben de altına bunu girivermiştim. sonra silmiş. sonra yeniden canlandırmış ama sanırım ikinci entrisini canlandırmış benimki de sap gibi ilk entri olarak kalmış]