ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
messi'nin arda turan'ı düğününe çağırmaması
-
düğünümde bile oynatmam anlamı da çıkar.
tofaş'ın emisyon değerlerinde hile yapması
-
tofaş'ın "biz dikiz aynasını parayla satıyoz, emisyon memisyon ne şekilsiniz la siz?!" savunması üzerine epa'nın yerden taş alır gibi yaptığı bildirildi.
milli piyango talihlisinin çılgın paylaşımları
-
bu kadar para çıkmış, sen kalk aldığın arabanın, kuzenlerinin fotoğrafını falan koy. başka bir yere gitme. kesimhane açacakmış bir de vizyonuna sıçtığım. gezeyim, göreyim, kendimi geliştireyim demek yok.
evet, bana amorti bile çıkmadı.
tamam sakinim.
yaran facebook durum güncellemeleri
-
victor hugo benim şu halimi görseydi sefiller yerine buna da şükür adlı bir roman yazardı.
sınavda 7 ek kağıt isteyip 5 puan almak
sun tzu
-
stratejik yönetim konularında sıkça bahsedilen benchmarking kavramının nerelere dayandığını gösteren şu sözün sahibi büyük savaşçı ve filozof.
"başkasını ve kendini bilirsen sen, 100 kere savaşsan da tehlikeye düşmezsin;başkasını bilmeyip, kendini bilirsen bir kazanır bir kaybedersin;ne kendini ne başkasını bilirsen, girdiğin her savaşta tehlikedesin demektir.savaşın beş kuralı vardır;ölçme, değerlendirme, hesaplama, kıyaslama ve zafer.mevzi ölçmeyi, ölçme değerlendirmeyi, değerlendirme hesaplamayı, hesaplama kıyaslamayı, kıyaslama ise zaferi doğurur."
demet akalın'ın makyajsız hali
devletin bireysel emekliliği zorunlu kılması
-
bireysel emeklilik olayının ne demek olduğunu yazdığımda insanlar bana kızmıştı. (bkz: bireysel emeklilik/#44018930)
bunun özet olarak, en yalın haliyle anlamı şudur; "sana verdiğimiz paranın bir kısmını ver de biz onu işletelim. ancak bu yolla piyasa derinliği elde edebiliriz".
insanlar şunu görmüyor; türkiye'de çok genç bir nüfus geldi ve şu anda hüküm sürüyor. ama bu gençler devlet iyi planlama yapmadığı için çok çok çok büyük bir oranda yetersiz; vasat insanlardan oluşuyor. buna kendimi de dahil ediyorum. iyi yetiştirilmedik. yaptığımız işlere baktığımızda, bu işleri dünyayla kıyasladığımızda katma değerimizin çok düşük olduğunu görmeliyiz. bizler entelektüel derinliğe sahip olmamızı sağlayacak o eğitimi almadığımız için üretimimiz de vasat. bununla beraber geçmişte erkenden emekli olan dedeler ve babalarımız; gelecekte sosyal patlama yaşanacağı gerçeğinin fitilini ateşlediler. bu genç nüfus; bu vasatlıkla emekli olursa ve bu emeklilik hakkıyla sosyal yardım alırsa ekonomik sistemimizin göçeceği açık. peki bu hangi sonuçları doğurdu reaksiyon olarak;
(bkz: sigortalı olmayanların 213 tl ödeme zorunluluğu)
(bkz: 65 yaşında emekli olmak)
(bkz: bireysel emeklilik)
(bkz: doğum kontrol oyununu artık bozuyoruz)
(bkz: en az 3 çocuk)
bu son 2 bakınız gelecekte çok fazla yaşlı olmasına karşın; çok az genç nüfus bulunacağından bir felaketin habercisi olarak yorumlanmaka olan gidişatı ifade ediyor.
80 bin lirayla 10 yıl çalışmadan yaşamak
-
seninkisi on yıl var olmak oluyor kaarşim, yaşamak başka bi şey.
“ yaşamak bazılarına bahşedilmiş bir ayrıcalıktır, bazıları sadece var olur. “
edit; arkadaşlar biraz da şurama favorileyin (bkz: perşembe günü saat 4'te öleceksin)
kaynatılan kolanın zift gibi olması
-
kolayı kaynatmayı deneyene müstehaktır. boşuna yazmamışlar "soğuk içiniz" diye :)