ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
kadıköy moda'da gerçekleşen covid-19 partisi
-
birçoğu, luppo alan adamı sosyal medyada linç eden tayfadır.
(bkz: sokağa çıkma yasağı öncesi luppo alan adam)
evden çalışanların yattığı gerçeği
-
hem işlerin yürütülüp hem de yatılabildiğinin fark edilmesiyle iş verenlerin sinirlerini bozan gerçektir. çalışmak demek ömür kısaltacak streslere girmek zorunda olmak demek değildir. ofise ulaşımın ve ofiste bulunmanın yapılan işten bağımsız olarak ne kadar zaman ve enerji harcadığının farkına varacağına "evde boşa çıkan zamanı nasıl denetleyerek doldurabiliriz?" diye düşünen boomerların tez zamanda yaşlanıp emekli olması dileğiyle.
6 ocak 2019 maduro'nun görevinden azledilmesi
-
(bkz: erdoğan'ın maşallah dediğinin 3 gün yaşaması)
venezuela'da halk açlıktan kırılırken maduro'nun nusret'te ziyafet çekmesi ile maduro'nun zaten yerlerde olan imajı sıfırlandı. nusret bildiğin uluslararası politikaya yön vermeye başladı.
2019 bereketiyle geldi. darısı diğer diktatörlerin başıma.
sözlükçülerin giyim kuşamları
-
vücudumu tamamen saran mavi badi ve tayt, kırmızı pelerin, kırmızı slip, sarı kemer.
not: slip taytın üstünde.
bir sinemada yaşanabilecek en dumur olaylar
-
pokemon'un filminde arkada$in salonu dolduran milyonlarca bebeye ettigi "allaam pikachu cikacak $imdi! en sevdigim pokemon! pikachu yu sevenler ayaga kalkip pikachu pikachu diye bagirsin!" feryadindan sonra salondaki butun bebelerin ayaga kalkip "pikachu pikachu" diye bagirmasi..
metrobüste yanına erkek oturtmayan türbanlı kadın
-
niye soruyorsun ki?
geç otur. beğenmiyorsa kendi kalksın s.ktirsin gitsin.
edit: ulan çok sinirleniyorum böyle tiplere. milyonluk şehirde yanına erkek oturmasını istemiyorsan taksiye bin.
yaran baba oğul diyalogları
-
kavganin en hararetli anidir...
- e ama baba koycam ben bu i$e ya, olur mu yaa?!
- sus ulen, hepi topu sikimden cikmi$ bir adamsin i$te.
- e dogru tabi...
(bkz: allies major victory)
elektrokonvülsif terapi
-
7 seans aldım. öncesinde karşıdan karşıya geçerken sağa sola, hatta ışığa bile bakmazken şimdi hayatta hedeflerim var. her tedavinin bir yanetkisi varken bunun hafıza sorunlarına katlanabilirim sanırım. ilaçlarla 'işe yarıyor' mu diye en az 6 ay bekleyip, işe yarasa da üstüne önce fiziksel semptomlarım iyileşeceğinden bir kaç 'kötü' girişime daha yeltenme tehlikem varken -ve bir tıpçı olarak bi dahakine kesinlikle ıskalamayacağım aşikarken- varsın hafızam yamulsun.
tıpta bu kadar uzun süre kullanılan çok az tedavi yöntemi vardır bu arada. bunun da bir hikmeti vardır heralde.
internette hastalık arama sendromu
-
genelde kanser teşhisi konmakla sonuçlanır. lakin bende hep tutuyor.
ılk defa araştırma yaptığımda 16 yaşındaydım, kendime varikosel teşhisi koydum ve ürolojiye gidip "bende varikosel var." dedim. bi böburlenme aşaması, "biz boşuna mı bunun okulunu okuyoz" tribini yiyip muayeneye geçtik. sonuç: 1 ay sonra varikosel ameliyatı için masaya yattım.
sonrası uyku apnesi tanısıydı. gittim ve bende uyku apnesi olduğunu ama neyden kaynaklı olduğunu bilmediğimi söyledim. burnumda et çıktı, ilaç verdi. apne için de uyku bozukluğu merkezine git dedi ama hala gitmedim. gidersem orada apne teşhisi konacak adım gibi eminim.
en son da spor sonrası çarpıntı problemi nedeniyle 3 ay önce kardiyolojiye gidip internet araştırmalarımdan aldigim güvenle "bende mitral kapak prolapsusu var." diye dikildim kardiyologun karşısına. ekoya gönderdi, hakikaten de 1. derece mvp çıktı.
birkaç seneye youtube'dan ameliyat videoları izleyip evde kendimi ameliyat etmeye başlayacağım kısmetse.