hesabın var mı? giriş yap

  • fransa kralı xiv. louis boyunun kısalığıyla da tanındığı, bu boy kısalığını kompleks haline getirmiş, saraylılardan kısa olmayı kendine yakıştıramadığı ve 10 cm uzunluğunda topuklu ayakkabılarının olduğu fransız arşivlerinde mevcut. aynı zamanda kendi ayakkabısının kırmızı olması sebebiyle halka kırmızı ayakkabı giymeyi yasaklamıştır.

    evet ilk olarak erkekler giyiyor peki ne zaman bıraktılar giymeyi?
    aydınlanma çağı'nın entelektüel ortamı erkeklerin de moda anlayışını değişikliğe uğratmıştır. bu dönemlerde modada daha rasyonel bir bakış açısı olduğundan erkek giyim tarzında büyük değişiklikler yaşanıyor.
    18. yüzyılda tarihe "great male renunciation" adıyla geçen bir fenomen ortaya çıkıyor. bu akım sonrası erkekler parlak ve gösterişli moda tarzından vazgeçiyorlar. topuklu ayakkabı da bu yıllarda terk ediyorlar. tarihte tam olarak 1740'lı yıllar olarak geçiyor. bu akım sonrası toplum cinsiyet rolleri tekrar inşa ediliyor. erkek pratik ve rasyonel bir dış görünüşe sahipken, kadın ise daha duygusal ve zarif bir hale bürünüyor.

  • bir spor çeşidi olan binicilik, kan dolaşımı ve solunum sistemini iyileştirir. aynı zamanda kişinin duruşunu düzeltir çünkü binici, atın üzerinde olduğu süre içinde dik ve doğru bir şekilde oturmalıdır. bunlara ek olarak binicilik, denge ve koordinasyonunuzu geliştirir.

    atın ritmik yürüme biçimi binicinin bu yürüyüşe sürekli uyum sağlamasını gerektirir. böylece değişik kas grupları, özellikle de pelvik kaslar ve duruş kasları, çalışır. at hızlandıkça binicinin farklı kas grupları da (kuadriseps ve diz ardı kirişi gibi) yoğun bir şekilde çalışmaya başlar.

    atın doğal yürüyüşüne sağlanan uyum ve doğru biniş oturuşu bir araya geldiği zaman kişinin omurgası, eklem hareketliliği ve birçok kas grubunun durumu güçlenir.

    yeterli araştırma ile psikolojik ve zihinsel gelişime faydalarını da öğrenmek mümkündür.
    binicilik eğitimi almış,binicilikle büyümüş insanların arasında uzun zaman geçirmiş biri olarak rahatlıkla şunu söyleyebilirim ki binicilik üzerine kurulmuş çiftlikler atlar için adeta rehabilitasyon merkezidir. atın sosyalleştiği karakterinin güçlendiği insan ilişkisinin en üst düzeye ulaştığı yerdir. işkence kesinlikle değildir, bunu yazan yazar araştırmasını yapmamış atın doğası hakkında fikir sahibi olmayan bir yazardır. atların doğasında koşmak en temel güdüdür,at yarışçılığının savunulacak ve savunulmayacak yönleri vardır evet ama binicilikte atın koşu temposu dünyanın en normal durumları arasındadır. at dörtnalda dahi asla tam anlamıyla hızlı değildir,tam anlamıyla yorulabileceği kadar geniş ve düz alan yoktur binicilik eğitimi verilen çiftliklerde. kaldı ki iyi beslenen atlar antrenman yapmak zorundadır sağlığı için ve binici genellikle 85 kilodan fazla olmaz, atın sağlığı için eğitimciler bu durumu kabul etmez ve önermez. gelelim kamçı meselesine,atlar aşırı ürkek hayvanlardır ve korktuklarında verebileceği en büyük tepki koşmaktır. kamçılar genellikle topuk komutu verildiğinde harekete geçmeyen ya da bu eğitimi almamış,alışamamış atlar için kullanılır. ve genellikle ata vurulan kamçı görsel bir ürkütme amacı taşır. atın derisini acıtacak kadar şiddetli vurmanıza kimse müsade etmez, acıtmanız içinse cidden zarar vermek amacıyla şiddetli vurmanız gerekir çünkü atlarla uzaktan yakından alakası olan herkes bilir ki atların derileri kalındır. son olarak atlar insanların en yakın dostudur ,. bir at ile iletişim kurmanızı en yakın zamanda şiddetle tavsiye ederim. binicilikse sporların en asilidir,lütfen binicilik hakkında yorum yapmadan önce iyi bir araştırma yapın insanları ve kendinizi yanlış yönlendirmeyin.

  • dünya'da batıya gittikçe eğitim, öğretim, görgü, medeniyet çoğalır, türkiye'de 1925'lere gittikçe.
    atatürk türkiye'nin batısıdır.

  • yalnız yaşamanın en sikindirik korkusu. kargoya internetten baktım dağıtımdaymış. şimdi tuvalete girsem adım gibi biliyorum ki pantolonu indirir indirmez zil çalacak ve 10 saniye içinde o zile bir tepki vermezsem kargocu çektirip gidecek ve o kargoyu almak için kargo şirketine kadar yürümek zorunda kalacağım. hem de o kargonun tekrar kargo şubesine ne zaman gideceği belli bile değil. amk ben böyle işin.

  • ayhan akman layıgıyla yemesede ucundan hissettmi$tir.
    be$ikta$'ın gaziantep'te yenildigi bi mac sonrası ofkeli taraftar grubu havaalanı onunde ''en buyuk taraftar futbolcular sahtekar'', ''milyarlık e$$ekler'' türü tezahurat yaparken macın ilk 11ine alınmayan ayhan akman gonul rahatlıgıyla kapıdan cıkar..

    -taraftar1: lan olm hi$$ niye düzgün oynamıyonuz lan (bu abi alttan bi tekme atar)
    -taraftar2: olm siz ne bicim topcusunuz lan (bu yanagından makas alır gibi garip bi$i yapar)
    -ayhan: abi ben oynamadım ya macta, ya noluyo ya
    -taraftar3: lan niye idmanda calı$ıp kadroya girmiyon (bu abi alttan rocky yumrug u atar)