hesabın var mı? giriş yap

  • itiraf: çocuk doğduğunda kokmasın veya kıllı olmasın diye yapılan işlemlerin doğru olduğuna inananlardanım. üç kızkardeşiz. annem biz doğduğumuzda yüzümüze un sürmüş ki tüylü olmayalım. kaşlarımızı kalemle çizmiş ki düzgün ve gür görünsün. kokmayalım diye de kollarımızın altını tuzlamış. yani benim canım annem güzel olmamız için elinden geleni yapmış. ne yalan söyleyeyim, yaptıkları da boşa gitmemiş. üçümüz de birbirimizden güzeliz. ne kıllıyız ne de kötü kokuyoruz. üstelik yay gibi de kaşlarımız var.

    meali: kizkardeslerim de ben de cok guzeliz ama hafiften evde kaldik galiba.ucunuze ucumuz bayram etsin cukumuz tadinda olan beylerden mesaj bekliyorum acilen.

  • tanım: çok delikanlı bir kardeşimiz olan insan.
    3 yıllık ilişki boyunca neredeyse 2.5 yıl beraber yaşadığımız bi sevgilim vardı abi. 2.5 yıl boyunca geceleri bilfiil sarılarak uyurduk. tabi ciddi şekilde alışkanlık olmuştu o yüzden rahatsız olmuyodum. öyle uyanmasın diye kıpırdamadığım falan olmuyodu hiç. kaldı ki uyurken kımıl kımılımdir, hiç rahat durmam.baktım kaşıkta kolum ağrımaya başladı hop alıyorum göğüse, göğüse yatış sarmadı tak ben giriyorum onun kolları arasına. bi kere sarılmadan uyumadık yani. "sevince oluyo"'ya bağlamak istemezdim ama öyle galiba. neyse hafız sonuç olarak 2.5 yıllık alışkanlığımin yerinde artık yastıklar var.

  • 12 kizgin adam sizi de dikkatsiz, mahkemeyi dikkatle izlememis bir juri uyesi rolune koyuyor. mahkeme hakkinda hicbirsey bilmediginiz icin juri odasinda etkili olan isimlerin etkisi altinda kalip siz de karar veriyorsunuz, ya da, "hadi bir karar versinler de film bitsin" gibi bir tutum icerisine giriyorsunuz, ki bu iki tutum da icerideki juri uyelerinin tutumudur... film sonunda juri kararini veriyor, herkes evine dagiliyor; siz de gonul rahatligi icerisinde ayriliyorsunuz ekran basindan mutlu mutlu, ama hala bilmiyorsunuz cocuk gercekten de suclu mu degil mi diye... iste seyirciyi bu juri koltuguna koyabilmesi ve sizin uzerinizde bu sosyal psikoloji deneyini yapabilmesi bu filmin en onemli ozelligidir bence...

  • oecd istatistiklerine göre gelir adaletsizliğinde meksika'nın ardından ve amerika'dan önce 2. sırada olduğumuz bile ufak bir google araştırmasıyla bulunabiliyorken "utanmadan yalan söyleyebilen şeref yoksunu bir yaratık olduğum için" şeklinde ifadesi daha doğru olacaktır sanırım. ha havalimanı da sana girsin bu arada.

    edit: tam da tahmin ettiğim gibi "gelir adaletsizliği demedim gelir adaletsizliğinin en çok azaldığı dedim" diye kıvıranlar da geldi. aynı raporada gini indeksine göre 1980lerden bugüne 0,43 olan gelir adaletsizliği parametremiz 0,41 olmuş. o kadar muhteşem bir şey ki bu aklınız almaz yani o kadar muhteşem. adeta akepe helikopterle fakirlere çuval çuval dolar saçsa ancak bu kadar etkili olur öyle bir rakam. lakin bu artış bile gelir adaletsizliğinde 2. olduğumuz gerçeğini değiştirmemiş ne hikmetse.

    edit 2: link ve kendi adamın gol diyor linki

  • sabah kalkilir dolaba bakilir..

    -aaa kinder bidi bidi sutlu balli, bu ne bu ne?
    +onlar benim dokunursan kafani kirarim..
    -ama ama, 2 tane var burda, biri benim degil mi? bohu
    +hayir! bir tanesini denemek icin aldim, oburunu de deneyince begenirsem diye aldim..
    -hm...

  • "allah kimseye bilmediği memlekette minibüs şoförüne ineceği yeri söyledikten sonra "ulan şoför unutmasa bari beni" gerginliği yaşatmasın"

    haklı şimdi ama.

  • %100 çalışan bir tekniği açıklıyorum.

    kız denizde yüzüyor diyelim hemen ağzınıza bir sigara koyup sigarayı ıslatmadan suya girin. çenenize kadar suya batın, kıza usulca yaklaşıp

    -pardon ateşiniz var mı diyin

    kız o dakka size vermezse gelin beni bulun

    (bkz: at fav'a bekle)

  • dedesi üniversite mezunu, babası lise mezunu, abisi ise liseden atılmış biri olarak darmadağın ettiğim eylem.