ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
inci sözlük'ü 1970 yılında çözmüş olan makale
-
42 yil once yazilmis olmasi bu makaleyi en carpici kilan. sirf inci sozluk'u degil turkiye'deki insanin temel zihin haritasini cozmus adamlar. yillardir her olayda "1980 sonrasi genclik boyle oldu" diyenlerin tezini curutmesi de ayri bir leziz olmus.
atatürk'ün en net ve en yakın çekim görüntüleri
-
referandum sonuçları ve bu süreçte tüm yaşatılanlara rağmen izledikçe insana umut aşılayan, atamızın her daim dik ve kararlı duruşuyla bizleri selamladığı görüntülerdir.link
kaldır başını yerden ey türk istikbalinin evladı! ne olursa olsun, sana ne yaşatılırsa yaşatılsın bu dik duruştan al ilhamını. ve unutma ;
" umutsuz durum yoktur, umutsuz insanlar vardır. ben hiçbir zaman umudumu yitirmedim."
dilek imamoğlu'nun ali ismail korkmaz için koşması
-
helal olsun dedirtmiştir.
hermes çanta peşinde de koşabilirdi.
dünyada bu kadar aç insan varken hayvan beslemek
-
ben yapıyorum bunu mütemadiyen. ta sefil bir öğrenciyken başladım buna. önüme çıkan ilk kediyi aldım eve, ne yiyorsam ona da verirdim, makarna, patates kızartması, sütlü ekmek. öğrenim kredim yatınca da kendime döner ona da bir kutu whiskas alırdım.
sonraları çalışmaya başladım, hep kedim köpeğim oldu, hep ben ne yediysem onlara da bölüp verdim. kedi ya da köpek beslemek, çok masraflı birşey değildir. bir restorana gidip artıklarını isteyerek bile doyurabilirsin. dünyada bu kadar aç insan var diyerek kedi köpek, çatıdaki güvercinler, muhabbet kuşları, balıklar da aç dursun di mi? bişeyin ucundan tutmuyorsak toptan bişeye ellemeyelim, komple geberip gitsin her canlı?
türkiye'deki kadınların %90'ı hakan'ı istiyor
-
arada böyle boş bomboş entrylere denk geliyorum. hani vardır ya uyku öncesi ne var ne yok.
iki dakika boş vaktim var; iki sorum var cevaplarsanız sevineceğim;
1) bu varoş kadın kim?
2) siz bu varoşları neden takip edip, her söylediklerini ve her yaptıklarını sanki önemli bir insan yapmış gibi sözlüğe taşıyorsunuz?
(forum mode off).
bir adet varoş kadın sözü. herkes ister sen alırsın. alırsııınnnnnn evet evet alırsınnnnn.
avam kesimin çocuklara koyduğu sikimsonik isimler
john list
-
1971 yılında annesini, eşini ve üç çocuğunu öldürüp 19 yıl boyunca sırra kadem basan new jerseyli katil.
işi oldukça planlı tertip etmiş. önce annesini ve eşini öldürüyor, sonra iki çocuğu evden gelince onları öldürüyor. sonra öğlen yemeğini yiyip büyük oğlunun okuluna gidip futbol maçını izliyor, sonra onu eve getirip onu da öldürüyor. sonra çıkıp kendisi ve ailesi üzerine olan banka hesaplarını kapatıyor, eve dönüp kendisinin bulunduğu tüm fotoğrafları deforme ediyor. tüm ışıkları yakıp, radyoyu açarak evden çıkıyor. tam 19 yıl sonra america's most wanted programı vesilesiyle virginia'da farklı bir kimliğe bürünmüş bir şekilde bulunup yakalanıyor.
cinayetleri dünyanın yozlaşmışlığından ailesinin ruhlarını kurtarmak için işlediğini beyan etmiş. ayrıca keyser söze karakterine de esin kaynağı olmuştur.
30 yaşından sonra aşk meşk işlerinin bitmesi
-
bazı insanlar 25 yaşında ölür, 75 yaşına kadar gömülmez.
benjamin franklin
kendi'nin ekşi sözlük yazarına dava açması
güçlü kadınlardan nefret edilmesi
pilates
-
ben yapınca böyle olan spordur.
hatırladıkça iç burkan garibanlık anıları
-
küçükken maddi sıkıntılar sebebiyle evden dışarıya iş yapıp üç beş kuruş kazanırdık, bütün aile akşam yemeğinden sonra oturup harıl harıl malı yetiştirmeye çalışırdık, vidalar ve başka parçaları birbirine geçirip ucunu somunla sıkıştırıyorduk sonra onlar bitince boyuna göre kolilere yerleştiriyorduk, bir akşam mallar bitti, babam kolileri apartmanın girişine taşıyacak, babamın bacağından siyatik vardı o yıllar, canı çok yanıyordu, merdivenlerde kolinin biri altından patladı, bütün vidalar şangır şungur merdivenlere saçıldı, canım babacığım o yorgunluk, stres ve çocuklarının, eşinin yapmasını hiçte yapmasını istemediği bişeyin verdiği çaresizlik ve üzgünlükle merdivenlerde kahrolmuştu, o an dünyanın en mutsuz insanıydım, babamın bu kadar üzülmesi, yüzündeki çaresizlik beni kahretmişti. babam üzülmesin diye o an ağlamamıştım ama hıçkıra hıçkıra ağlamak istemiştim.
o hallerin üstünden çokta uzun olmayan bir süre sonra babam kanserden vefat etti. şimdi çok şükür kendimize ait bir evimiz var, bu ay faturaları nasıl ödeyeceğiz diye strese girmiyoruz. akşamları yorgun argın işten gelip, bizi sevip, sarmalayan bir babamız yok, sonsuza kadar akşamları evde vida somunlayıp, 35 katlı bir apartmanda o kolileri ben taşısam keşke, gerçek garibanlık parasızlık mı babasızlık mı, elbette küçük bir çocuğun babasız kalması.