hesabın var mı? giriş yap

  • efendilik, beyefendilik, zeka falan değildir.

    piçliğin, fırlamalığın, şişkin egonun üzerine biraz para serpmektir.

    ha, biz parayı da bulsak, bi türlü o piç adam olamadık. ince ruhluluğumuz ve düşünceliliğimiz, özgüvensizliğimizle üst üste binince, bok oldu ortalık. bazen "-mış" gibi yaptık. ama reçeteyle olacak iş değildi; tutmadık, tutulmadık; çok eğreti durdu. kimse fark etmediyse de, kendi kendimize fark ettik bu eğretiliği; içimize içimize utandık.

    neyse, namussuz bi fırlama olmadığıma üzülecek değilim. sadece adaletsiz dünya, bu kadar fazla adaletsiz olmayaydı, iyiydi.

  • yandaş olmamak..

    özellikle sanat camiasındaki tiyatrocu, şarkıcı, sinemacı isimlerin para amacı güden işleri söz konusu olduğu için 13 yıldır nasıl direndiklerine hayret ediyorum. helal olsun, hakikaten zor iş. gencebay gibi, inanır gibi işin kolayına kaçmak paraya para katmak varken direnen levent üzümcü gibi sanatçılara hayret ediyorum. omurga böyle bir şey..

  • sevgilisinin onu aldattığını, arkadaşının onunla konuşmak istemediğini, annesinin ise ölüyor olduğunu düşündüğü kimsedir.

  • fazlasıyla gerçek ve de vahim bir olayı "amerikan" merceğinden "süzerek" ve "seçerek" yansıtan, o yüzden tam olarak samimi gel(e)meyen dizi. gariptir, izlerken martin mystere maceralarını hatırladım; onun karelerinde de soğuk savaş dönemi abd-sscb çekişmeleri ve didişmeleri böyle "kör kör parmağım gözüne" yapılırdı, benzer üslubu bu dizide de kullanmışlar.

    yine de mesele gerçeğe dayandığı için sağlam bir atmosfer kurmuşlar. keza "beni duyuyorlardı ama seni dinliyorlardı" gibi replikler de etkileyiciydi.

  • 3 lira maaş alıyor diye her türlü pisliğe katlamalı gerektiği düşünülen insan. amk paranın köpeği olmak böyle bir şey, gel veriyim maaşını akşama kadar taciz edeyim, ayağımı koklatayım.

  • atatürk'ü kullanıp para kazanmaya doymamış birinin yeni hedesi.

    bununla sürekli allah ve bilmem ne diye kitap çıkaran adamlar arasında cidden ne fark var?

  • bu gece evden alkol almak için dışarı çıkar çıkmaz polis çevirmesinde geçen diyolog:

    polis: ehliyet ruhsat.
    cmbkts: tabi buyurun.
    polis: alkol aldık mı?
    cmbkts: yok daha almadım. almak için çıktım.
    polis: (elinde alet olmasına rağmen üfletmeden) al, iç bir tur at gel bekliyorum burada.
    cmbkts: evde içecem ben ya.
    polis: canın sıkılır çıkarsın filan 3' e kadar buradayız biz.
    cmbkts: eyvallah.

  • şu haberde görülen insanın içini sızlatan ailedir. söyleyecek söz bulamıyorum. kendi vatandaşımız bu durumda iken ortadoğuda ağırlığını koymak nedir arkadaş

    edit1: haberi yapan muhabiri bulup babanın telefonuna ulaştım. antepli arkadaşlardan benimle birlikte gelecek varsa yeşillendirsin. gidip konuşalım aile ile. ben işin maddi boyutunu hallederim. sadece biraz utangaç olduğumdan cesaret verecek birilerini arıyorum yanımda.

    edit2:arkadaşlar çok sağolun herkes yardım etmek istiyor. ancak şu anda kampanya başlatmıyoruz. önce gidip durumu anlamak aile ile görüşmek gerek. haberin çıkalı 5 gün olmuş. ancak cihan haber ajansından geldiği için, ana akım medya gündeme taşımamış. biz başlığı açtıktan sonra, uludağ sözlükteki arkadaşlarda başlık açmış. yani şu anda en önemlisi konuyu gündemde tutmak. ailenin durumunu inceleyip, ne yapmamız gerektiği konusunda sizlere danışacağım.

    sonuç:cigerci ile adamı bulduk. sözün bittiği yerdeyiz arkadaşlar. 30 yıldır bu şehirde yaşıyorum. burnumuzun dibinde böyle hayatlar olduğunu yeni öğrendiğim için kendime mi küfredeyim ne yapayım bilmiyorum.
    bildiğiniz gibi değil, o mahallede dolaşmak, diğer insanların hayatını görmek... nefesinizin boğazınızda düğümlenmesi. diyebilirim ki bu aileden daha kötüleri bile var orda.

    bildiğiniz gibi değil arkadaşlar. bu fakirlik bu yoksulluk. ben ne diyeyim bilmiyorum. olay para ile çözülecek olsa neyim varsa verir gelirdim onlara.

    bizim yapabileceğimiz birşey yok. sadece devletin dikkatini çekmeye çalışabiliriz.

    tüm iyi yürekli insanlara sonsuz teşekkürler.