hesabın var mı? giriş yap

  • kalecimiz şenol güneş e dakikalarca ' trabzon dışarı 've ' hamsi dışarı' gibi alaycı tezahüratlar yapıldığı maçtır. ama kalecimiz o gururla bahsettiği zonguldak maden işçisi eldivenini bırakıp gitmemiş, geçici görevini yerine getirmiştir.

  • bu istekte bulunanlar için eski moderatör guru yıllar evvel bir söz söylemişti. tekrarlayalım:

    "neyi yazıp neyi yazmamanız gerektiğine, gerçekten bir başkasının karar vermesini istiyor musunuz?"

  • babam ben 6 aylık hamileyken vefat etti. benim oğlan da ilk kelimelerini söylemeye başladıktan sonra bomboş duvara bakıp ama hep aynı yere dede dede demeye başladı. tabi dede çok kolay bir kelime ve ağzında geveliyor diye düşündüm. sonraları bizi net olarak anlamaya başladığında dede nerede diye sorduğumda yine aynı yeri gösterdi. sonra babamın fotoğrafını gösterip ismini öğrettim. ismi abbas. bu sefer yine aynı yeri gösterip durup dururken abbas demeye başladı. her gün değil ara sıra. hatta bir kere dede diyip 'çirkin ol' yaptı. yine bu sabah abbas dedi. nerede dedim ve bana bomboş duvarı gösterdi. normalde materyalist bir insanım, yani bu saatten sonra insandım demeliyim sanırım. babamın bizi arasıra ziyarete geldiğini ve sadece bebişimizin onu gördüğünü hissediyorum. belki bunu da okuyorsun baba seni çok seviyorum.

  • romica iki dirhem bir çekirdek misafirlerini karşılar, iki küçük meleğin annesi rolündedir bu akşam, ege (4,5 yaş) ve ilay ( 2,5 yaş)'ı misafirlere hoşgeldiniz demeye teşvik eder.

    romica: hoşgeldiniz desene ege, bak misafirlerimiz geldi.
    ege: hoşgeldiniz, bize oyuncak getirdiniz mi?
    misafirler: ehi kem küm, yok getirmedik egeciğim, oo sizin de amma çok oyuncağınız varmış, annenizle babanız sizi çok seviyorlar galiba...
    ege (oyuncak getirmedikleri için bozuk) : hı hı.
    misafir: ay her yer oyuncak, babanın parası bitmiyor mu bu kadar çok oyuncak alınca?
    ege: yok, benim babam para mıçıyor!
    romica yüzünde acı bir ifade ile yerin dibine batar, ilay her zaman olduğu gibi son cümleyi tekrarlar da tekrarlar!
    ilay: para mıçıyorr, para mıçıyor, benim babam para mıçıyor!

  • zamanında herkes altın alırken ben viski ve votkaya yatırmıştırm tüm paramı. evde 100 şişeye yakın içki var.

    her birine 20 şer lira zam gelse 2000 tl durduğu yerde deger kazanacak. altın böyle kazandırmıyor yav.

    bu devirde en akıllı yatırım viski abicim.

  • bence buradaki en büyük sorun kehanet;

    şimdi voldemort kehaneti dinlediği (bir şekilde bilgi geldiği) için "ben yaşarken o, o yaşarken ben hayatta kalamayız bu sebeple benim o beni öldürmeden önce onu öldürmem gerekiyor diye düşünüyor ve kehanetin bahsettiği şekilde temmuz ayında doğan harry potter' ı öldürmeye yelteniyor ama annesinin koruma büyüsü sayesinde başaramıyor kaldı ki yaptığı büyü (avada kedavra) normalde karşı konulamaz bir büyü.

    peki kendisinin 6 tane hortkuluku varken ölse ne fark eder. harry sonuçta bir fani yani en fazla 150 yıl yaşar. peki seni öldürse bile hortkulukların olduğu bilinmediğine göre gerekirse bekleyebilirdin. yani bu çocuk seni 40 yaşında öldürmeye kalsa sen sonra 1 tane daha hortkuluk harcayıp geri gelsen bir kez daha öldürse sonra yine gelebilirdin ki o arada harry de ölmüş olurdu.

    yani en büyük hatası aslında kehaneti dinleyip harry ile uğraşmasıydı. bıraksaydı ne harry meşhur olacaktı, ne de kendisi gücünü kaybedip, yıllarca asalak gibi yıllarca yaşamayacaktı.

    hepsinin ötesinde kimse hotkuluklarını bilemeyip belki de yüzlerce yıl tüm sihirbazlara hükmedecekti.