hesabın var mı? giriş yap

  • tam bir aptal açıklaması.

    koskoca galatasaray başkanının yaptığı açıklamaya bak amk.
    13 yaşındaki çocuklar bile artık böyle benzetmeler yapmıyor.

    galatasaray, galatasaray'dır.
    nou camp'a çıkınca barcelona'yı titretir, arena'da madrid'i 5'lik kıvama getirir.

    sen kimsin de galatasaray'ı birisine benzetiyorsun.
    galatasaray'ı bir takıma benzetmek ve bir takımdan küçük görmek kimsenin haddi değildir.

    illa bir şeyi benzetecekseniz vizyonsuzluğunuzu benzetin.

    bir araba dolusu parayı sabri'ye dökmenizle barcenola'nın ne alakası var diyebilecek kalibrede bir yönetici yok mu şu adama allah aşkına ya?

  • bir fabrikada, büyük bir makine aniden durmuş. tamirciler geliyor, bir türlü çalıştıramıyor.

    sonunda, yaşlı bir tamirci bulmuşlar. tamirci, makinenin etrafında dolaşarak, dikkatli bir şekilde kontrol etmiş. sonra, kendini izleyenlere dönerek;

    "bana bir çekiç getirir misiniz?" demiş.

    çekiç gelmiş. çekici eline alan tamirci, makineye yaklaşmış ve tespit ettiği bir yere çekici "tık" diye vurmuş. o da ne? makine, başlamış çalışmaya...

    patron, son derece memnun. sormuş;

    - borcumuz ne kadar?

    - 1000 dolar.

    - neee... çekiçle makineye şöyle bir vurdun, o kadar. bunun için mi 1000 dolar istiyorsun?

    - evet.

    - peki... o zaman bana ayrıntılı bir fatura düzenle. istediğin 1000 doların ayrıntılarını görmek istiyorum.

    bunun üzerine yaşlı tamirci, faturayı düzenleyip, patrona uzatmış. patron, faturayı almış ve dikkatle okumaya başlamış;

    çekiçle, makineye vurmanın bedeli: 1 dolar.

    çekici nereye vuracağını bilmenin bedeli: 999 dolar.

    toplam: 1000 dolar.

  • birazdan söyleyeceğim şeyi maalesef çoğu yüksek lisans öğrencisi bilmiyor. üniversitelerin öğrenci işleri, tezini süresinde veremediği için kaydı silinen öğrencilere bu konuda pek bilgi vermiyor, öğrencileri yönlendirmiyorlar.

    sevgili romalılar!

    biliyorsunuz, tezli bir yüksek lisans;
    • 2 dönem ders,
    • 2 dönem tez,
    • + 2 dönem tez (ek) şeklinde maksimum 3 yıl (6 dönem) içinde tamamlanmak zorundadır.

    tüm bunlara ek olarak 2 dönem daha pandemi gerekçesiyle tez yazma sürenizi uzatmanız mümkündür.

    peki nasıl yapılacak?

    öncelikle bunun tüm üniversiteleri bağlayan hukuki bir dayanağı var. 10.06.2020 tarih ve 31151 sayılı resmi gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren ve 20/04/2016 tarihli ve 29690 sayılı resmî gazete'de yayımlanan lisansüstü eğitim ve öğretim yönetmeliğinin 35 inci maddesine eklenen karara göre “…afet ve salgın durumlarında, tez aşamasındaki lisansüstü öğrencilerinin talepleri halinde en az 1 yarıyıl, en fazla 2 yarıyıl ek süre verilir ve bu süre azami süreden sayılmaz" hükmü gereğince tez sürenizi 2 dönem daha uzatmanız mümkün. harç ödemeniz de gerekmiyor. doktora için de geçerli bu.

    ben talebimi yaptım. enstitüden dün cevap geldi. kabul etmişler. gelen cevap şöyle. eğer 1 dönem yetmezse 1 dönem daha süre uzatımı isteyeceğim.

    geçenlerde doktora yapan arkadaşım kara kara düşünüyordu. tezini baya yazmış ama teslim için 3 ayı kalmış. 3 ayda tamamlayamam, daha fazla süreye ihtiyacım var diyordu. bu olaydan bahsettim. ne danışmanım ne de enstitüdeki görevliler bana hiç bahsetmediler bundan dedi. maalesef öğrenci işleri pek umursamıyor böyle şeyleri. ama bu hak herkese var. ben bahsedince enstitüsüyle iletişime geçti. bir anda gözleri parladı. başvuru formunu gönderdi. kurula giriyormuş. haftaya olumlu cevabı göndereceklermiş.

    bu haktan yararlanabilmek için bahsettiğim maddenin resmî gazete’de yayımlandığı 10.06.2020 itibariyle aktif öğrenci olmanız yeterli.

    peki başvuru nasıl yapılacak?

    yüksek lisansı yaptığınız yerin duyurularında geçen yıl yaz aylarında mutlaka bunun duyurusu ve başvuru formu yayınlanmıştır. bulamazsanız enstitünüzle iletişime geçin. onlar sizi yönlendirirler. dilekçeyi, normal zamandaki hakkınız olan son dönemin (6. dönemin) sonuna doğru veriyorsunuz. ama başvuru prosedürü üniversiteye göre değişebilir. mutlaka öğrenci işlerine sorun.

    ek 2 dönem daha demek koca 1 yıl demek. bu süre, tezinizi yazmanız için fazlasıyla yeterlidir. hatta tek dönem bile yeter bence. derslerinizi verecek kadar motivasyonunuz varsa tez yazacak kadar motivasyonu da bulursunuz. o kadar emek verdiniz, boşa gitmesin. köprüden önce son çıkış. bu şansı kaçırmayın bence. pandemi her yerde anamızı ağlattı. bari şu konuda bir işimize yaramış olsun.

  • hayatı güzelleştiren ve insanı motive eden içecektir. aslında içecek değil, özenle yetiştirilmiş kahve meyvesinin çekirdeğidir ama doğru kavurma, doğru ekipman ve doğru ellerde mucizeye dönüşebilir. insanda bağımlılık yapar (kafein değil kalite bağımlılığı) ve masraflıdır. türkiye'de nereden, nasıl temin edebileceğinizi ve satın alırken nelere dikkat etmeniz gerektiğini anlatan kapsamlı bir de video mevcut.

  • herkesin benzer anılara sahip olduğu nesildir.

    sınıfta mutlaka bir dikkat çeken çocuk vardır. dikkat çeken dediysek albayı gördüğünde "dikkkkkkkaaattttt" diye çığıran. sonra bu albayı koridorlarda görünce de dikkat diye bağırmayı adet edinir. sonra albay en sonunda çocuğu haşlar.

    (bkz: bu da herkesin böyle bir anısıdır)

  • bir sünni olarak ve aklı başında biri olarak sıfır düşünceye sahip olup, dini siyasete alet eden birine oy vereceğime, en azından adam gibi bir adama oyumu veririm.

    siz önce g*tünüzü yıkamayı öğrenin derler adama.

  • video

    'türkiye'nin maldivleri' salda gölü, millet bahçesi inşaatı sürerken renk değiştirmiş..

    siyasal islam kanserdir, salda gölü'nün şu hali de bunun ispatıdır. ülkeyi mahvettiniz allahın yobazları.

    edit: inanmayanlar olmuş. kaynak

  • son zamanlarda sözlükte okuduğum en mantıklı talebi içeren kampanya. çok yakın bir arkadaşını aynen örnek olaylarda gösterilen şekilde kaybetmiş biri olarak destekliyorum. ve başlık sahibini bu duyarlılığından ötürü tebrik ediyorum.

  • - sayid kardeş, seni yakın gördüm ondan anlatıyorum, dinle hele.

    - domuz bana ters locke birader, kusura bakma

    - o gemi batar söyliim.

    - sawyer senin aklını alırım, delikanlı mısın lan!

    - bu adada gömülü hazine var mıdır acaba?

    - japon yenge ilhan mansız'ı bildin mi sen?

    - boy veriyorum!!

    - mis gibi yahu buralar, dönüp de ne yapacağız.

  • hayatımın üç koca yılını harcadığım faaliyetler bütünü (14-17 yaş aralığı). allah belasını versin böyle işin... mahalledeki elektrik trafosunun içinde birleşik kaplar deneyi yaptım, belki yüksek düzeyde elektrik akımına tutulursam süper güçlerim olur diye düşünmüştüm. deney, bekçinin beni kovalamasıyla sonuçlandı. hıfzıssıhha'ya gittim; hormonlu tavuklarla, koyunlarla kucak kucağa uyudum. acımasızca dövdüler...

    onlar olmadı tübitak'ta çalışan arakadaşlarımın yanına gittim ve bir bardak suyun üzerine a4 kağıdı kapatıp bardağı ters tuttum. sözelci olduğum için* bildiğim bir kaç deneyden biriydi bu. su dökülmedi ama amacıma da ulaşamadım... gamma ışını, beta ışını, radyasyonlu börtü böcek varsa gönüllü deney olayım dedim, annemi babamı çağırdılar. çok acılar çektim... çok acılar çektim ama yılmadım demeyi çok isterdim. ama yıldım tabii, çünkü sözelci olduğum için* çok fazla deney gelmedi aklıma. bir de yetkililerin davranışları beni üzdü. bu ülkede bilim yapmak gerçekten çok zor... bu kafayla da bizden nah süper kahraman çıkar.

    *not: sözelci olduğum için öss'de biyoloji sorulardan yaptım birkaç tane. çünkü sözelcilier aslında birkaç biyoloji sorusu yapabilir, çünkü o da sözel bir konu gibi biraz.