hesabın var mı? giriş yap

  • en büyük sebeplerinden ikisi efes antik kenti ve meryem ana evi ve kilisesi'dir. bunlar haricinde de fazla para harcamadan en güzel koylara, yakılarak, yıkılarak yapılan otellerde konaklayabilmeleridir.

    edit: konu bu kadar yürümüşken cruise turizmi ve anadolu turu ile türkiye'ye gelen bir turistin gezi rehberini yayımlayalım. (istanbul limanı kapandıktan sonrası için direkt kuşadası kısmına bakın.)

    cruise gemisi ile gelenler:

    istanbul'da şu aktiviteler yapılır:

    topkapı sarayı, ayasofya, sultanahmet camisi ve yerebatan sarnıcı gezilir. halı, kuyum, deri ve hediyelik eşya satışı yapılan center'lara gidilir. boğaz manzaralı yemek yenir ve gemiye dönülür.

    center'larda alışverişleri için rehber ve tur şirketi komisyon alır ancak satın alma zorunluluğu yoktur. buralarda halı yapımını ve kuyumculuk temellerini görebilecekleri mini atölyeler bulunur. sunumu izledikten sonra dileyenler alışverişe geçer.

    kuşadası'na gelinince şu aktiviteler yapılır:

    otobüs ile selçuk'a gelinir, meryem ana evi, efes antik kenti, şirince, artemis tapınağı ve isa bey camisi gezilir. halı köylerinde yine halı dokumasına dair istanbul'dakinden daha kapsamlı bir sunum yapılır. dileyenler alışveriş yapar sonrasında yine bu halı köylerinde yemek yenir ve gemiye dönülür.

    bir de anadolu turu ile gelenler var:

    bu turlarda efes antik kenti, meryem ana evi, yedi uyurlar, artemis tapınağı ve isa bey camisi görülür, cruise ile gelenlerde olduğu gibi kapsamlı bir halı dokuma eğitimi alınır. pamukkale travertenleri görülür ve kapadokya'ya geçilir. kapadokya'da peri bacaları gezilir, balon turu yapılır ve istanbul'a geçilir.

    istanbul'da topkapı sarayı, ayasofya, sultanahmet camisi ve yerebatan sarnıcı gezilir. halı, kuyum, deri ve hediyelik eşya satışı yapılan center'lara gidilir. boğaz manzaralı yemek yenir ve gemiye dönülür.

    en düşük kapsamlı turlar bunları içerir ve bu aktiviteler alınan fahiş komisyonlara rağmen turistler için oldukça ucuza gelmektedir. kısacık bir sürede az bir parayla bu kadar gezer turistler. biz türkler'de ise bunların hepsini yapmış kişi sayısı oldukça azdır.

    not: alınan fahiş komisyonlara dair bilgi isteyenleri de daha önce yazdığım entry'e alalım.
    (bkz: tur rehberliği/#119616788)

  • 1968 yılı türkiyesi'nin 2022 türkiyesinden ileride ve çağdaş olduğunu gösteren fotoğraf.

    memleketim kars'da çekilmiştir.

    akp'nin bizden neler çaldığını gösteren bir başka fotoğraftır.

  • az önce böyle bir şey gördüm. vatansever chp seçmeni önünde televizyonda vs. vs.

    kılıçdaroğlu yetkli bir makamda değil. göçmen ve sığınmacı politikasından memnun değilsen hükümetten birilerini çağırırsın. erdoğan daha dün dedi, biz ensar terbiyesiyle büyüdük, sığınmacıları göndermeyeceğiz diye.

    sonuç olarak komik, anlamsız bir çağrıdır. kılıçdaroğlu'nun alakadar olacağını sanmam.

    ekleme: ümit özdağ'ın çağrısı

    kılıçdaroğlu'nun cevabı

  • pkknın nasıl büyüdüğünün özeti olan bir görüntü. doksanlarda bu tip olaylar çok yaşandı. bu çocuk ömrü boyunca polisten nefret edecek, korkacak, ülkesini sevmeyecek.

    edit: adının bahoz olmasından dolayı yapılanı normalleştiren, "güneydoğuda askere ve polise bisey olmasında geri kalanı çok da önemli değil" diyen atarlı milliyetçi yazarlar hemen damlamış. bu arkadaşlar o çocuğun yerinde olsaydı veya güneydoğu'da büyüseydi muhtemelen pkklı terörist olacaklardı. bakın arkadaşlar abartmıyorum pkklı terörist değil de milliyetçi olmalarının tek sebebi doğdukları yerdir.

    edit2: neymiş efendim çocuklar polis aracına taş atmış. o zaman filistin’de taş atan çocuklara silah doğrultan israil askerini de destekliyorsun demekki. kafa yapını değiştir kardeşim. benim için çocukların dini, dili, ırkı yoktur. çocuk her yerde çocuktur. filistin’deki de, nusaybin’deki de.

  • sempatik bir o kadar da eğlenceli bir film. her ne kadar ilk yarının sonlarına doğru biraz sıkmış olsa da ikinci yarı bir hayli eğlenceliydi. özellikle de neredeyse tüm karakterlerin arka bahce de bir araya gelmesi. ryan gosling'i all good things'den sonra bir kez daha çok sevdik, hayran kaldık. evet, biraz klişeydi ama bir o kadar da güldüren bir filmdi.

  • bos vaktinde megafon u yaparak patates sogan terorune imkan tanimasiyla da eksi hanede puan toplamistir.

  • elde sensin dilde sen, gönüldesin baştasın;
    escobarın dünyayı dolandırdığı yaştasın.

    dizeleri ile selam gönderiyoruz buradan kendisine.

  • yıllar yılları kovalarken ve sen her gün aynı sandalyede dünyayı kurtardığını sanırken, pencerenin dışında dönen mevsimler... ilkbahar- yaz-sonbahar-kış.

    egolarını tatmin ederken sen, çürüyen hayatlar... evet kölesin. ama modern!!

    aslında duygularımın tercümanı yine bu adam.
    kocca şiirinden bir kuble..

    can yücel den geliyor:

    sabah 9, akşam 18
    sonra başka mecburiyetler
    sıkışıp kaldık.
    sırf yeme, içme, barınmanın bedeli
    bu kadar ağır olmamalı.

    hayatta kalabilmek için bir ömür veriyoruz.
    bir ömür karşılığı, bir ömür yani.
    ne saçma...

  • iyiden iyiye insanı güldüren manadır.

    hele bu sözde 'mana'yı dile getirirken takındıkları o ciddi tavır yok mu ahaha ya tamam sizsiziniz amk siz.

    -büyük beşiktaş taraftarı he de hödödür
    -şerefli beşiktaşız biz renkliler anlamaz.
    -onurlu duruşumuz var bizim.

    blabla

    yok ebesinin örekesi afedersin. taraftarsın ulan sen ne bu oligarşiye savaş açmış don kişot tavırları, ne bu jan darc havaları, ne bu takımına laf geldiğinde kendisine ''tavuk'' denmiş marty mcfly ciddiyeti.

    yapmayın komiksiniz.

  • efendim susturamıyoruz, sürekli konuşuyor. en güzeli de bu fikirleri savunmak zorunda olanlar var. beter olun, yalakalar sizi.