hesabın var mı? giriş yap

  • ecnebia ülkesi sınır polisi;

    - lütfen çıkış damgası için şu sayfayı kullanır mısınız?
    - bu sayfa mı?
    - evet.
    - ok, iyi günler.

    türk sınır polisi;

    - merhaba giriş damgası için şurayı kullanır mısınız?
    - burayı mı?
    - evet.
    - niye?
    - çok dağınık pasaport.
    - kaçak göçeğiniz mi var niye ille de burası?
    - şimdi memur bey bu seyahatimde fazla giriş çıkış olcak, hepsinin fotokopilerini iletmem gereken yerler var da derli toplu olması gerekiyor uçakla çıktım karayoluyla giriyorum karayoluyla tekrar çıkcam uçakla gircem bu arada da başka bir ülkeye de gitcem hepsini toptan beyan etmem gerekiyor ondan yani.
    - anlamadım ama.
    - sizin için ne farkeder ki sonuçta basacaksınız mührü.
    - tamam bura mı?
    - evet.
    - al. (mühre öyle bir asılmak ki sayfanın arkasına geçmesi)

    4 gün sonra

    türk polis;

    - iyi akşamlar çıkış mührünü şuraya vursanız olur di mi?
    - niye?
    <4 gün önceki ile benzer diyaloglar yaklaşık 3 dakika>
    - al.

    ecnebia ülkesi hudut polisi:

    - efenim giriş için şimdi geçenki giriş ve çıkışımda kullandığımız bir sayfa var onun tam arkasını kullansak olur di mi?
    - olur tabi, gösterin.

    ecnebi * hudut polisi:

    - merhabalar giriş için şurayı kullanabilir miyiz?
    - bura mı?
    - evet lütfen.
    - tabi sir buyrun

    ecnebi * hudut polisi:

    - iyi çalışmalar, çıkış damgasını girişin oraya basıyorsunuz di mi?
    - tabey ki sir iyi yolculuklar.

    türk sınır polisi:
    - merhaba memur bey, giriş damgasını şu sayfaya bir yere vurabilir miyiz?
    - niye?
    - <ananınmı diye>, pasaport eskimesin istiyorum. <sana ne ibne sana ne>
    - <mühre öyle bir asılmak ki sayfanın yamulması> al
    - allah razı olsun abi, çok sağolun. çok özlemişim memleketimi.
    - efendim?
    - iyi çalışmalar abi.

  • bir rte beyanı. öyle değil aslında ama olsa şurda şaşıracak bi insan evladı da çıkmaz sanırım rte böyle açıklama yapsa.

    "görüyorum bazı yerlerde yumurtayı çok pişirip getiriyorlar. bakın özellikle kadınlarımıza sesleniyorum yumurtayı çok pişirirseniz bişeye benzemez hafif kayısı kıvamında olacak ki güzel olsun. biz evde hep böyle yiyoruz siz de öyle yapın. bunu sağlamak için dışarda kahvaltı yaptığınız mekanlara talimatı veriyorum bundan sonra yumurta hep kayısı kıvamında gelecek"

  • ayrılan insanların yitirdiği en önemli değer, saygı oluyor. artık saygı duymadığım, önemsemediğim bir insanla yeniden yakınlaşmayı anlamsız buluyorum.

    eğer eski sevgilisiyle yeniden başlayacaksa insan, birbirlerine hala saygı duyup duymadıklarını iyi tartmalı. bunu açıkça konuşmalı. birbirlerini artık ne kadar önemsediklerini sorabilmeli.

    saygının olmadığı ilişkilerde laçkalık başlıyor. 7 kere ayrılıp 8 kere barışan insanlara dışarıdan baktığımda saygı duymuyorum, çünkü birey olarak kendilerine saygıları yok.

  • aklıma karnıyarık ve cacık ikilisini getiren başlık. allah belanızı vermesin! el diyarda nereden bulacağım şimdi bunu?

    edit: bu entriyi neden 16 defa favladınız şimdi? tekrardan allah belanızı vermesin!

    edit2: favori 64 olmuş amk. beni düşürdüğünüz şu hale bakın. en işe yaramaz entrim en üst sıralarda duruyor. yine allah belanızı vermesin!

    edit3: size ateşler salmayı düşünüyorum.

    edit4: ohaaa ama artık ya!

    edit5: ben caydım sizden. ne haliniz varsa görün!

    yıllar sonra edit: internetten tarif videolarını izleyerek yaptım. defalarca yaptım. hatta usta oldum diyebilirim artık. ha yoğurt, cacık olayına gelince. iki sokak aşığıda oturan bir türk abladan yoğurt mayası aldım. yoğurdu da kendim yapıyorum cacığı da. oh miss...

    2024: yetmedi mi hâlâ?

  • gülermisin ağlarmısın. yarışmacı * opera mezunu ve zonguldakta aile lokantasında çorba yemek servisine yardım ediyormuş. başka bir ülkede olsak kültür bakanı böyle bi şeyi duyduğu an istifa eder. başka bir ülkede olsak dedim di mi.

  • açılın ben doktorum(*).

    uzmanlık alanım olmasa da ucundan kıyısından alakalı olduğum için, bundan anladığımı size aktarmaya çalışayım. uzmanı olan arkadaşlar varsa düzeltsin lütfen.

    higgs bozonunun bulunması ile standart model konusu üzerinde ciddi soru bırakmayan cern'in varlığını amaçlandırmak için bulduğu problemlerden biridir. kısacası, madde - antimadde simetrik olamaz, olsa biz olmazdık, demek ki bir asimetri var, ve şimdi biz bunu bulmak istiyoruz diyorlar.

    ---------------------------
    (*) hep bunu demek istemişimdir.

  • hiç tanımadığınız birinin 3 gün evinizde kalması ve bu durumdan ev arkadaşınızla rahatsız olup başka yerde kalmanız.

    bir gün eve geldik baktık bir kadın oturuyor evde. merhaba dedi merhaba dedik. sonra aynı apartmanda oturan başka bir arkadaş geldi işte bu da bişey söylediğim gibi (söylemedi) sizde kalacak,sorun olmaz herhalde (olurdu) bende kalamaz çünkü ailem geliyor (bize ne?) dedi. biz de ayıp olmasın diye o an tamam tabi dedik. e sonra da tamam demiş bulunduk ama bildiğin salonda oturan bir kadın. koltukta yaşıyor. çay demliyor. lan kadın çamaşır yıkadı kuruttu salonda. ilk gün karşı koltuğa oturduk biz de. demlediği çaydan içtik. sonra baktık kadın rahatsız oluyor yani tip tip bakmamızdan. gittik başka arkadaşta kaldık.

    hayır kadın bize nasıl girdi? girdi neden kaldı? kaldı hiç mi tırsmadı amk biz tırstık. sonra bizim arkadaş mal mı kızı bıraktı gitti? biz mal mıyız evimizi bıraktık gittik? bir öğrenci evinde hiç mi normal olay yaşanmaz? babamın böyle yapmayı öğrendiği pastaya sokayım.

  • dersimiz: hayat bilgisi
    konu: insanları takdir etmek.

    (annesi 5 yaşındaki ege'ye işini iyi yapan insanları takdir etmek gerektiğini anlatmıştır. ege uygulamada...)

    evde, servis saatinde gelen apartman görevlisine:

    ege: engin abi tebrik ederim, kimse senin gibi çöp toplayamaz, senin sayende evimizi böcek basmıyor, sen olmasan çöp ev olurduk.

    ilaç getiren eczacı kalfasına:

    ege: sen olmasan hepimiz ölmüştük, doktor gibisin.

    lokantadaki garsona:

    ege: hepimiz senin sayende doyuyoruz, sofrayı da çok güzel topladın, aferin.

    lokantadaki müşteriye:

    ege: aferin, bütün yemeklerini bitirmişsin, göbeğin kocaman olmuş.

    lokantanın otoparkçısına:

    ege: vay canına, bütün gün arabamızın başında beklemişsin, çok iyi bir polissin sen, kıyafetin de çok havalı.

    bütün takdir edilenlerin ortak cevabı: puhahaha teşekkürler.

  • durun sakin olun, gelecekte olacak birşey değil, çıkalı çok oldu.

    18 ekim 1963 tarihinde dallama fransızlar, herkes uzaya köpek, maymun, sinek veya insan göndermeye çalışırken elde ve evde bile zor tutulan bir kediyi uzaya gönderdi. ve bu kediye “catstronaut” adını verdiler.

    paris sokaklarında bir kedi olan félicette, aslında felix adlı başka bir kedinin yedeği idi. ancak fırlatma günü bir şekilde kaçan felix’in yerine, fransızların véronique ag1 roketi ile uzaya gönderildi. félicette dünya’dan 130 mil yukarı yörüngeye çıkıp sonra paraşüt ile sağ salim eve dönmeyi başarmıştır. zavallı kedicik!

    https://www.space.com/…51-on-this-day-in-space.html