hesabın var mı? giriş yap

  • benim gözümde en büyük asal sayı 2dir. hem çift olup hem de asal olmak kolay iş değil.

  • mucizevî kahve demleme ekipmanı. dünya üzerinde verdiğiniz paranın her kuruşunu sonuna kadar hak eden ender şeylerden bir tanesi.

    kolay kolay kırılmaz, çok sağlamdır. polipropileniden yapılmıştır. basınç ile kahve demler. türkiye'de pahalıya satılır ama yurt dışında ucuza bulabilirsiniz.

    aliexpress'ten sipariş vermeyin. hangi maddeden yapıldığı bilinmeyen şeyler orada satılanlar. sağlığa zararlı. gidin, orijinalini alın. zaten orijinal aeropress yurt dışında 25-30 dolara satılıyor. ben almanya'dan 30 euro vererek almıştım.

    fiyatına takılmamanızı öneririm. emin olun ki vereceğiniz paranın hakkını sonuna kadar alacaksınız.

    evimde hario v60, syphon, chemex, mokapot ve tchibo'nun cafissimo kahve makinesi var. tüm bu aletleri topla, bir aeropress etmez, o kadar kullanışlı, çok yönlü bir şey yani bu.

    öncelikle bir yanlış anlaşılmayı düzelteyim, aeropress ile espresso *yapılmaz*. aeropress ile espresso'ya yakın bir içecek elde edebilirsiniz fakat buna espresso diyemezsiniz. zira espresso makineleri 8-9 bar basınç ile kahve demlerken aeropress ile maksimum 2-3 bar basınç oluşturabilirsiniz.

    şimdi gelelim birkaç tarife. öncelikle şunu diyeyim ki, gelmiş geçmiş en iyi aeropress tarifinin şu olduğunu düşünüyorum. zaten 2016 dünya aeropress şampiyonasını kazanan tarif.

    bunun dışında yapımı sadece 1 dk süren başka bir kolay tarif daha mevcut. sadece 16 gram kahve kullanılmakta. onu da şuradan görebilirsiniz.

    bana kalırsa aeropress'in en iyi iki tarifi bunlar. fakat 35 gram kahve kullanılan inanılmaz bir sonuç çıkartıyor ortaya (eğer doğru demlerseniz).

    şimdi bir de kendi keşfettiğim bir şeyden bahsetmem lazım: aeropress ile cold brew kahve hazırlamak.

    şu yukarıda dünya şampiyonu olan tarifi izleyin. göreceğiniz üzere 150 ml'lik bir kahve konsantresi hazırlanıp üzerine 100 ilâ 120 ml su ekleniyor.

    150 ml'lik kahve konsantresini o tarife göre hazırladıktan sonra üzerine 80-90 ml soğuk su ekliyoruz, birkaç tane de buz atıyoruz.

    alın size harika bir cold brew. daha güzelini zor bulursunuz. nedeni ise şu: sıcak su kahvedeki asitleri çözer. dolayısıyla kahveyi soğuk su ile 20-24 saatte full-infusion metoduyla demlemektense veya cold drip ile soğuk su damlatarak demlemektense sıcak olarak demleyip içerisine buz katmak, yani *japon metodu ile demlemek* daha mantıklı. gerçi zevk meselesi. bazı kahveseverler cold drip metoduyla demlenmiş kahveleri daha fazla sever.

    bu benim verdiğim tarif ile cold brew hazırlarsanız kahvenin tüm aromalarını alabileceğiniz süper bir kahve olur elinizde.

    bu arada bir not: cold brew ile cold drip aynı şeyler değildir. kafelerde gördüğünüz "cold brew" diye satılan kahveler cold drip metoduyla demlenmiş olur çoğunlukla.

    şimdi de kahve tavsiyesi verelim. aeropress ile hazırlayıp en beğendiğim kahveleri ve kavurucularını yazıyorum;

    1) coffee department - colombia - finca veracruz (i-n-a-n-ı-l-m-a-z-!)
    2) coffee department - el salvardor - peña redonda
    3) coffee department - etiyopya - chelchele (muhakkak denenmeli)
    4) petra roasting co - kenya - kamwangi (asidik kahve sevenler kaçırmasın)
    5) petra roasting co - etiyopya - hunkute
    6) probador colectiva - kenya - kiunyu

  • sonunda beklenen an geldi! evet sözlük telefonları yeniliyoruz artık! iphone 5s tüm sözlüğe hayırlı uğurlu olsun zaman bizim zamanımız!!!

    apple, iphone 14 serisinin türkiye fiyatlarını açıkladı:

    iphone 14 - 30 bin 99 tl / 1700$
    iphone 14 plus - 34 bin 999 tl / 1920$
    iphone 14 pro - 39 bin 999 tl / 2194$
    iphone 14 pro max - 43 bin 999 tl'den başlıyor / 2414$

    abd

    iphone14: 799 dolar / 14579 tl
    iphone14 pro ve plus: 999 dolar / 18224 tl
    iphone14 pro max: 1099 dolar / 20047 tl

    edit: yazar arkadaşımız @gninromdoog tavsiyesi üzerine fiyat karşılıkları eklendi -vergiler bizlere 5s bile nasip etmiyor sanırım.- ve diğer yazarımız @fredininmerkuru yurtdışı değil abd hatasını düzeltmemi sağladı teşekkürler sözlük.

  • osmanlı'nın paraları ne kadar boş beleş işlere harcadığının kanıtları olan haritalar. elin alman'ı geliyor senin yüzlerce yıl yapmadığın detaylı haritalandırmayı yapıyor.

    orhun kitabelerini gidiyor danimarkalılar buluyor, rus türkologlar okuyor.

    şu an karadeniz'de çayın yetişmesinin bile kredisi ingilizlere ait. adamlar işgale gelmeden nerede ne yetişir diye araştırmış. 600 senelik impartorluksa inek gibi sağmayı tercih etmiş bizleri, ne acı.

    anadolu'yla, türklükle alakalı bizi yapmamız gerekn fakat yabancılara ait araştırmalar beni cidden delirtiyor.

  • bu soruyu soran insanın dedelerinin, halkı sömürerek kurduğu ve yabancılara toprak peşkeş çekilen saltanatın çökmesine vesile olan kurtuluş mücadelesinde yer aldılar. evde de istiklal madalyası duruyor, yeterli mi?

  • "konu"
    konuya yaklaşık olarak karar verdiniz, danışman hocanızla mutabık oldunuz teze başladınız. ancak başaldığınız amaç ile bitirdiğiniz sonuç aynı şey olmayabilir. yyy diye başlayıp yyx'e dönebilir. bu nedenle kesin konuyu belirlemek konusunda aceleci olmayın. ama 1-2 ay araştırma yaptıktan sonra yyy diye konuyu belirleyebilmeniz gereklidir. daha uzun sürüyorsa bir sorun var demektir.

    "içerik"
    tez konusuna karar verdiğiniz, literatürün en az yarısını taradığınızı düşünüyorsanız, referanslarınızla beraber, içindekiler listesi hazırlayıp hocanıza gidin. tezin hangi bölümlerden oluşacağını hocayla kararlaştırın.
    1.giriş
    2.model
    3.yöntem
    4.uygulama
    5.sonuçlar
    gibi bir taslağı kendi konunuza göre açın.
    içindekiler konusunda hocanızla anlaştıysanız önemli bir mesafe kat etmişsiniz demektir.

    "başlamak"
    teze, sonuçlar elde edildikten sonra başlanmaz. içindekiler konusunda mutabıksanız, hemen o gün başlayın. giriş ve sonuçlar dışında bir bölümü yazmaya hemen başlayın. çalışmam daha bitmedi boşa zaman kaybı diye düşünmeyin. ne kadar önce başlarsanız o kadar çok iterasyonla metni düzeltir, o kadar içinize sinen bir şey çıkar.

    "şablon"
    başlarken enstitünüzün sayfasına girip tez şablonunu indirin. bu şablondaki yazım formatını kullanarak yazmaya başlayın. format içini asla sona bırakmayın. çünkü son hafta son gece bununla uğraşırken o stresle hayatınızdan bir kaç yıl gider. tezden önce word'de stil kullandınız mı ? paragraf komutunu kullandınız mı? grafiğin şekil yazısıyla aynı sayfada çıkmasını garantilemek için ne yapmak lazım biliyor musunuz? her bölümün ilk sayfası tek numaralı nasıl olur biliyor musunuz? eğer bu sorulara evet diyemiyorsanız, yazarken word öğreneceksiniz demek ki.

    "yazım"
    tez baştan sona yazılmaz. önce giriş, sonra model, sonra yöntem diye giderseniz, sonradan çok sıkışırsınız. mesela giriş'i yazdığınızı düşünün. daha çalışma bitmeden giriş yazarsanız muhtemelen yazdıklarınız boşa gidecektir. e şimdi ikinci bölüme hiçbir zaman başlayamayacaksınız o zaman? her bölüm için bir word dosyası açın mesela. aklınıza geldikçe, literatürden birşeyler buldukça bu bölümleri geliştirin. 5.1 maddesini bitirdikten sonra 3.4'ü yazın. gerilla taktiği uygulayın. eğer hemen başlamak istemiyorsanız bölümlerde nerden referans alacağınızı yazın. örneğin 3.4 maddesinin altına "bu kısmı öztürk 2007'den (sayfa 120-135 arası) yazacağım, ayrıca jones 2004'ten de kısmen alacağım (sayfa 37-45 arası)" yazarsanız, canını bu bölümü yazmayı çektiğinda acayip rahat edersiniz. deneyle sabittir.

    "yazabilmek"
    iyi ve uzun yazabilmenin koşulu çok okumaktır. tez, bildiri, makale, kitap bölümü, kitap fark etmez. okuyan insan akıcı konuşur, akıcı yazar, unutmamak lazım.

    "iterasyon"
    iterasyon kaliteli tezin en önemli unsurudur. her şeyi ilk yazdığınız seferde bulamayabilirsiniz. bölüm 3.4'ü yazdınız bitirdiniz. ama sonra 4. bölümle ilgili kitapları karıştırırken 3.4 için çok güzel bir şekil gördünüz. eğer son 1 ay içerisinde değilseniz, bölüme geri dönüp o kısmı düzeltin. artık eskisinden daha kaliteli oldu. iterasyonları arttırmak sizin takviminizi baltalamamalı ama önemli bir unsur.

    "özet" "giriş" "sonuç"
    en son yazacağınız bölümlerdir. tezin tüm bölümleri bitmeden bu bölümleri bitirmeyin. kendinizi sınamak için ortalarda bu kısımlara bir şeyler çiziktirebilirsiniz. ama okuyucuya gerçekten yararlı olmak istiyorsanız her şeyi kapsayan, tüm teze üstten bakan bu bölümleri daha özenli yazın.

    "grafikler"
    eğer kendi çizdiğiniz grafikleri kullanıyorsanız bunları sonradan kolayca değiştirebileceğiniz bir yapı oluşturun. jüri üyelerinden biri tüm y eksenlerindeki yazıların dilini değiştir diyebilir. siz de "ama çok zor" diyemeyebilirsiniz. bunun önlemini önceden almaya çalışın.

    "günlük"
    "bugün tezin için ne yaptın" sorusunun karşılığıdır. zamanında çok yararını gördüm bunun.
    "1 mart 1997: bugün modelle ilgili giriş kısmını yazdım. bundan sonra kullanılan modelleri yazacağım. daha sonra yöntemle ilgili literatürü tarayacağım." gibi. son birkaç haftalık kayıtlara baktığınızda çalışıp çalışmadığınızı görmek, hangi bölümün ne kadar uzun/kısa sürdüğünü görmek için yararlıdır. çok yorulduğunuz günlerde motivasyon olur kişiye. amma çok şey yapmışım dersiniz. günlüğün bir kısmına da "bunları yapmayı asla unutma" diye bir bölüm açabilirsiniz. son dakika başınızdan aşağı kaynar sular dökülmesin istiyorsanız tabi.

    "hoca"
    bir hoca nette yazmış. "bu master derecesi sizin, benim değil, ben zaten yıllar önce aldım". bu nedenl hocaya yönelik büyük beklentiler içerisine girmeyin. size büyük yardımları olacağını tezinizi yazmaya yardım edeceğini falan hayal etmeyin. yapacağı azami şey "model olarak şunu kullanmışsın ama zayıf olur, şunu dene sonuçlarını göster" gibi bir yönlendirme, tavsiye olacaktır.

    "kalite"
    tezin kalitesi danışman hocanızın beklentisi ve sizin motivasyonunuzla sınırlıdır. hocanız "olmuş bu" dediği gün tez bitmiş demektir. eğer doktora düşünüyorsanız kaliteli bir şey yapmaya çalışın. hocanın isteklerini savmaya uğraşmayın. masterda kastığınız şeyler doktorada size yol su olarak geri döner. ama askerden kaçmak için master yapıyorsanız çok da kasmayın. hocanızın kabul edeceği minimum çalışma ile bitirin.

    "bilinirlik"
    genelde bu başlıkta şöyle yazmışlar "master tezinizi siz ve jüri üyeleri okur başka kimse okumaz." eğer tezin pdfini nete koymadıysanız okuyucu kitleniz sizin üniversitenin kütüphanesine gelenlerdir. eğer pdfi koydunuz ama tezinizi türkçe yazdıysanız okuyucu kitleniz yök'ün sitesine giren türkler kadardır. eğer kendinize güveniyor ve bilinirliği arttırmak istiyorsanız tezinizden yayın yapmalısınız. eğer uluslararası bir konferansta yayın yaparsanız cite alma ihtimaliniz vardır, aksi taktirde kimse fark bile etmez çalışmanızı.

    "tez jürisi"
    tez jürisi kısmı en son kısım gibi düşünülebilir. tezi teslim ederken jüri atanır ve savunma yapılır. ancak bununla ilgili de biraz kafa yorabilirsiniz. 3 kişi mi 5 kişi mi olacak bellidir. ama kimlerin gelmesini istersiniz savunmaya? okulun en şeker prof hocası mı yoksa ceberrut prof teyze mi? tez yazarken şeker hocanın yanına bir uğrayın tanışın, onun konusuyla ve sizin tez konunuzla ortak birkaç şey danışın kendisine.

    *** "savunma"
    tez savunmasında eliniz daha rahat olsun istiyorsanız, teziniz bitmeden bir konferanstan kabul almaya çalışın. kabul ile savunmaya girdiğinizde hocalar size daha çok güvenir, zira onlardan önce birileri sizin çalışmanızı değerlendirmiştir.

    ayrıca "how to write a thesis, rowena murray, mcgraw hill"i okumanızı tavsiye ederim.

    ------------------

    bu metni yazdıktan sonra şu yazıya rastladım.

  • doğruysa çok sevindiğim karar. başkasının eğlencesi ve gösterişi için gece 12ye kadar kafamız sikilmeyecek artık.