ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
kiminle görüşüyorum
-
(karismatik)
- kiminle görüşüyorum?
- yanlış insanla.
(sıkıcı)
- kiminle görüşüyorum?
- hangi numarayı aradıysanız, o numaranın sahibiyle.
(çok kişilikli)
- kiminle görüşüyorum.
- kimi arzu ederdiniz?
(paranoyak/asabi)
- kiminle görüşüyorum?
- sen kimsin?
(ev hanımı)
- kiminle görüşüyorum?
- hatice sen misin?
(ev babası)
- kiminle görüşüyorum?
- aloo
(espriktüel)
- kiminle görüşüyorum?
- özcanoğulları'nın malikânesi, buyrun. eküki
(sözlükçü)
- kiminle muhatap oluyorum?
- (bkz: kiminle görüşüyorum) (bkz: aramaya inanmak)
yaran inci sözlük entry'leri
-
sagopa kajmerin gerçek adı neydi beyler
1. kejman mıydı
2. hızır idi
3. yunus idi
4. hızır idi
5. yunus idi
.
.
.
.
.
140. hızır idi
141. yunus idi
atatürk'ün arkasında şeftali yiyen adam
-
yediği haltı önce salih bozok'un farkettiği sakar kişi. şimdi diktatör denilen ve özellikle giyim konusunda son derece titiz bu adama yapılanı kışladaki başçavuşa yap bakalım yarma şeftalinin çekirdeğini sonra nerenden çıkıyor?
not: bilerek adam dedim çünkü bu aralar o kadar zor ki adam gibi adam görmek...
3 eylül 2012 beytüşşebap saldırısı
-
sabah otobüsle işe gidiyorum. bir teyze telefonunu çıkarıp birini aradı, sima olarak tanıdığım şeker bi teyze, nihayetinde her sabah aynı otobüsteyiz. "haberleri aç, şehit varmış takip et." dedi.
sonra telefonu kapattı. yanında oturan adam:
- şehit mi varmış?
+ evet.
- kaç kişi?
+ 9 taneymiş. (sesi titredi)
- hay allah ya, nerede peki?
teyze nerede olduğunu söylerken "oğlum orada asker" diyerek ağlamaya başladı. bok gibi bi sessizlik bürüdü otobüsü, biri peçete uzattı. durağım geldi, indim.
haftaya bok gibi sessiz başlatan saldırı oldu özetle.
not: bu entry 28 şubat 2016 ekşisözlük direnişi süresince katalanca olarak sunulmuştur. (bkz: bütün entry'lerini katalancaya çevirmek) bundan çok daha kaliteli yüzbinlerce entry bu süreçte yok olmuştur. bir zamanlar devletin milletini ebleh yerine koyması yasaktı, bazı yasaklar özlenebiliyormuş.
cenk eren'in araplara kiraladığı evin hali
-
adamlar tam ekmek bırakmış koltukta mk ahahaha.
yıldız tilbe
-
hiç unutmuyorum, bir keresinde "aşık olduğum adamın evine yakın bi otel tuttum, orda kaldım, o gece bissürü şarkı yazdım o otel odasında..." demişti.
kendisi güzel, kafası güzel, yüreği güzel kadındır.
damardır, ağırdır, zordur.
rahat bırakın lan bu kadını! ne diyosa doğrudur, türkiye'nin en güzel kadınıdır.
türkiye'de milli gelirin 19 bin dolar olması
-
ahmet davutoğlunun son açıklaması.
http://www.aa.com.tr/…gelirimiz-19-bin-dolari-gecti
dindar olacaz diye türkiye'de matematik bilimini bitirdiler.
debe sonrası edit: türkiye dünyada 17. sıradaydı, 2014'te 19. sıraya düştüğü mart ayında ortaya çıkacak. seçim öncesi algı çalışmasıdır bu açıklamalar, g20'den düşsek bile dünya liderliğine oynadığımızı düşünen nefsine köle olmuş halkımız oldukça daha çok böyle açıklama duyarız.
operatörlerin sim menü tuzağı
-
özellikle yaşlıları vuran tuzak. zamanında beni de vumuşluğu var mutlaka detay fatruranıza bakın.
babam 85 yaşında. telefonunda çıkan mesajlar olduğunda tuşlara rastgele basıyor. bimcell üzerinde bu şekilde bir sürü abonelik ittirmişler. sim menü üzerinden abonelik iptali yok, hangi aboneliklere üye olunduğunun bilgisi yok. tüm abonelikleri iptal seçeneği yok.
müşteri hizmetleri desen abonenin kendisi arasın yakınının araması ile iptal edemeyiz diyorlar.
gelen eski mesajların içeriğine bakıp iptal için gerekli doğru sms mesajını bulup doğru telefon numarasına göndermek gerekiyor.
sim menü uygulaması kaldırılamıyor. durdurulamıyor.
sadece yaşlılar için risk değil. genelde telefon görüşmesi bittikten sonra ekranda görünüyor, ekran kilidi henüz kapanmadığı için yanak temasıyla bile onay butonuna basılabiliyor ve haberiniz olmuyor.
kötü niyetli bir uygulama. hukuki yolunu yordamını bilen varsa bir el atsın şu işi gündeme getirelim.
yaran facebook durum güncellemeleri
-
?'özcan deniz "woody allen'ın kıskanacağı bir film çekmek isterim" demiş. woody allen'ın haberi olacağı bir film çeksen yeter be abim.
arz yanlı iktisat
-
neo klasik iktisatin ekonomiler icin en buyuk itici guc olarak gosterdigi guclu talep yaratilmasinin, talebe yonelinmesinin aksine, bu teori, ekominin arz yonune odaklanmaktadir. teoride hos gozuksede, pratikte pek uygulanabilirliginin oldugu soylenemez. adim adim, basit bir sekilde aciklarsak, mekanizma soyle isleyecektir:
1- devlet, ozellikle buyuk kazanc sahibi olan buyuk sermaye sahiplerinin vergilerinde indirime gider.
2- indirimler sebebiyle, yatirimcilar, gelirlerinin daha buyuk kismi ile yeniden yatirim yapabilirler.
3- boylece iscilerin de gelirlerinde artis saglanabilir.
4- bu sekilde sermaye sahipleri daha cok yatirim yaparken, isciler eve daha fazla para goturecektir, daha fazla ve verimli calisacaklardir.
5- bu durum ekonominin verimliligini arttiracak, piyasada daha cok mal ve hizmet olacak, dolayisiyla fiyatlar da dusecektir.
6- sonuc olarak daha yuksek ekonomik buyume oranlari yakalanacaktir.
7- daha cok mal ve hizmet satimi, azalan vergi oranlarina ragmen, devletin elde ettigi kumulatif vergi miktarini bile arttirabilecektir.
8- ektisadi faaliyetlerin yukselmesi nedeniyle ekonomideki fazladan para enflasyon yaratmayacak zira verimli yatirimlarda kullanilacaktir.