• bu gazetenin reklamlarında ceylan saner oynuyordu. altın disket yarışmasında birincilik ödülünü 1995 yılında aldığımda ödül töreninin haberini ve ben dahil tüm ödül alanların microsoft türkiye genel müdürü emre berkin'le beraber çektirdiği fotoğrafı basmışlardı. 18 yaşındayım, gazeteye ismim ve fotoğrafım çıkınca acayip heyecanlanmıştım. gazetenin o baskısını uzunca bir süre sakladım. hala duruyor mu bilmiyorum.
  • daha çıkmadan önce reklamlarıyla bile ne kadar farklı bir gazete olacağını gösteren, bir zamanlar büyük gazeteler dinazor minazor resimleri olan paspal ansiklopedilerle kültür atağı yaptıklarını zannederken, verdiği cep kitapları serisini aksatmadan aldığım, bugün aynı tarz ve aynı yayın anlayışıyla çıksa her gün alacağım gazete. içeriğindeki sanat, ekonomi ve spor gibi haberlerin yayınındaki değişik tarzı malesef yurdumun gazete okuyucularına bir kaç gömlek büyük geldiği için fazla tutunamamış, entel gazetesi diye adı çıkmıştır. halbuki elinize aldığınız 30 sayfalık bir milliyet, sabah, hürriyet gibi içi boş gazeteleri yaklaşık 10 dakikada okumanıza ve size doğru düzgün hiçbir şey katmamsına karşın, yeni yüzyıl'ı bitirmek bir gününüzü almaktaydı. gün içinde değişik sayfalarını açıp açıp sıkılmadan okuyabilir, bilgi dağarcığınızı büyütmekle kalmaz düşünsel olarak da kendinizi geliştirebilirdiniz. spor sayfasında futboldan başka sporlar olduğunu en iyi vurgulayan ve türk futbolunda rakamsal analizleri çağdaş futbol yorumlarıyla sunan ilk gazeteydi. objektif bakış açısı ve dünya standartlarında olaylara olan yorumları verdiği süper düşünce ve analiz kitapları ile bu gazeteyi okuma şansına nail olmuş her türk gencinin kesinlikle hayata bakış açısı ve fikirleri üzerinde çok büyük etkisi olduğunu düşünmekteyim. bugün radikal gazetesindeki pek çok bölüm nerdeyse yeni yüzyıl'ın kopyasıdır. bunlardan ilk aklıma gelen bir önceki gün yayınlanan dünyadaki çeşitli gazetelerdeki kayda değer yazıların çevirilerini yayınladıkları bölümdü. kapanmadan bir süre önce ağır toplarını radikal başta olmak üzere değişik medya organlarına kaptırması sonucu zaten pek tadı tuzu kalmamıştı. bugün yeni yüzyıl'ın getirdiği yayın anlayışını büyük oranda radikalde de görmekteysek de yeni yüzyıl daha bir başkaydı...
  • yeni akit, yeni şafak, yeni yüzyıl...

    alın size yeni türkiye.

    nerde bizim yeni rakı :(
  • hayatımda başından sonuna kadar ter tarafını büyük bir zevkle okuyabildiğim ilk ve tek gazeteydi. hem de bu her satırını okuma işini başımızda kavak yellerinin estiği en hovarda yaşlarda yaptırmıştı bana. okuldan çıktıktan sonra alır, koltuğumun altında fazla incitmeden eve hızlı adımlarımla giderdim ki bir an önce okuyabileyim.

    logosundan başlamak üzere tüm sayfa düzeninde o zamana kadar görülmemiş bir sadelik ve mükemmellik vardı bir kere. gerçekten o dönemin mevcut boyalı basınının yan ürünü olamayacak kadar farklı bir yerde duruyordu sadece sayfa düzeni ile bile. sanırım ilk sayfada tek fotoğraf kullanımına dayalı sayfa düzeninin ilk örneğiydi. bu fotoğraf da mutlaka özenle seçilmiş, fotoğraf gibi fotoğraf olurdu. arka sayfa güzeli gibi bir şey olmadığı gibi en arka sayfası spor değildi. burada belirtmek gerekir ki günümüzde bu ekolün en başarılı takipçisi zaman gazetesidir. sayfa düzeni konusunda yeni yüzyıl'ı anımsatır.

    evet kesinlikle entelektüel bir referans gazetesiydi ama lise çağındaki gençler tarafından bile okunabildiğine göre entelektüelliği, anlamını kimsenin bilmediği acayip kelimeler kullanmak sanan zavallılar tarafından hazırlanmadığı açıktı. bir sayfası öğretim üyeleri yada konusunda uzman kişilerin analiz ve yorumlarına ve çeviri yazılara ayrılırdı. diğer sayfalarda da içeriği her ne ise o konuda mutlaka en doyurucu haber ve bilgileri bulurdunuz. haberleri yorumsuz verme gibi bir iddiası vardı ve büyük ölçüde de başarılı ve farkedilebilir durumdaydı bu durum zaten. onun için haberleri okurkenki sadece bilgilenme amacınıza mükemmel hizmet ederdi. tabiki birbirinden farklı görüşlerdeki köşe yazarları sayesinde her türlü düşünceyi de okuyabilirdiniz. köşe yazarlarının çeşitliliği bir diğer tadıydı.

    sporun sadece futbol olmadığı gibi yıllardır baymış "ne olacak bu spor sayfalarının hali" konulu geyiklere örnek olur nitelikte, dolu dolu spor sayfaları vardı ayrıca. her spor dalına gerçekten yer verdiği gibi futbolda da diğerlerinden farklı, bilimsel ve objektif yorumlara dayanan bir haberciliği vardı.

    ayrıca burada mutlaka sözünü etmek gerekir ki cafe pazar adında kolleksiyonluk harika bir pazar eki vardı. yine o güne kadar görmediğim kalitede bir gazete ekiydi. işin üzücü yanı bunlar olurken ve bu güzellikleri yaşarken bile bu gazetenin çok uzun süre ayakta kalamayacağını bilmekti. şimdi sözlüğün mottolarından olan "bunu yapan insan olamaz" geyiği gibi "bunu yapanlar türk gazetecileri ve türk basını olamaz" duygusu uyandırmıştı bende o zamanlardan. netice itibariyle bugün hala o gazetenin hasretini hissediyorsam haklı çıkmış olmanın zavallılığındandır.

    bu gazetenin entelektüel alanda kazandığı başarı ve edindiği gerçekten saygın ve kalbürüstü konumu farkeden diğer meyda grubu da işte alıştığımız türk gazeteciliği refleksleri ile "bizim de yapmamız lazım böyle bir şey" demiş ve radikal gazetesi sırf bu yüzden bile ölü doğmuş bir gazete olmuştur. evet köşe yazarları konusunda belki bir çeşitliliği yakalamış ancak sayfa düzeni ve haberi verme konusunda yeni yuzyıl a yaklaşamamıştır bile. benim için hiçbir zaman yeni yüzyıl ayarında olamamış, onu başarısız bir taklidi ve her hafta pazar ilavesinin bir sayfasını güneydoğu sorununa ayırarak farklı bir yerde konumlanacağını zannetmiş sıradan bir gazete konumunda olmuştur. ama gelin görün ki okunmaktadır, okurum.

    yeni yüzyıl gibi bir gazete vardı da okumadık mı?
  • simdiki radikal gazetesinin islevini goren ve ozellikle kultur alaninda haberlerin sikca yer aldigi, bir zmanlarin efsane gazetesi. daha sonra yeni binyil olarak yayin hayatina devam eden gazete onun da tutmamasi neticesinde kepenkleri indirmistir. turk milleti gitsin posta ya da takvim okusun. neyine yeni binyil yeni yuzyil?
  • cumhuriyet'in yetersizliğinde ortaya çıkmış kalbur üstü gazetelerden biriydi. bağımsız yaklaşımı, liberal tutumuyla takdiri hak ediyordu. çeşitli manevralardan sonra yeni binyıl haline geldi ve daha sonra kapandı.
    (bkz: chatkapı)
  • türkiye'de faili meçhullerin, işkencelerin, hürriyet, milliyet gibi gazetelerde kullanılan ırkçı dilin en yoğun seviyelere çıktığı 1994-1997 yılları arasında görevini yapmış ve zaten sayısı az olan 3-5 iyi insana daha iyi bir dünya umudunu vermiş gazete. o gün, üniversitedeki halimle böyle bir gazete yayınlanabildiği için ne kadar sevindiğimi hatırlıyorum.
  • okay gönensin'in demokrasiye destek hayali olduğu yadsınamaz bu gazetenin ancak bi diğer açıdan dinç bilgin'in hayali olduğu da söylenebilir. ne ki dördüncü kuvvet olmaya aday bir gazete haline geldiğinde bazı kumpaslara kurban gitti. batırılmış, batarken yanında sarıldığı yüzme bilmeyen başkalarını da derinliklere çekmiş bir mecra olarak kayıtlara geçsin. kim ne derse desin, aydın bir türk formasıydı.
  • 30 mart 2014 yerel seçimlerinde akp'den şişli belediye başkanı adayı olan mansur topçuoğlu tarafından satın alınarak, 5 kasım'da tekrar satışa başlayacak gazete. başlamasa da olur yani.
  • burada kastedilen yeni yüzyıl, milattan sonra yedinci yüzyıldır. m.ö. de olabilir.

    .
hesabın var mı? giriş yap