hesabın var mı? giriş yap

  • ben sadece organik hindistan cevizi yağı ekleyerek yapıyorum. çok farklı ve tükenmeyen bir enerji veriyor. hani böyle zıp zıp zıplatan bir enerji değil de saatlerce yürüseniz, spor yapsanız bile yorulmadığınız türden. geçen hafta bunu içip salona spora gittim ve geberene dek spor yaptım, 11 km tempolu yürüdüm, bana mısın demedi vücudum yalnız şöyle bir dezavantajı oldu, o an yorulduğumu farketmediğimden abartmışım, gece kas ağrıları çektim.
    uzun süreli efor gerektiren her durumda kullanılmalı. on üzerinden dokuz yıldız.

  • onun bacanağını, bunun görümcesini temsil yeteneği olmadan büyükelçi diye atarsanız haklılığımızı filistine bile anlatamayız. asker sahada can veriyor ama diplomatik misyon bu haklılığı yeterince anlatamıyor. tüm dünyadan dışlandık tam bir fiyasko. bu yeteneksizlere zırhlı mercedes çekip tonla maaş ödüyor türk vergi mükellefi yazık.

    zorunlu edit: ifşa etmek farz oldu. dün ilgili yazımı araklayan medya emekçileri
    1- fatih portakal - fox ana haber bülteninde benim yukarıda yazan cümlemi kullanmış uyaran yazar @acilin ben bilirkisiyim 'e teşekkür ederim.
    2- murat muratoğlu - sözcü - linkteki 7. ve 8. paragrafa dikkat birebir benim yazımı kullanmış.
    https://www.sozcu.com.tr/…ybedersin-masada-5391234/

    yahu yapmayın emeğe saygı :) telif hakkı kutsaldır ağalar. yapıcı bir eleştiri yaptık medya'ya malzeme olduk :(

  • gasp, darp, tecavüz ve ırkçılıkla harmanlanmış bir olay. fransa zaten yükselen le pen ırkçılığı ile mücadele ediyorken buyur buradan yak..

    (bkz: http://www.ntvmsnbc.com/id/25510449/)

    3 türk kardeş, fransa'da bir kıza 2 saat boyunca tecavüz etti. 3 kardeşin kanlar içinde bıraktığı kızın polise verdiği ifade sayesinde yakalanan gençler, ifadesinde "türk olsaydı tecavüz etmezdik" dedi.

    akılara ziyan kafa yapısına sahip bu türk kardeşler ortadayken , sonrasında da misafir sever millet, hoşgörülü din, dejenere olmuş avrupa gençliği zırvaları hiç mi hiç çekilmiyor.

  • 48 saniyelik tanıtımı bile başarılı olan bir skecin yayınlan(a)mamasıdır. yayınlanamama sebebini herkes tahmin edebiliyor zaten.

    80'lerin başında o darbe sonrası dönemde bile zeki alasya metin akpınar ikilisinin devekuşu kabaresinde dönemin başbakanı özal dahil hemen hemen tüm liderlerin taklitleri yapılırken, "eleştirel" taklidi yapılan o kişilerin rahatsız olmaktan öte o sanatçıları takdir etmişlikleri vardı.

  • 'abbas güçlü ile genç bakış'ta soru soracak olsam, abbas güçlü'ye "bebekken de mi adınız abbas'tı?" sorusunu sorardım.

  • kadınların bu hastalığa yakalanma oranı erkeklere göre 3-4 kat daha fazlaymış. ayrılık, boşanma, sevilen insanı kaybetme gibi travmatik olaylar nedeniyle kalbinin çevresindeki yoğun ağrılar, kalp kaslarının zayıflamasına neden oluyormuş.

    kalp kırıklığının bir deyimden ötesi olduğunu bilmek beni üzdü.

  • başlık: ulan bu hikayeye ne güldüm ya

    1. afrikada bir kabile reisinin 36 çocuğu varmış.. 37. çocuk doğduğunda gözlerine inanamamış, çocuk beyaz doğmuş. reis kara kara düşünmeye başlamış ve 'ulan bu karı beni

    boynuzladı ama bu çevredeki tek beyaz adam komşu köyün papazı' diye.. kalkmış kiliseye gitmiş, papazın başına silahı dayamış :

    kabile reisi : benim karıyı sen mi düzdün ?
    papaz : bunu nerden çıkardın evladım ?
    kabile reisi : benim son çocuk beyaz doğdu
    papaz : bunlar doğal şeyler evlat. bak şu keçilere anneleri beyaz, 3 yavrusu da beyaz ama 4. yavru siyah doğmuş
    kabile reisi : papaz efendi ben çocuktan kimseye bahsetmeyeceğim, sen de kimseye keçiden bahsetme

  • bir tek bana mı öyle geliyor bilmiyorum ama parayı aldığınız bölme öyle ilginç bir tasarımda ki sanki bir korku filminde sahne gibi hissediyorsunuz. parayı alırken her seferinde korkuyorum "acaba bu kez elimi makine kapıp koparacak mı" diye

  • -iki kişilik bir oda lütfen
    -evlilik cüzdanınız
    -buyrun
    -ama siz.. farklı insanlarla evlisiniz..
    -onlara da otelinizi tavsiye edeceğiz

  • milli piyangodan para ciksa, once bir sakin olurum.
    derim ki; dur bakalim ne kadar cikti? sonra bakarim soyle 500 milyar filansa sakin kalirim. bir ev, bir araba, bir dukkan filan alinir sapitmayayim derim. ama 2-2,5 trilyon cikmissa hemen telefonla cin restoranini arar, eve istakoz soylerim. internetten eski talihlileri tararim, tavsiye alirim. uc tane filan bankayla anlasirim ama sonra yurtdisi bi bankaya yollarim cogunu. sonra derim ki ese dosta; bize slovenya' dan bi is teklifi geldi, biz artik orada yasayacagiz. cikarim esimle beraber, kubaya giderim. orada bi okul yaptiririm ikiyuzbin dolara filan. geze geze malta, prag, barcelona, iki senede 1 trilyonunu yerim. ama bitmesin diye sapitmadan yerim. gene de bir gece yedi yildizli otelde kalirim. sonra donerim memlekete. havuzlu mavuzlu bir ev alirim terasi deniz goren. sonra derim ki ese dosta; biz slovenyada cok calistik kazandik. o kazandigimizla da aha bunu aldik. cunku hesapladim, her ahbapa 1 milyar versem bana kalmiyor ki kimse de begenmez bir milyari, arkamdan laf ederler.
    sonra dukkan acarim bir tane de. cok luks bir dukkan bile olsa onune iki tabure bir sehpa atar aksama kadar tavla oynarim. bir de zirve duzenlerim; suserlerin havyara doydugu an diye. 30 kilo kalamar pisiririm ya da pisirttiririm. kafamizdan asagi deniz borulcesi dokturturum. raki selalesi yaptiririm. havuza absolut doldurttururum. sonra bir bakarim sakin olamamisim. bosver derim, haydan gelmisti huya gitti. oturur yeniden cv hazirlarim.