hesabın var mı? giriş yap

  • suçtur.

    tck 132.m/3.f:
    kendisiyle yapılan haberleşmelerin içeriğini diğer tarafın rızası olmaksızın (ek ibare: 02/07/2012-6352 s.k./79.md.) hukuka aykırı olarak alenen ifşa eden kişi, (değişik ibare: 02/07/2012-6352 s.k./79.md.) bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. (ek cümle: 02/07/2012-6352 s.k./79.md.) ifşa edilen bu verilerin basın ve yayın yoluyla yayımlanması halinde de aynı cezaya hükmolunur.

    suçun yanında da, kişilik sorunudur. bu tarz davranışlar sizi, kendi çıkarları uğruna her şeyi yapabilen, saygısız, kişiliksiz, hiç bir özel bilgiyi paylaşmaya uygun olmayan bir insan yapar.

  • yanlış oldugunu ben de kabul ediyorum.

    padisah kovulmamış, aksine ardına bakmadan kaçmıştır.

  • http://www.bbc.com/news/business-28882312

    norveç'te herkesi milyoner yapmaya yetecek kadar paranın tutulduğu fondur efendim.

    bir yanımız elbette arapların petrolleri bittikten sonra düştükleri açlığa fakirliğe üzülecek. ama öbür yanda petrolden kazandıkları paranın %96sını tutan, dubai gibi pislik merkezlerine harcamayan ülkeler var. medeniyetin gözünü seveyim.

  • kabus gibiydiler.

    meltem cumbul ne? oyuncu. meltem cumbul ne? sunucu. meltem cumbul ne? şarkıcı. meltem cumbul ne? kültür elçisi. meltem cumbul ne? bir on parmağında on marifet.
    ülke olarak kollektif basiretsizliğimizin ve yetenekli insan çıkarmadaki kuraklığımızın sembolüydü maşallah.

    güzel desen? tam değil. çok çirkin de diyemezsin.
    ne tam yetenekli, ne de tamamen yeteneksiz.
    ne sahnede harikalar yaratıyor, ne de tamamaen rezil oluyor.

    bir garip sıkışmışlık, tarifi zor bir anlamsızlık vardı kadında. "ülkecek modern oluyoruz abi, evropa standartlarında sanatçı çıkarıyoruz!" hezeyanlarının iç karartıcı bir yan-ürünüydü besbelli. allahtan geçti gitti bu yıllar da, rahata erdik...

    dikkat ederseniz meltem cumbul'un yerini kimse doldurmadı (dolduramadı demiyorum)
    bunun nedeni ise kuşkusuz, doldurulmasına ihtiyacımız olmayan bir boşlukta durmasıydı.

  • ateistlerin bu gaza gelisi, bu yeniden dogusumuz, ne yazik ki chainardin madimak olayinin failini bulmasiyla golgede kalmistir.

    evet, fail aziz nesin

    "korkup otelden cikamadigi icin, otel komple atese verildi. aziz nesin otelden çıksa idi, aziz nesin ölecekti, otel ateşe verilmeyecekti".

    yillarca hakaret ettigi muslumanlarin ne mal oldugunu bilmiyormus gibi, otele siginmasi tam bir sorumsuzluk ornegi. hangi delikanli linc kalabaligindan kacar?

    oteli atese verenlerin kendisine manevi tazminat davasi acmalari lazim. elleri mahkum yakacaklar oteli, agir tahrik var sonucta -hadi gelin durust olalim, hangimiz inancimiza hakaret sonucu agustos ayinda tatilci dolu otelleri, hic olmadi mesai sonu mecidiyekoy metrobuslerini atese vermedik ki?- ve onca masum insanin canli canli yanarken attigi cigliklar psikolojilerini etkiledi. hem katil, hem sadist aziz nesin! seni oldurmek icin illa bu kadar zahmete mi girmek lazim?

    bence chainard, benjamin netanyahunun hesabi. buraya yazmadigi zamanlar, "tek hedef bize fuze atan teroristler" diye gazzeyi dumduz ediyor kendisi. ah nerde eskinin binalara saklanmayan teroristleri, hic okul bombalamadigimiz zamanlar olmustu.

  • insanı yiyip bitiren istek olacaktır. öncelikle bir insanın telefonunu karıştırma amacınız varsa o ilişkide ciddi güven sorunu başlamış demektir. telefonu saate bakmak gibi şeylerle almayı kast etmiyorum burada. özelikle bir şeyleri okumak ya da kontrol etmek için elinize alıyorsanız o ilişkide kuşkularınız var demektir ve bir ilişkide kuşkuların olması ilişki devam ettiği müddetçe onunla yaşamak anlamına gelir ki bu da insanı eninde sonunda tüketir. güven yoksa bir ilişkide insan sürekli kendi cebinden yer.

    ikinci olarak ise bu hayatta hiçbir şey gizli kalmaz. ne kadar zaman alırsa alsın mutlaka ortaya çıkar. eğer karşınızdaki kişi bunu yapıyorsa zaten tedbir alacaktır ve sizin kontrol istekleriniz bir işe yaramayacaktır. sürekli kontrol ederseniz karşınızdaki kişi de başka yöntemler geliştirir. asıl önemli olan karıştırmadan ilişkiye güvenmektir. söylediğim gibi zaten mutlaka ortaya çıkıyor bu durum.

    eski sevgilimin telefonunu hiçbir zaman karıştırmadım. fakat telefonunu yanımda unutup lavaboya gittiği zaman ve annesinin ısrarla aradığı ve benim telefonu meşgule alıp mesaj atmam gerektiği zaman durumu anladım. ben kontrol etmediğim için karşımdaki kişi tedbir almaya bile gerek duymadı ve işler öylesine denk geldi ki ben durumu öğrendim. yani demem o ki kafanızda soru işaretleri varsa o ilişkiye devam etmek ve karşıdaki kişiyi kontrol altında tutmak günün birinde sizi tüketir. kuşku varsa mutluluk olmaz ve böyle bir durumda en iyisi kendine saygını kaybetmeden ilişkiyi bitirmek olur. çünkü yapacak insan ne olursa olsun yapacaktır.