hesabın var mı? giriş yap

  • fular takınca yakıştırmak. fakirde at sikinde kelebek şeklinde duran fular aksesuarı zenginde direkt kalantor entel intibaı uyandırmaktadır.

  • (bkz: y kuşağının sık sık iş değiştirmesi/#62011350)

    diplomayı alır almaz genel müdür olmayı bekleyen ve asgari düzeyde iş ahlakına sahip olmayan bazı denyoları bir kenara bırakacak olursak, yeni neslin iş hayatının kendilerini köleleştiren şartlarına hayır demelerine, özgürlüklerine sahip çıkmalarına ve iş için değil hayatları için yaşamalarına hayranım. onlar böyle oldukça gözleri "kariyerkariyer" dönmüş, hayatları iş olmuş, robotlaşmış, ruhları donmuş, linkedin'de sikko hikayelerle ego tatmini yapan antikalar şok üstüne şok yaşıyor. aferin lan yeni nesil.

    bu eski kafanın sözlüğe yansımasına bakın. şu başlık 2007'de açıldı ve milet ardı ardına aynı doğrultuda yazılar yazdı: ne gidicem lan eve yatarım ben ofiste. mizah için açılmış ama bir realiteye de işaret ediyor: hayatı iş olmuş eski nesil.

    bu başlık bugün açılmış olsaydı ayar üstüne ayar yazılırdı.

  • arkadaşlar, insanlar sizin kadar sosyal olmayabilir. evlenmiş boşanmış ve kötü bir psikolojide olmuş olabilir. yeni insanlarla tanışmak için yeni ortamlara girme enerjisi kalmamış olabilir. olabilir de olabilir.

    adamlar ciddi ciddi evlenmek istiyor ve ciddi ciddi evlenmek isteyen kadınlar da vardır mutlaka. konuşurlar, tanışırlar içlerine sinerse bir süre de birlikte geçirdikten sonra evlenebilirler.

    ha buradan tanışmış ha ingilizce kursundaki aynı sınıftan.

    yok kritik vakaymış yok geçmiş olsunmuş. umalım ki kalplerine göre birileri denk gelsin!

    not: evliyim.

  • allahtan biri yanina gelip "atam sen kalk da ben oturam." geyigini yapip, yerine oturmamis.

  • hic geri donmeyle falan ugrasilmamasi gereken olay. birakicaksin kendi haline, tumsekten son hiz gecicen, turbulansa bos vitesle giricen yerden tavana vursun gorsun hanfendi.

    oha bu neden silinmis lan.

  • edirne'de bir ailedir. diktatörler ülkesinde cesaret isteyen, tebrik edilesi bir harekettir yaptıkları. çay olmasa da yaşamlarındaki bir çok eksiğin nedenini bilen ailedir.

    "sağlık bakanı dr. mehmet müezzinoğlu, edirne'de vatandaşların yeni yıllarını kutladı. yol üzerinde bulunan bir binanın 2'nci katındaki balkonda oturanları görerek "çayınız varsa gelelim" diye soran bakan müezzinoğlu, "evde çay yok, istemez" cevabıyla karşılaştı."

    link

  • telefoncu m.kemal abinin, parçalardan başka telefon yapabileceğini bilmeyen ,yazar hezeyanı.

  • bir evrimsel psikoloji, yani sosyobiyoloji yaklasimidir "gen bencildir" teorisi. "bizim" urememiz icin genleri tasidigimizi degil de, "genlerin" uremeleri icin bizi tasidiklarini savunur, yani bizi kullandiklarini. simdi kullandiklarini diyorum, elbet biri gelip bana "ne kullanmasi kardesim, o ne ki insan mi ki bir sey kullanabilsin" diyecek. konu hakkinda hic bir fikir sahibi olmayan birinin cikip "gen bencil olamaz, bencillik insana veya bir organizamaya ozgudur" dedigi, diyecegi gibi. zira dawkins, daha kitabin ilk basinda acikliyor bu yanlis anlasilmayi. biyologlar bencillik, veya alturizm gibi kavramlari aciklarken genel anlamdaki bir duygusal bencillikten bahsetmiyorlar, ki bunu aciklama yontemleri metaforik bile degil. daha ziyade, bu kavramlari davranissal olarak tanimliyorlar. yani, "bir bunye soyle soyle davraniyorsa ve bu kendi menfaatini korumak adina bir davranis sayiliyorsa, bu bencilliktir" gibi. buradaki tanimlama, oznel degil, davranissal bir tutumdur. dawkins gudulerin psikolojisiyle ilgilenmez. onu ilgilendiren sey bir davranisin etkisinin ne kadarinin hayatta kalma ihtimalini azalttigi veya yukselttigini varsayan bir bencilliktir.

    bin yillik evrimi sorgulamak icin de, boyle sig elestiriler getirilmesin artik. "sensin bencil*" demek bile daha yerinde bir elestiri sanki.

  • riviera beach, amerika birleşik devletleri'nin florida eyaletinde yer alan bir şehirdir. west palm beach'in kuzeyinde yer alan şehirde yaklaşık 35.000 kişi yaşamakta.

    bugüne kadar bu yerle ilgili hiçbir şey yazılmamış olması da bir hayli ilginç. benim yazma nedenime gelince bu şehrin belediye meclisi bu hafta şehrin bilgisayar sistemlerini tamamen çökerten bilgisayar korsanlarına 600.000 dolar fidye ödemeyi kabul etmiş.

    bilgisayar korsanları amerika'da bu günlerde çok ciddi sıkıntılara yol açıyor. daha önce benzer bir ransomware (fidye yazılım) saldırı, baltimore'ye sistemdeki zararı onarıp eski haline getirmek için 18 milyon dolara mal olmuş. yeni kurban ise riviera beach.

    saldırı 29 mayıs'ta bir polis departmanı çalışanının virüslü bir e-posta ekini açmasıyla başlamış. oradan e-postalar, bazı telefonlar ve hatta su şebekesi istasyonları da dahil olmak üzere şehrin tüm çevrimiçi sistemlerine nüfuz etmiş. o günden beri vatandaşlar elektrik, su, doğalgaz gibi hizmetlerin faturalarını ancak bizzat elden ya da eski usül posta yoluyla nakit olarak ödeyebiliyormuş.

    bu pazartesi günü belediye meclisi sigorta şirketinin hackerlara, takibi zor bir dijital para birimi olan bitcoin ile 65 bitcoin'lik bir ödeme (yaklaşık 592.000 dolar) yapmasını oybirliğiyle kabul etmiş. tabi korsanların ödemeyi aldıktan sonra verileri serbest bırakmalarının garantisi de yok bu arada.

    daha önce riviera beach'ten daha büyük şehirlerin bu rakamdan çok daha azını ödeyerek verilerini kurtardığı olmuş. fidye ödemelerini izleyen ve benzer saldırıların mağdurlarına yardım eden jason rebholz, "riviera beach'ten talep edilen bu göreceli olarak büyük fidye, bilgisayar korsanlarının devlet kurumlarını hedef alma konusunda giderek daha cesaretlendiklerini ve sofistike yetenekleriyle daha da güçlendiklerini gösteriyor" demiş.

    hacker'lar, verileri rehin tutmanın kamu ve özel kuruluşlardan hızlı bir şekilde para koparmada çok etkili olduğunu öğrendiklerinden, hükümetlere ve şirketlere yapılan fidye yazılım saldırıları dünya genelinde sinir bozucu derecede yaygın hale geldi. siber suçlulardan bazılarının, national security agency (ulusal güvenlik ajansı) tarafından geliştirilen eternal blue adlı bir programı kullandığı biliniyor. ulusal güvenlik ajansı programın kontrolünü kaybetmiş ve şimdi bir siber silah haline gelmiş.

    jason rebholz'un dediğine göre, kurbanlar istenilen fidyeyi ödese bile her zaman tüm verilerini kurtaramayacaklarını farketmişler ve sistemi yeniden kurmak için yaptıkları masraflar genellikle fidye için istenen rakamdan bile çok daha yüksek oluyormuş. atlanta, geçen yıl şehrin işleyişini zayıflatan sürekli bir saldırıdan kurtulmanın yaklaşık 17 milyon dolara mal olacağını hesaplamış.

    yine riviera beach'e dönecek olursak, 4 haziran 2019'da 900.000 doların üzerine para harcayarak yeni bilgisayar donanımları satın almışlar. belediyenin bilgi teknolojisi personeli de riviera beach web sitesini geri yüklemeyi ve tüm çalışanlar için yeni e-posta adresleri oluşturmayı başarmış. 5 haziran tarihli üç satırlık çevrimiçi bir bildiri ile halka, “şehrin bir veri güvenliği olayı yaşadığını” bildirmişler.

    insan bizim e-devlet sisteminin başına da aynısı gelir mi acaba diye düşünmeden edemiyor.