ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
samet aybaba
-
yeteri kadar hızlı kulüp değiştirebilirse 2009 ortalarına doğru, diğer taraftan gelen yılmaz vural ile çarpışarak evren hakkında bize ipucu verebilecektir.
insan ilişkilerinden çıkarılmış en önemli ders
-
eğer karşıdaki insan ya da insanlar sizden kendilerine bir zarar gelmeyeceğini anlarsa yaprağı sapıyla beraber yediniz demektir.
mutlaka bir azı dişiniz olmalı. bu zenginlik olur, kanunlara hâkim olmak olur, iri ve adaleli bir beden olur, akıcı ve ikna edici bir üslup olur, sosyal statü olur; muhakkak karşı tarafta "bana bir zarar verebilir" intibaı uyandırmanız gerekiyor.
aksi takdirde ezerler..
behzat ç.
-
bitmesi gerektiği zamanda, bitmesi gerektiği gibi bitti...
başta o süper kitaplar ve özgün hikâye için emrah serbes'e,
3 sezon boyunca hatıra defterini okuduğumuz delimiz erdal beşikçioğlu'na,
sonra, bu işte büyük emeği olan ercan mehmet erdem'e,
serdar akar'a,
pilli bebek ve büyük üstad neşet ertaş'a,
diziyi çok çok başka yerlere taşıyan nejat işler ve güven kıraç'a,
son olarak da, ilk sezonunda kötü reytinglerine rağmen sözlükte olsun, başka sitelerde olsun bu diziyi ayakta tutup bu günlere kadar getiren tüm insanlara selam olsun.
koca bir eyvallah.
genetik olarak suça meyilli olmak
-
bu konuyla alakalı literatürde sonsuz bir kargaşa var ve sözlüğe yansıması da çok doğal. ama bana göre, bizzat bu konuyu çalışan bir neuroscience uzmanının başına gelen bir olayla tartışmaya nokta konmuştur.
sinir-bilimci jim fallon, psikopat katillerin beyin taraması sonuçlarına bakarken orbital kortekslerinde bir hareketsizlik tespit ediyor. bir süre sonra kişisel bir proje sebebiyle kendi ailesinin alzheimer durumunu kontrol etmek için ailesinin ve kendisinin beyin taramaları sonuçlarını alıyor.
tarama sonuçlarına bakarken jim, ailesinin ok'sinin aktivitesini normal olarak tespit ediyor. ama kendisininkini ile psikopatlar arasında aynı aktivite eksikliği var. sonra annesi jim'e aile geçmişini araştırmasını tavsiye ediyor. ve jim, ilki 1673 yılına uzanan ve anne katili olarak üzere ailesinde tam 7 tane katil buluyor!
jim bütün kan testlerinde "katil adayı" olarak çıkıyor, öyle ki o zamanki genetikçiler bu durumu peşpeşe 15 düşeş atmaya benzetiyorlar, jim'in şimdiye kadar katil olmaması garipsenmeye bile başlanıyor. düşünsenize bütün gen haritanız sizi "katil" gösterirken siz şaşkın şaşkın etrafa bakıyor durumunda gibisiniz.
sonuç olarak jim, katil olmuyor ama korkudan kimseyle güçlü duygusal bir bağ da kuramıyor. ileride bir gün şiddetli bir duygusal sarsılma yaşayacağından ürküyor bir yandan.
bu konu için çok fazla haber yazıldı, şu ayrıca isteyenler için okunabilir: http://www.wsj.com/articles/sb125745788725531839
defalarca söylendiği üzere, gen size bir "eğilim" verebilir, ancak hiçbir gen sizi tek başına katil yapmaz (xyy bile olsa), suç davranışı çevreden de doğrudan etkilenir.
her zaman söyleniyor ama biz bunu bir türlü yerleştiremedik, yine ve yeniden: (bkz: nature vs. nurture)
platoniğin aşırı umut veren sıradan davranışları
-
+ yok canım, olur mu öyle şey?
(iç ses: canım dedi.)
tek virüs vakasıyla tüm okulları tatil eden ülke
-
en doğru kararı en kısa sürede vermiş ülkedir.
sözlükçülerin ben de oradaydım dediği olaylar
-
birilerinin çıkıp "yüksek hızlı trenler" diye böbürlendiği günlerde, pamukova'da 40 kişinin ölümüne neden olan trendeydim.
kesik kollar gördüm, vücutlardan ayrılmış bacaklar, çaresiz bakışlar gördüm.
devrilmiş vagonlar, korkudan çıldırmış kadınlar, çocuklarına sahip çıkmaya çalışan babalar gördüm.
hiç tanımadığı birinin yarasına, elleriyle tampon yapmaya çalışan, kanlar içinde kalan yürekler gördüm.
minik bakışlar gördüm, korkudan ne olduğunu anlamaya çalışan.
ölümün ve sorumsuzluğun "yüksek hızla ulaştığı" yerdeydim. o ölümlerin nasıl ört bas edildiğini gördüm.
16 kasım 2023 resmi gazete kararı
-
her zaman diyorum;
akp hiç bir zaman türk halkının menfaatine hiçbir şey yapmamıştır.
sözlükçülerin başından geçen doğaüstü olaylar
-
sıkıntılı bir evliliğin son demleri.
allahın günü evden kovuyor filan. para yok pul yok, sığınacağım kimse yok. düşmanıma bile dilemediğim bir kardeşim var, kocamdan beter. kocam almaya geldiğinde tıpış tıpış geri dönmek zorunda kalıyorum. onur gurur yerlerde.
yaklaşık 3-4 yıl kadar sürdü bu durum. iş bulamadığım için boşanamıyorum, aile evine sığınamıyorum, aşağılanıyorum, psikolojim dibe vurmuş.
kpss'ye filan girmiş, atanamamıştım.
açıktan atamalar vardı, adliyenin sınavına başvurdum.
hiç kızmayın, döne döne referans aradım, bulamadım.
yaradana emanet girdim mülakata.
açıklanan 55 kişilik nihai listenin 55.sırasında ismimi gördüm. mucize kısmı bu.
evraklar toparlandı, istenen belgeler ayarlandı filan, başlayış yapmanız için çağıracağız dediler, başladım beklemeye.
durdular durdular, tam da doğum günümde çağırdılar, memuriyete girişim doğum günümde oldu. bu da doğaüstü olan kısmıydı.
kimilerinin beğenmediği, basit, değersiz bulduğu o kıytırık memuriyet benim hayatımı kurtardı. kelepçelerimden, mecburiyetlerimden, ezilmekten kurtardı. o beğenilmeyen üç kuruş maaşım beni zalime minnet etmekten kurtardı. doğum günüm ikinci kez miladım oldu.
15 yıldır hem doğum günümü, hem mesleğe girişimi kutlarım. doğum günümde aldığım terfim en güzel doğum günü hediyemdir 15 yıldır.
ekleme: ilk debem. çok teşekkür ediyorum.
kocamı boşadım. aile evine de donmedim. kardeşimle iletişimi kestim. kimseye minnet etmeden sıfırdan hayatımı kurdum. muhteşem bir hayatim var.
4 bin tl hesap ödeyip üzerine bir de dayak yemek
-
fantastik bir olay. bu hesaba nasıl itiraz etmezsiniz diye dayak yediler sanırım.