hesabın var mı? giriş yap

  • j.k.rowling açısından değerlendirdiğimde doğruluğuna inandığım açıklamadır.

    zira harry ile hermione , ron ile de ginny evlenseydi unutulmaz bir son olurdu.

    hatta daha sansasyonel bir son için harry ile ron'u, hermione ile de ginny'i evlendirecekti ki o zaman rowling ölümsüz olacaktı.

  • iceride kaymakam varken ayağa kalkmıyorlar ceza sebebi bu. haklılığını konuşmuyorum cezanın sebebini söylüyorum.

  • iki kişilik bir ailenin(çiftin), ortalama 1 hafta da tükettiği;
    bakliyat, sebze, meyve, süt/et ürünleri, bitkisel/hayvansal yağlar ve içeceklerin adet/kg bazında listesini çıkartıp, bir alışveriş sepeti oluşturduk. (iki farklı versiyon ile alkollü/alkolsüz)

    bu alışveriş sepetini, almanya'daki ve türkiye'deki birer online marketten doldurarak; fiyat karşılaştırmasını yaptık. bulabildiysek aynı marka ürünleri, bulamadıysak muadili ürünleri aynı adet/kg miktarında ayarladık.

    *** almanya sepeti alkollü/alkolsüz genel toplam : https://ibb.co/g5weqk
    *** türkiye sepeti alkollü/alkolsüz genel toplam : https://ibb.co/kwdeo5

    ---almanyadaki net asgari ücret : 1000 euro civarı (3900 türk lirası) (uyarı geldi 1300 euro civarı diyorlar)
    ---türkiyedeki net asgari ücret : 1400 türk lirası civarı (358 euro)

    almanya bizi kıskanıyor :( :(

    editler :

    1.edit : başımızdakileri karalama kardeşim, allah ediyor allah allah : https://www.youtube.com/watch?v=duoh2h2zo-k

    2. edit : benzer içerikte bir gurbetçi videosu : https://www.youtube.com/watch?v=e1zlqzfz3ke&t

    3. edit : yeşilli uyarı geldi, almanyadaki asgari ücret 1300 euro civarıymış.

    4.edit : tanım : ahmet hayatın cefasını çeker, hans sefasını sürer...

    5.edit : sepette guinness ilginç durmuş diyenler var. yeri gelmişken guinness hakkında efsane bir fıkra paylaşayım :

    birgün carlsberg, miller, heineken ve guinness'in ceoları bir barda içmeye gitmişler. garson gelince teker teker siparişlerini vermişler;
    - ben bir carlsberg alabilir miyim?
    - ben bir tane büyük miller istiyorum
    - ben 33'lük heineken içeceğim.
    sira guinness'in ceo'suna gelince;
    - ben bir soda alayım, demiş. garson gidince yanındakiler sormuş, "yahu sen niye guinness istemedin" diye;
    - kimse bira içmiyordu, ben de size uyayım dedim.. demiş..

  • 1836'da jean françois paujot isimli bir jamaikalı tarafından üretilmiştir.

    aslında, kendisi kırmızı ve mavi muz (sadece pişirilerek yenilebilir) üretimi yaparken, bahçesindeki ağaçlardan birinde bulunan muzun sarı rekli olduğunu ve pişirmeden yenilebildiğini farketmiş. muz türleri arasında daha kaliteli bir muz üretebilmek için çaprazlama yaparken, bugün bildiğimiz muzu üretmeyi başarmış.

    asıl ilginç olan ise, paujot'ın daha iyi bir muz üretme çalışmaları sırasında bu sarı muzun doğal bir mutasyon sonucu kendiliğinden oluşması. yani bu muz onun çalışmalarının ürünü değil. bugün bildiğimiz tüm muz tarlaları o tek ağaçtan ortaya çıkmıştır. tabi sonrasında çok zengin olduğunu söylemeye gerek görmüyorum.

    ayrıca bugün bildiğimiz muzun meyvesi kısırdır. doğal yollarla çoğalamaz.

  • sokağa indiğinizde sik gibi kalmaktır. lan milletin bir boktan haberi yok amk kemal kılıçdaroğlu gibi elimde belgeler var modunda dolaşıyorum.

    napcaz bee kamil?

  • bak en önemlisi şu. mesela şimdi lise öğrencisisin, harçlığın var. evde yemek istemezsen çıkar dışarda pizza , döner falan takılırsın. yani en kötü eve gider akşamdan kalmış olan, annenin yaptığı yemeği yersin, hatta çoğu zaman buna burun bile kıvırırsın. fakirliğin gözü kör olsun gibi tuhaf tuhaf triplere bile girersin.

    hah işte üniversiteye gidince o annenin yaptığı yemeği çok özleyeceksin. o dışarda yediğin yemeğin ne kadar sağlıksız olduğunu, doyamadığını, doysan da 1 saat sonra yine acıktığını, sağlıksız beslenmeden kaynaklı ani kilo değişimlerini göreceksin. onun için unutma ki anne yemeği dünyanın en güzel şeyidir. bunu da üniversitede farketme diye ben sana şimdiden söylüyorum.