ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
hayata dair iç burkan detaylar
-
babam sorumsuz bir adam olduğundan, hayatı boyunca hiçbir işte dikiş tutturamadı. biraz da şanssız adamdı, neye elini atsa kuruttu durdu. bu yüzden asla maddi olarak düzlüğe çıkamadık. çok şükür hiçbir şeyimiz eksik olmadı ama yarınımızdan da hep endişe ettik.
şanssız adamdı dedim ya, üniversiteyi kazandığım sene iyice dibe vurdu.
üniversite eğitimimi dedem (babamın babası) sayesinde bitirdim desem, sanırım babama haksızlık etmiş olmam. üstelik bunu o da kabul eder. aklına geldikçe ''sen yat kalk dedene dua et'' diye hatırlatır durur.
mavi önlük, beyaz yaka ile okula adım attığım ilk günden, lise son sınıfa kadar her sabah ayakkabımın içine harçlık bırakan dedem; üniversite hayatım boyunca da her ay emekli maaşını benim hesabıma aktardı. bu fedakarlığa rağmen 2 sene okulu uzattım, of! bile demedi. mekanı cennet olsun.
diğer dedemle pek içli dışlı olamadım mesafeler yüzünden. ben tatillerde köye gitmeyi sevmezdim, o da gariban adam; ancak 2-3 yılda bir gelirdi. çocukluk işte, şimdi imkanım olsa gölgesinden ayrılmam.
teyzem anlattı, duyunca mahvoldum. ölmeden 2 hafta önce ''yazık'' demiş.
- yazık bize, hiçbirşey yapamadık çocuğa. uzak ilde bir başına yavrucak. ne bir kez yanına gidebildim, ne üç kuruş parayı denkleyip yollayabildim, kızmıştır bana.
bir öğle vakti köy kahvesinde kalbine yenik düştüğü gün, gömleğinin cebinden adımın soyadımın yazdığı küçük bir kağıt çıkmış.
adım, soyadım ve hesap numaram.
duyunca mahvoldum..
nurlar içinde yat güzel dedem.
ve yeteri kadar öpemediğim için o pamuk ellerini, kızma bana. çocukluk işte, şimdi imkanım olsa gölgenden ayrılmam.
hayatın bir numaralı kuralı
-
bencil ol , olamıyorsan öğren.
yere düşen palto ve çocuklar arası hiyerarşi
-
çocuk ya da ergenlerden oluşan bir sınıfta hiyerarşinin nasıl kurulduğu yere düşen paltolardan da belli olur. şimdiki durumu bilmem ama eskiden sınıfın arkasında upuzun bir kanca sırası olurdu, yaklaşık 40 kişilik filan. işte sabah giren çocuk buraya paltosunu asar. fakat bu paltolar bazen orada cereyan eden itişmeler şakalaşmalar nedeniyle asıldıkları kancadan kurtulur ve yere düşer. bu aşamadan sonrası dikkatle izlenmelidir. eğer düşen palto sınıfın popüler ve güçlü kuvvetli çocuğunun paltosu ise oradaki çocuklardan biri hemen paltoyu kaldırır ve yerine asar. ama sınıfın önemsenmeyen ya da taşak oğlanı olan veyahut silik birisine aitse bu palto? o çocuk görene kadar bir gelişme olmaz. hırgür bittikten sonra çocuk gider kendi paltosunu kendi asar. böylece sınıf içindeki pozisyonunu da bir kez daha öğrenmiş olur. insan davranışının en saf hallerini görebildiğimiz çocuk davranışlarından sıradan bir ayrıntıdır aslında bu.
n harfi ile başlayan hayvan adları
-
cuneyt arkin filmlerinde gecen, ve normalde ilk harfi sesli olan tum hayvan adlari.
misal: nat, naslannn, nnnejderhaaaaa!!!!
nornitorenk...
migros tarafından eve yollanan atıklar
-
kendi soğan patates bahçenizi yapın kiti göndermişler.
battisleri dörde böl, suvanları direk dik. yımırtayı bişir. gabuğuynu soy, bir havanda övüt. doz yap. zerzevatın üstüne serbiştir. zulamayı unudma.
tanım: rezillik ötesidir. çöp satmışlar adama hu ahauahhah.
eski sevgiliye söylemek istenen şeyler
-
bende aradıklarını bulamadın ama bende bulduklarını çok ararsın..
ısparta'da içki yasağı
-
(bkz: denizli'deki içki yasağı)
(bkz: çankırı'da içki içme yasağı)
(bkz: thy'nin iç hatlardaki içki servisini kaldırması)
(bkz: trenlerde içki satışının yasaklanması)
(bkz: afyonkarahisar'da alkol yasağı)
(bkz: üsküdar'a içki yasağı koyulması)
(bkz: eymir gölü'nde alkol yasağı)
(bkz: üniversite yerleşkelerinde alkol yasağı)
(bkz: polis evlerinde alkol yasağı)
(bkz: samsun'da alkol yasağı)
(bkz: one love fest'te alkol satışının yasaklanması)
(bkz: alkol içmeyin üzüm yiyin)
(bkz: 10 yıldır kimsenin yaşam tarzına müdahale etmedik)
true detective
-
--- spoiler ---
benim tek bir yellow king tahminim var: o da terk edilmiş okulun önüne ilk gittiklerinde, terk edilmiş çayırı makinesiyle biçen sakallı koca adam. rust adamla konuşmaya yeni başladığında ledoux ile ilgili telsizden anons gelmişti de, marty kornaya abanıp rust'ı çağırmıştı. işte kaç zaman sonra, konuşmayı yarım bıraktığı bahçıvanın olduğu okula giden rust, duvarda bir sürü resimler ve bir ahşap heykel daha bulmuştu. okuldan şüphelenmiş, ancak bahçıvandan hiç şüphelenmemişti. ben şüpheleniyorum arkadaş.
o sakallar da takma gibi duruyor zaten. dahası herif o çim biçme makinesinden bi kalksa hodor'dan bile dev bence...
--- spoiler ---
leonardo dicaprio'nun oscar ödülünü unutması
-
o karambolde biri hacılamayıp tekrar kendisine geri geldiğine göre helal oscar'mış.
takvimlerden haberin yok mu
-
var. takvimlerden haberim var.
sen gideli epey oldu. yedi yıldan biraz fazla. başka haberlerim de var.
çocukların büyüdü. kızın genç kız oldu, sana benzemiyor pek. kuru, zayıf, cılız bir kız. oğlan da büyüdü, o aynı sen işte. senin esmerin. güleç bir çocuk. doğduğunda nasılsa öyle. artık yemek yiyor, belki de ondan. kaşığı zorla ağzına sokmuyoruz bebekliğinde senin yaptığın gibi. "çocuk ya da büyük ol haribo'yla mutlu ol" diye karşısında şebeklik yapmıyoruz. ikisi de iyiler işte, okula gidip geliyorlar. bir de kardeşleri oldu senden sonra.
anlayacağın herkes hayatına devam etti bir şekilde. yine de hiç kıvırmadan söyleyeceğim, şu saatten sonra sır bize aşikâr sana, baban kafayı bozdu. kolay değil. koca adam yandı kavruldu. annen de uykuyu unuttu. evin içinde yalın yapıldak dolanıp sabahlara kadar ağlıyormuş. kız kardeşinin bebeği oldu. görsen çok severdin, eminim. ablanı çok görmüyorum. karşılaştığımızda da göz göze gelemiyoruz zaten.
başka? her toplanıldığında adın muhakkak geçiyor. o olsaydı şöyle derdi, böyle gülerdi. herkes bir fasıl seni en son gördüğü zamanı anlatıyor. en son ben söz alıyorum. hep aynı şeyi söylüyorum: en son mesajı bana atmış işte.
ben mi? aynı. bildiğin gibi. rehberde adın, telefonda mesajın duruyor. senden sonra boş boş dolandım biraz. işe girdim, iş değiştirdim. çalıştım. mesaide çok çalışıp mesai dışında bol bol aylaklık yaptım. dolayısıyla bir baltaya sap olamadım. kendime ya da insanlığa bir faydam olmadı. ne gibi bir faydam olabilir? onu da bulamadım. köprülerin altından çok sular aktı diyemem ama var olan belli belirsiz o köprü de yıkıldı. çayın bu yakasında kalakaldım.
nadiren sevdiğin hüzünlü şarkıda söylendiği gibi; takvimlerden haberim var. yirmi beş yaşındaydık o zamanlar...
*
ed: sevgili t., bugün çocuklarının ikinci kardeşleri dünyaya geldi. kocaman bir aile oldular. sensiz.
ed: sevgili t., kızın bugün üniversiteli oldu, müthiş neşeli. oğlun da fena halde yakışıklı, gözler sürmeli sürmeli.
karşı cinsle tanışma denemesi replikleri
-
(biri tanışma heveslisi, diğeri işbirlikçisi olmak üzere iki kişi konuşmaktadır, hedef konuşmaları duyabilecek şekilde konuşlanmıştır)
1- yok abi o değil diyorum..
2- o ya.. baksana kaş, göz. aynı. kesin eminim o.
1- ya hayır o daha uzun boyluydu sanki
(bu noktada dişi kişi kıllanır, bir iki bakış atar ama pek aldırış etmez)
2- ya her iddiasına varım o. gidip sorucam.
(2 dişinin yanına gider)
2- ya afedersin. sen şu starın güzellik yarışmasında 2. olan kız değil misin?
dişi- (kızarır, utanır, şımarır) hihi..yok hayır, benzettiniz sanırım..(smileyler havada uçuşur)
2- evet, düşündüm de sen daha güzelsin zaten (ve akabinde akşam yemeği)
[başarı yüzdesi : %86.25]
yaran facebook durum güncellemeleri
-
"ey israil sabrediyorsak bilki kuran-ı kerim'de yok olacağın müjdelendiğindendir.."
sabah sabah iyi güldürdü bu arkadaş.
öğretmene hediye almayan çocuğu sınıftan sürmek
-
(bkz: sınıf annesi)
bu nedir? hangi hakla hukuki ve idari bir mercii yerine koyuyor?
gelen mesajlar üzerine edit: meğer ne “köklü” ve “önemli” bir merciymiş de haberim yokmuş. çok yazık vallahi. eğitimsiz toplumlarda bireyler azıcık görev ve sorumluluk almayagörsün, gönüllülük esasındaki işlerde bile böyle cozutuyorlar.
sevgilinin söylediği unutulmayan sözler
-
"saçlarını hiç kestirme"
saçlarımı kestirdim, haberi olsun.