ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
hayatın en güzel yıllarını vasat geçirmek
-
daha da kötüsü aslında bunun farkında olmak; ama içine doğduğun hayatın uyuşturucu durgunluğuna kapılıp savrulmaktır.
önce iyi bir eğitim almadığını bilirsin içten içe; ama tutulduğun yarışın anlamsızlığının farkında olmama rağmen düzene boyun eğip vasat bir insan olursun.
insanlar bir yerlerde hayatını yaşarken, boş insanların boş muhabbetlerini dinlemek zorunda kalırsın; dinlemezsen yalnız kalırsın ve asosyallikle suçlanırsın; dinlersen de bombok kafalı biri olursun.
bu düzen üzerine bir pislik gibi yapışır. silmeye çalıştıkça daha çok bulaşır; öyle kalakalırsın. ilişkiler yüzeysel ve vasattır. öyle dandik bir çevren vardır ki, iyi bir şeyler yapmaya çalışmak demek, delirme noktasına gelinceye kadar ödün vermek demektir. sorgulayan bireyler, hem aşağılanır, hem yalnız bırakılır, hem de ümitsizlik içinde boğulmasına göz yumulur.
garip, kasvetli ve kötümser bir yorum gibi görünebilir ama değildir; çünkü bu toplumsal zehrin kendini nasıl da felç ettiğini bazen çok geç anlarsın; bazen de hiç anlayamazsın. umutsuzluk bir yandadır; ortağım doblo'yu x'e sattım; beylikdüzünden y saatte geldim; bilmemneyi gördün mü survivor'da elendi iyi oldu diğer taraftadır.
ilginç bir boktur bu anlatmak zor.
ekşi itiraf
-
üniversiteyi hazırlık dahil 8 yılda bitirdim.
sonra 6 ay çalıştım.
sonra askere gittim.
geldim 1,5 sene daha çalıştım.
bütün bunları bi yaş tahmini yapın diye anlattım.
bütün bunlardan sonra bitim kanlandı, duramadım!
okumak bağımlılık olmuş tabii;
şimdi yüksek lisansın bilimsel hazırlığındayım.
beraber derse girdiklerim üniversite 2. sınıf öğrencileri.
geçenlerde insan kaynakları hocası sınıfa bi soru sordu: kendinizi 10 yıl sonra nerede görüyorsunuz?
yerin dibine girdim.
soruya muhatap olanlardan neredeyse 10 yıl büyüktüm ve işte aynı sıralardaydık.
pointer nick'li yazar tarafından taciz edilmek
zihinde yer etmiş anonslar
-
trafik polisi anonsudur:
“mercedes devam edin lütfen,şahin sallanma”
yaran inci sözlük entry'leri
-
başlık: beyler toprak genişletme planımı açıklıyorum.
1. çok basit beyler italya ile hazırlık maçı ayarlıyoruz. ve otobüs kaldırıp 20.000 taraftar gidiyoruz maça. italya ile adam gibi maçımızı yaptıktan sonra dönüşte san marinoya uğrayıp orayı alıyoruz. 30 bin nüfusları var 15 bini karı kız çoluk çocuk yaşlı zaten 2 saatte alırız ülkeyi ve sonra yağmalıyoruz. üstünüde cebimizden tamamlayıp yunanistanı alıyoruz. sıkı pazarlık yaparsak para üstü ile romanyaya karılara bile gideriz.
not: direk san marino ile maç ayarlayamayız adamların stadı 7 bin kişilik beyler.
türkiye'de tarım nasıl bitirildi
-
islamcılık tarımdan sanayiye, üretimi yapılan her şeyi bitirdi.
geriye yüzlerce yıldır orucu neyin bozup bozmadığını tartışan ortaçağ zombileri kaldı.
çinlileri japonları ve korelileri ayırt edememek
-
kendilerinden bol bol görünce ayırt etmek de kolaylaşıyor aslında. örneğin gördüğünüz bir asyalının heryerinden belirgin bir şekilde tat akıyorsa, o korelidir. tat akışı azsa, japondur. tatsız tuzsuz, nemrut bir şeyse de çinlidir.
koreli dediğimiz insanın hal ve tavırları; sarsaklıkla, komiklikle harmanlanmıştır. yanlarına gidip kulaklarını ısırmak ister misiniz mesela, bu oldukça belirgin bir kriterdir. japon ağırbaşlı, çinli aksidir. bunların kulaklarını ısırsan, kalkar elinin tersini indirir. halbuki koreli en fazla haşşşşş çinçæ der, ya da nah yapar**. kulaklarının ne kadar tatlı olduğunu ayrıca belirtmeme gerek yok sanırım. siz bana yine de güvenmeyin tabi.
bunun yanında koreliler tuhaf tepkiler verirler, bağıra çağıra konuşurlar, el şakası desen gırla. ancak yanlarına gidip konuştuğunuzda seslerini duymakta bile zorlanabilirsiniz. şaşkınlıkla size bakarlar. sonra samimi olunca bağırmaya tekrar başlayabilirler. burası önemli. oturaklı bir insan profili çizmezler ancak bu 3 millet içinde en çekingen grup korelilerdir.
fiziksel özelliklerden bahsedecek olursak, koreli suratı tabak gibi düz ve çoğunlukla köşelidir. japonların ağız yapıları, korelilerinkine göre daha belirgindir ve yüzleri yuvarlak, yanakları sıkılmalıktır. çinlilerin genel, belirgin bir surat yapıları yok sanırım. her türlüsüne rastladım, farklılık da çok benzerlik de. yalnız üstten basık kalkık burun ve dışa doğru bir ağız yapısı çinlilerde biraz daha baskın oluyor. ten rengi olarak da japonlarda beyaz ten, çinlilerde ise esmerlik hakimken, korelilerde her ikisi de gözlemleniyor.
estetik ameliyatlarının yaygınlığından ötürü yüz hatları konusunda koreliler oldukça yanıltıcı olabiliyorlar aslında. kalkık ve düz bir burun, yuvarlak büyük gözler, v şeklinde çene kore'de oldukça popülermiş. estetik ameliyat olmamışlarsa ve çift göz kapağı sahibi %25lik azınlık içinde değillerse; korelilerin bakışları biraz sinirliymiş izlenimi verir. en çekik göz de korelilerde olur zaten. japon gözü daha yuvarlak; çinli gözü ise yukarı doğru kaşlardan çekiktir.
net bir genelleme yapamasak da bu izlenimler büyük oranda ayırt etmeye yarıyor. eheh kolay gelsin.
yedi gazetenin aynı gün aynı başlığı atması
-
ülkemin rezaletlerindendir.
http://i.imgur.com/b88huop.png
sonra biz satılmış medya dediğimizde kızıyorlar.
edit: link patlamıştı değiştirdim.
bir edit daha: 7 imiş. http://3.bp.blogspot.com/…n-7-haziran-2013-cuma.jpg
son edit: linkte 7 manşet bir araya getirilmiş imajı değiştirdim.
yaran inci sözlük entry'leri
-
ekşiciler ülke kursa ne olur
1. hindistan gibi 5.000 tanrıları falan olur bence. hangi rock grubunu aratsam tanrı diyolar amk
(fakir bide gurursuz ?, 09.04.2014 11:48)
2. nutellanın haklarını almaları lazım bir de yoksa ülke ekonomisi batar
bir de yıkılmayan sandalye
bir de evi olsun ister
bir de içmeyen kocası
sevgilinin ilk kez görüldüğü an
-
asistan olarak başladığım klinikte ilk iş günüm, sabah saat 8 sularıdır. günaydın dedim, işe yeni başlayan, henüz kimseyi tanımayan ama tanışmak isteyen hevesli kız olarak, sadece soğuk bir günaydın dedi. ne asık suratlı nemrut bir adam dedim içimden.
büyük konuşmamak lazım demekki, kocam oldu sonra.
exxen'e 3 günde 500 bin kişinin üye olması
baba tipi realizm
-
dirty dunyanın cesitli ülkelerinde cektigi fotografları babasına gururla gostermektedir;
- şu meydanın guzelliğine baksana baba, iste zamanında burda 60 kisi kursuna dizilmis
+evet
-bak bu da güney fransada meshur bir selale, su taneleri sanki ucuyor renkelere bak baba.
+hımm evet.. oglum cok guzel de.. bu fotografların bir kenarında da sen olsaydın ya
-ne
+hani ordayken birine verseydin falan seni cekselerdi bunlar güzel de bos fotograflar..
- ney? (ya beni bu zihniyet mi büyütü ühühüü)
+ne yapcan takvim mi bastırcan diyorum bir kenarında sen olsaydın da ileride coluk cocuk bakardınız
- ...
berber şampuanı
-
- hangisinden kullanayım abi? head&shoulders, clear men, pantene filan var
+ amk hepsinin içine doldurduğun ipek şampuan değil mi?
kokain değildi pudra şekeriydi
motorcunun haksız olup artistlik yaptığı kaza
-
doblo aynaya bakmak zorun değil, hemen açıklayalım.
sağda duran otobüs sağ şeridi, soldaki doblo sol şeriti kullanıyor. bakın yolda iki şerit var; sadece iki şerit.
doblo otobüsün durduğunu bilerek ve hızını düşünerek sağdaki şeride geçiyor. trafik kurallarını göre doblonun sağında veya otobüsün solunda bir araç olamaz, çünkü orada şerit yok. bir şeridi aynı anda sadece bir araç kullanabilir. motorcu şerit ihlali yapıyor ve yüzde yüz suçlu. bu kadar basit.
motorcunun orada geçebiliyor olması kural ihlali yapmasını mazur göstermez. iki şerit yolda sadece iki araç yan yana olabilir ve motor bir karayolu aracıdır.