hesabın var mı? giriş yap

  • oyun devam ettikçe hanım kızımızın aslında başka bir çocuğa meylettiğini fark etmekle daha da bir dramatikleşen olay.

    şöyle ki kızımız parmak uçlarıyla narin pasları hep o dingile atmaya, saçını bir sağa bir sola atıp gülümsemeye, dingilin de ona karşılık olarak gönderdiği topa düşmesin diye son anda yetişirken cilveli ve minik "ay!" sesleri çıkarmaya başladığında dünya başınıza geçebilir.

    bu gibi durumlarda önce surat asılır, kıza "vay be, bana ha..." diye imalı imalı bakılır (kız bakmaz ama), son çare olarak dönüşüm geçirip payidar demir olunur, herifin kafaya kafaya smaçlar çakılır. ortam elektriklenir gibi olduğu anda ise son smacı da kızın kafasına çakıp "siz oynayın!" diyip basıp gidilir.

    "kız hemen koşarak arkadan gelip "dur, nereye gidiyorsun... neden böyle davrandın ki?" diye sorar. kıskandığını anlamıştır ve sana karşı boş olmadığını göstermek için gülümseyerek gözlerinin içine bakar" diye bitirmeyi çok isterdim ama genelde arkandan "gerizekalı" demekle yetinir sondaki "a" harfini inceltmeyi beceremeden...

  • =======> 04.09.2018 tarihli güncelleme: "bu yazıyı yazdığımda döviz bu kadar artmamış, kitaplara zam gelmemişti. dövizin artışı yurtdışından kitap alışverişini güçleştirdi. kâğıt alımı ve telif ödemeleri dövizle yapıldığı için yayınevleri de zam yapmak zorunda kaldılar. 400 lira civarı olan e-kitap okuyucu amazon kindle'ın fiyatı 1000 tl'yi aştı. dolayısıyla bu yazıdaki bazı öneriler cazip olmaktan çıktı. şu durumda üç makul seçenek var:

    1-nadirkitap
    2-idefix, kidega, kitapyurdu gibi sitelerdeki bkmexpress, teb ve enpara kampanyaları.
    3-ukitap (takas için)

    bir örnek:

    dün kitapyurdu'ndan sipariş verdiğim kitapların (2 yky + 1 kabalcı) etiket fiyatı 101 tl, sitenin indirimiyle 57 tl ve üzerine teb kampanyasından gelen 25 tl'lik indirimle sipariş toplamı 32 tl. yani 69 tl cebimde kaldı.

    özellikle yakup kadri, refik halid, orhan kemal, yaşar kemal, orhan pamuk, murathan mungan gibi kitapları yüz binlerce basılmış, sahaflarda bolca bulunan kitaplar için en iyi seçenek nadirkitap.

    ukitap ise üyelik gerektiren, kitaplarınızı takas edebileceğiniz veya satabileceğiniz güvenilir bir site. ptt kargo ile kitaplarınızı siteden konuşup anlaştığınız üyeye yolluyorsunuz. cebinizden sadece kargo parası (ptt kitap kampanyasıyla cüzi bir miktar) ödüyorsunuz, hepsi bu."

    kendi alışveriş tecrübelerime dayanarak bazı önerilerde bulunacağım.

    1-) kitapları en ucuza satın alabileceğiniz yerler aslında bit pazarı, eskiciler, ve geri dönüşüm işçilerinin topladığı kâğıtları yığdıkları kâğıt toplama merkezleridir. eskicilere denk gelmek zor olabilir fakat bit pazarlarına gidip çok ucuza kitaplar satın almak mümkündür. çok değerli eserler bit pazarlarından üç-beş liraya bile satın alınabilir. mesela, geçen yıl bir arkadaşım orhan kemal imzalı bir romanı dolapdere bit pazarı’ndan 5 liraya almıştı. tabii kitabı ucuza mâl etmek için bit pazarına erken bir saatte gitmeniz ve kitaplardan anlamayan bir satıcıya (ki bit pazarlarında mümkün) denk gelmeniz gerekir. geri dönüşüm işçilerinin topladıkları kâğıtları getirip yığdıkları depolarda kitapları öncesinde ayırabiliyorlar. bunlar çöpe atılmış kitaplar, buralarda öyle değerli kitaplara, yüz yıllar öncesinden kalma yazma eserlere denk gelebilirsiniz ki...unutmayalım ki paha biçilemez kaşıkçı elması da çöpte bulunmuştu.

    2-) bir diğer yol ise kitap mezatlarına katılmaktır. istanbul’da yaşayanlar bu konuda çok şanslı çünkü özellikle haftasonları kadıköy ve beyoğlu ilçelerinde mezatlar düzenlenir. fatih’te de yapılıyor bu mezatlar fakat ben hiç gitmedim. mezatlarda kitapları sahaf fiyatlarının altına satın alabilirsiniz tabii ama her zaman olağanüstü fırsatlar denk gelmeyebilir zira sizin gibi mezatlara katılan pek çok alıcı var. gezegen sahaf’ı tavsiye ederim. kadıköy bölgesinde artemis ve barış sahaf’ta da mezatlar düzenlenir. daha detaylı bilgi için bir google araştırması yapmanız gerekiyor. internetin getirdiği bir diğer olanaksa online kitap mezatları ve kitap satışı yapılan facebook grupları.

    3-) sabah erken kalkıp bit pazarlarını gezmek, belli saatlerde düzenlenen mezatlara katılmak elbette her zaman mümkün olmayabilir. bu durumda en iyi tercih kadıköy çarşısı civarındaki sahaflara ve beyoğlu aslıhan pasajı’na uğramak olabilir. biraz da pazarlıkla piyasa fiyatının epey altına kitap satın alabilirsiniz. yeri gelmişken beyoğlu, üsküdar ve haydarpaşa garı'nda sonbahar aylarında sahaflar festivali yapıldığını ve bu fuar sayesinde istanbul’un farklı semtlerinden gelen sahaflara ulaşma imkânı olduğunu da hatırlatayım.

    4-) bir başka önemli seçenek ise doğrudan yayınevlerinden satın almaktır. yayınevlerinde umumiyetle en az %25 indirim yapılır. ayrıntı, iletişim, say, sel gibi pek çok yayınevi cağaloğlu’nda bulunmaktadır. ayrıca yayınevlerine giderek hem güncel kitap broşürlerini edinebilirsiniz hem de poster, ayraç vs. edinebilirsiniz.

    5-) ayrıca nadirkitap.com gibi her türlü kitaba kolayca erişebileceğiniz muhteşem bir kaynak var, ülkenin her yerine kitap gönderiyorlar. eğer fazla sayıda kitap alacaksanız mesaj yoluyla indirim yapılmasını da rica edebilirsiniz, yalnız kitapları satın almadan sitede farklı satıcılardaki fiyatları ve kitabın yıpranma durumunu (altı tükenmez kalemle çizilmiş kitaplarla karşılaşmak istemiyorsanız) özellikle incelemenizde fayda var. eğer ingilizce, almanca gibi farklı dillerde kitaplar satın almak istiyorsanız amazon.com ve amazon.de hem ikinci el hem de yeni kitaplar için muazzam bir kaynak. abebooks.com çok ucuza kitap satın alabileceğiniz yabancı bir kaynak.

    6-) farklı bir seçenek de e-book reader almaktır amazon kindle veya kobo aura gibi. 3000-4000 türkçe ve sayısız yabancı dildeki kitabı ücretsiz ama illegal bir yolla bu cihaza kolayca indirmek mümkün. tabii öncesinde 400-500 tl civarı bir para harcayarak bu cihazı edinmelisiniz.

    7-) internet sitelerinden satış yapan bazı yayınevlerinin internet siteleri:

    kitap yayınevi + helikopter yayınları %35 civarı:

    https://www.kitapyayinevi.com/…me.aspx?action=intro

    metis yayınları (normalde %20 indirimli) %40-%50'den başlayan indirimlerle takım kitaplar, yüksek indirimli sarı etiketli kitaplar, özel indirimli seriler:

    http://www.metiskitap.com/catalog/campaign-list

    https://www.mitosboyut.com.tr/default.aspx

    https://www.ayrintiyayinlari.com.tr/

    https://www.kabalci.com.tr/kabalci-yayinevi

    https://www.iletisim.com.tr/

    8-) kitaplarınızı takas yapabileceğiniz şöyle güzel bir site varmış, yeni fark ettim: http://www.ukitap.com/

  • meselenin sadece süpürge olduğunu zannedenlerce yerden yere vurulmuş müzisyen/şarkıcı.
    özet geçiyorum: türk aile yapısında çocuk ebeveynin uzantısı olarak görülür. kişisel alanına saygı gösterilmez, ders çalışmasına izin verilmediği halde okulu dereceyle bitirmesi beklenir, parayı bile kendin için kazanamazsın.
    bunun nedeni de hayatın her alanına sızan muhafazakar toplum yapısıdır.
    bunda anlayamacak, meseleyi oda toplamaya indirgeyecek, ergen diyecek ne var? kadına ergen diyorsunuz da daha soyut düşünme yetiniz bile yok.
    ayrı eve çıkamadıysan bir yolunu bul be denizim.

  • 2 kişiyi öldürmüşsün, kırmızı ışıkta o hızla geçtiğin için bence kasten öldürmekten yargılanmalısın ama senin entry sildirmene izin veriyorlar. bu ülkede 1 kişinin itibarı 2 kişinin hayatından daha kıymetli.

  • hacettepe tıp fakültesinden olan ve atatürk'ün cumhuriyeti muhafaza için görevlendirdiği kişiler olması gereken bu insanların yaptığını sözlükte teşhir etmek istedim. 'saygı gösterin' adı altında kendi kutsallarına laf ettirmeyen, edenleri linç eden bu kesimin ülkenin en önemli dokunulmazına bu şekilde dil uzatmasının cezalandırılması için lütfen sözlükteki arkadaşlar gerekini yapsın ve hukuk mücadelesini başlatsın.

    http://i.imgur.com/4ilzvox.jpg

  • amk yulmuş gibi uyandım.
    zaten 2 saat uyudum.

    annem ekmek al dedi. çıktım sokağa sessizlik var. sonra ankara belediye otobüsleri kornalar ve bayraklar ile geçti önümden, ekmek almaya yürüdüm ve başladı ağlama.

    kontrol edemedim lan ağlamamı.
    gece boyunca gördüklerimden sonra ciğerim parçalandı.

    markete gittim, gazete istedim. adam güldü, yok dedi.
    başka markete gittim orada da yoktu.

    sonra ağlayarak eve döndüm.

    ben bugün parka gidecektim, elimde pc ile çalışıp, ufaktan kahvaltı yapacaktım.
    yarın da arkadaşlar ile piknik yapacaktım.

    sahi ne oldu?

  • dinledim ve sevgilimle beraber denizde sırt üstü uzanmış, gözlerimizi kapatmış güneşten korurken bulduk birbirimizi.

    üstelik kasım ayındayız, en yakın deniz çok soğuk, güneş ısıtmıyor ve sevgilim yok. o derece gerçekçi bir şarkı.

  • "sizce yere düşen bir yaprak ölümden korkar mı? bir kuşun ölümden korkarak yaşadığını düşünür müsünüz ? kuş ölüm ne zaman gelirse ölümle o zaman tanışır. ama ölümden endişe duymaz. böcekleri yakalaması, yuva yapması, şakıması, uçmanın tadını çıkara çıkara uçmasıyla, daha çok yaşamakla ilgilenir. hiç kanatlarını çırpmadan rüzgar tarafından taşınarak gökyüzünde süzülüşünü izlediniz mi ? ne kadar ebedi bir zevk içinde görünüyorlar. ölümden endişe duymuyorlar. ölüm gelirse problem değil, yok olurlar. ne olacağı ile ilgili endişeleri yoktur, bir andan diğerine doğru yaşarlar. değil mi ? biz insanoğlu, bizler her zaman ölümden endişe ederiz. çünkü biz yaşamıyoruz. sorun bu. biz ölüyoruz. yaşamıyoruz..."

  • bir çok sözlük yazarının "aha ne boktan film, iğrenç, utanç verici" diye entry girip 3-5 ay sonra bir otobüs yolculuğu sırasında mecburen izleyeceği filmdir, hatta bazı sahnelerde elinde olmadan gülecek, sonra da etrafına bakıp "ulan rezil olduk yandaki kızlara, bu filme bile gülüyor diyecekler" diye hemen kenarda bekleyen leman/uykusuz vs. dergiye yönelecektir bu arkadaşlar