hesabın var mı? giriş yap

  • pek hınzırca bir taktir. örneğin delicesine roman yazarı olmak istiyorsunuz. ilk romanınız çıkana değin kimseye bahsetmezsiniz bundan... çünkü biri öğrenirse sen de bir halt yazamazsan o kişi sürekli seni dürtecekmiş gibi kuruntulara kapılırsınız. örneğin üniversiteye gittiğiniz hâlde herkesten gizli üniversiteye giriş sınavına girersiniz. ancak güzel bir sonuç alınca millete haber verirsiniz. bunun gibi bir şey işte... bu şeyi tek bir sözcüğe indirgemek istedim ama başaramadım.

  • rol modellerini seçmek üzerine dedikleri çok güzel.

    http://supermentors.com/…son-and-zicree-on-mentors/
    http://www.rawstory.com/…e-models-theyre-overrated/

    konuşmasını özet geçiyorum:

    - rol modellerinizi sadece sizinkine benzer hayatlar yaşamış insanlardan seçerseniz birçok meslekten habersiz kalırsınız.

    - eğer kendime rol modeli olarak bronxlu bir astrofizikçi bulmam gerekseydi asla astrofizikçi olmazdım.

    - kendime bir rol modeli seçmek yerine farklı insanların özendiğim özelliklerini bir araya getirerek hibrit bir rol modeli yarattım. (birisinin bilimciliği, diğerinin ahlakı, öbürünün mizah anlayışı gibi)

    - bu sayede imrendiğiniz özellikleri için rol modeli olarak seçtiğiniz birisinin kötü özelliklerini de sahiplenmek, savunmak zorunda kalmazsınız.

    (ventolin'in notu: kulağa çok basit gibi geliyor, kötü özellikleri neden savunulsun ki diyor insan ama tam olarak da böyle oluyor, ergenler ve gençler bir özelliğine hayran kaldıkları birisini kahraman seçtiklerinde çoğunlukla o kişinin bütün kalitesiz yönlerini de savunmaya, taklit etmeye başlıyorlar, aşk körlüğünden çok farklı değil)

    - eğer rol modelinizi farklı insanların olumlu özelliklerini seçerek yaratırsanız, hayatta yapmak istediğiniz şeyi yapma şansınız çok daha yüksek olur. eğer sizden önce gelenlerin yaptıklarını yaparsanız dünyada hiçbir şeyi değiştiremezsiniz. unutulmayanlar, kendilerinden önce gelenlerin yaptıklarını yapmayanlardır.

  • sümer tabletlerinde geçen beş bin yıllık beddua:

    “kaldığın yerlerin en hoşu kapının eşiği olsun.
    hep yol kıyıları olsun barınağın.”

    tutunamamak insanın başına gelebilecek en kötü şeymiş, hem de binlerce yıldır.

  • çok yakın bir geçmişte, kuzenimi eşi ile birlikte, eviyle kaza yaptığı mesafe arası bir km olmayan bir kazada kemerlerini takmalarına rağmen kaybettik. geriye iki evladı annesiz babasız kaldı. ne saçmalıyorsun sen, trollüğün de bi edebi adabı var. trollük ile üç beş fav kasıcam diye yapmadığınız şaklabanlık kalmadı, sözlüğün içinden geçtiniz, bsg artık ya.

  • "şahıs adli kontrol şartıyla serbest bırakılmış"

    rte'nin tavuğuna kışt dese en az 6 ay yatarı vardı ama sadece 50 kişiyi katletmeye çalıştığı için serbest bırakılmış.

  • bir çok farklı şekilde ortaya çıkabilir kompleks. ama iş hayatım kapsamında gözlemlediğim kadarıyla son derece özgüvenli görünüyorlar dışarıya karşı. oysa bir o kadar da kırılgan olduklarını düşünüyorum. öz güvenleri ve iç huzurları olmadığı için yapılan en ufak şeyi kendi üstlerine alınabiliyorlar. örneğin bir ricalarını mümkün olmadığı için reddederseniz, bunu derhal sevilmediklerine ve kendilerine saygı duyulmamasına yoruyorlar. çünkü hayat onların etraflarında dönüyor. diğer insanlar hep kötü, fena ve onları kullanıyor. iki kelime okuyup alim sanabiliyorlar kendilerini. azıcık köşeye sıkıştıklarında istemeden övünüveriyorlar, yani öyle sırf kendilerini korumak için. temelinde sevgisizlik yatsa da bu sorunun, bu insanlar ne kadar sevilirlerse sevilsinler, kolay kolay değişmiyorlar. zaten sevildiklerine de kolaylıkla inanmıyorlar. çünkü kendilerini sevmiyorlar. en iyisi bir psikoloğa gitmeleri.