ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
sütaş muzlu pudingde 1000'de 1 oranında muz olması
-
sorun muz oranının azlığı değil, binde bir oranda muz içeren ürünün muzlu ibaresi ile satılabilmesidir.
içinde kakao olmayan çikolata, muz olmayan muzlu puding, çilek olmayan çilekli pasta yemeye çok alıştık.
hanta
-
kemirgen dışkısı, idrarı ve salyasıyla bulaşan ölümcül bir virüsmüş bu.
belirtiler şiddetli karın ağrısı ve bunu takiben ishal ile başlıyormuş. dışkıda kan olması ise bir sonraki belirtiymiş. başlangıçta dizanteriyle karıştırılan bu virüs, böbreklerde fonksiyon bozukluğu oluşturması sebebiyle araştırma konusu olmuş. ayrıca, virüsün insandan insana bulaşmadığı söyleniyor. kesin bir tedavisi olmamakla birlikte, herhangi bir temas halinde, o bölge dezenfekte edilip en kısa sürede doktora başvurulması öneriliyor. ve dahi, uygulanabilecek en basit korunma yöntemi ise ellerin sıkça ve iyice yıkanmasıymış.
edit: fareler yalnızca taşıyıcılarmış, yani virüsten etkilenmiyorlarmış.
erkeklerin regl olmayı asla anlayamayacak olması
-
evet teknik olarak anlamamız mümkün değil ama bizim de hissettiğimiz bazı şeyler var. kendi adıma konuşuyorum çünkü her erkeğin başına gelmez böyle bişey. (ulan sanki regl olmuş gibi konuştum) eski sevgilimde kansızlık vardı ve kan oranı normal bir insanda olması gereken kan miktarından çok çok düşüktü. hatta doktorlar sen nasıl yaşıyorsun bu kanla demişti ama genetik olduğu için çok da bir şey yapılamıyordu. kan iğneleri ilaçları da fayda etmemişti.
tahmin edeceğiniz üzre bu durumdan dolayı o günler inanılmaz sancılı geçiyordu onun için. tabi o can çekişirken ben de aynı sancıyı çekmişcesine üzülüyordum. hatta bazen serum almak zorunda kalıyordu. damarlarım çekiliyor diye ağladığını çok kez hatırlıyorum. kadınlar bilir onun nasıl bir sancı olduğunu. üstelik olamıyor da metabolizma tamamen dağılıyordu o günlerde. bembeyaz surat, feri gitmiş gözler, buz gibi bir türlü ısınmayan eller. o elleri ısıtırken benim ellerim üşürdü. işte o zamanlar çok kez dedim keşke o acıyı onun yerine ben çeksem de o karşımda kıvranırken çaresizce beklemesem diye. evet acıyı vücudumda hissetmiyordum ama her ay o acıyı onunla birlikte çekip üzülüyordum. gerçekten insanın hayat standardının içine eden günler. kadın olmak sırf bu yüzden bile zor.
norveç'in 800 milyar dolarlık tasarruf fonu
-
http://www.bbc.com/news/business-28882312
norveç'te herkesi milyoner yapmaya yetecek kadar paranın tutulduğu fondur efendim.
bir yanımız elbette arapların petrolleri bittikten sonra düştükleri açlığa fakirliğe üzülecek. ama öbür yanda petrolden kazandıkları paranın %96sını tutan, dubai gibi pislik merkezlerine harcamayan ülkeler var. medeniyetin gözünü seveyim.
tavuk döner yiyenler ilişki yaşamasın
bittiğinde oha dedirten filmler
-
the awakening http://www.imdb.com/title/tt1687901/
stir of echoes http://www.imdb.com/title/tt0164181/
the others http://www.imdb.com/title/tt0230600/
the match point(kısmen) http://www.imdb.com/title/tt0416320/
kahaani http://www.imdb.com/title/tt1821480/
the life of david gale http://www.imdb.com/title/tt0289992/
nueve reinas http://www.imdb.com/title/tt0247586/
incendies http://www.imdb.com/title/tt1255953/
el secreto de sus ojos http://www.imdb.com/title/tt1305806/
primal fear http://www.imdb.com/title/tt0117381/
the man from earth http://www.imdb.com/title/tt0756683/
the uninvited http://www.imdb.com/title/tt0815245/
derailed http://www.imdb.com/title/tt0398017/
identity http://www.imdb.com/title/tt0309698/
notes on a scandal(kısmen) http://www.imdb.com/title/tt0465551/
the illusionist http://www.imdb.com/title/tt0443543/
à la folie... pas du tout(kısmen) http://www.imdb.com/title/tt0291579/
sherlock holmes: a game of shadows http://www.imdb.com/title/tt1515091/
kokuhaku http://www.imdb.com/title/tt1590089/
the game http://www.imdb.com/title/tt0119174/
orphan http://www.imdb.com/title/tt1148204/
el orfanato http://www.imdb.com/title/tt0464141/
gone baby gone http://www.imdb.com/title/tt0452623/
the prestige http://www.imdb.com/title/tt0482571/
shutter island http://www.imdb.com/title/tt1130884/
shelock holmes http://www.imdb.com/title/tt0988045/
oldeuboi http://www.imdb.com/title/tt0364569/
frailty http://www.imdb.com/title/tt0264616/?ref_=sr_1
lucky number slevin http://www.imdb.com/title/tt0425210/
3 idiots http://www.imdb.com/title/tt1187043/?ref_=sr_1
aklıma geldikçe ve başka filmler izledikçe listeyi güncellerim.
side effects http://www.imdb.com/title/tt2053463/?ref_=sr_1
yeopgijeogin geunyeo http://www.imdb.com/title/tt0293715/
twelve monkeys http://www.imdb.com/title/tt0114746/?ref_=sr_2
loft http://www.imdb.com/title/tt0926762/?ref_=sr_4
dead man's shoes http://www.imdb.com/title/tt0419677/?ref_=nv_sr_4
la piel que habito http://www.imdb.com/title/tt1189073/?ref_=nv_sr_1
el cuerpo http://www.imdb.com/title/tt1937149/?ref_=nv_sr_1
predestination http://www.imdb.com/title/tt2397535/?ref_=nv_sr_1
jacob's ladder http://www.imdb.com/title/tt0099871/?ref_=nv_sr_3
coherence http://www.imdb.com/title/tt2866360/?ref_=nv_sr_1
trance http://m.imdb.com/title/tt1924429/
sleuth http://www.imdb.com/title/tt0069281/
who am i? http://www.imdb.com/title/tt3042408/
contratiempo
http://m.imdb.com/title/tt4857264/
perfect stranger https://www.imdb.com/title/tt0457433/
didi reklamındaki mantık hatası
-
bugün dikkat ettiğim mantık hatasıdır. ceza şarkısını söylerken teyze araya giriyor ve "sus allah'ın cezası senin yüzünden ezanı duymadık" diyor. fakat ceza şarkısını söylerken arka planda sofradaki kişiler yemek yiyor ve didi'nin yarısından daha azı bitmiş şekilde duruyor.yani eğer ceza şarkıyı iftardan sonra söylüyorsa teyze neden ezanı duyamadık diyor?iftardan önce söylüyorsa neden yemeklere hallenilmiş,didi bitmiş şekilde duruyor?
edit: evet ağır işsizim
8 mayıs 2019 saadet'in istanbul seçimi kararı
-
mantiklidir. zira ımamoglu'na oy verecek saadet partili zaten verir. diger turlu, chp'ye eli gitmeyecek saadet partisi secmeni gidip binali'ye basabilirdi.
r. kayaalp'in yenilmesine sevinen castro çocukları
-
rıza kayaalp'i türkiye cumhuriyeti vatandaşı olarak görmediğim için benim de dahil olduğum küme.
çok açık söylüyorum, gezi direnişine karşı çıkan, ''ama otobüsleri yaktılayyyyy, kabataş'ta türbanlı bacıma işedilerrrr.' diyen herkesi vatan haini ve halk düşmanı olarak görüyorum.
bayramda kapıya gelen çocuklar
-
ilk 2 bayramda kimse kapımı çalıp şeker istememişti. bu duruma istanbul’da geçirdiğim 4 yılın sonunda alışmak zorunda kalmıştım ama yeni taşındığım bu semtte diğer semtlere göre ‘eski bayramlar’ geleneğinin çok daha az olduğunu bilmek içimdeki heyecanın sönmesine yetmiyordu. tüm bayramı evde geçirdiğim halde kapıma kimse gelmemişti. gerçi önceki 8 bayramdan acı bir biçimde tecrübe edinmiştim alınan şekerlerin kullanılamayacağını. benim de şekerle aram pek yoktu. bu yüzden artık şeker almayı da bırakmıştım.
sonraki bayram da aynı şekilde yalnız geçmişti. ist.da komşuluk ilişkisi gibi bir kavram yok. hele bekarları/öğrencileri kimse komşu olarak bile görmüyor. bu çok umrumda değildi aslında benim için önemli olan çocukluğumdaki bayramları hatırlatan ve bayramı bayram yapan şeker toplama ritüeliydi.
bir sonraki bayram(oturduğum semtteki 3. bayram) kapı çalındı. diafonda “kim o?” soruma verilen “bayramınız kutlu olsun” cevabıyla içime neşe dolmuş ve tek basışta sorunsuz açılıyor olmasına rağmen garantiye almak için defalarca otomatiğin düğmesine basmış ve kapıya dikilmiştim. çocuk kapıya gelip “bayramınız kutlu olsun” deyince evde artık şeker almayı bıraktığım için şeker olmadığını hatırlamış ama bu fırsatı kaçırmamak için çocuğa para vermiştim. sanırım bu ikimize de mutlu etmeye yetmişti.
bir sonraki bayram yine ve sadece o çocuk geldi. bu defa tedbirliydim, şeker almıştım. ondan başka kimsenin şeker toplamaya gelmeyeceğini bildiğim için tüm şekerleri ona verdim. çocuk 3. yıl yanında 6 yaşlarında (sanırım) kardeşini de getirmişti. bu, mutluluğumun iki katına çıkmasını sağlamıştı.
şimdi oturduğum semtteki 7. yılıma giriyorum. bugün geleceğinden hiç şüphem yok. dün gece marketten şekerlerini aldım ve bekliyorum çocuk. bu defa adını da öğrenmek istiyorum. artık senden “çocuk” diye bahsetmek istemiyorum!
edit: çocuk tekrar geldi mi diye soranlar oldu. evet! çocuk geldi. ama büyünün bozulmasından korktuğum için adını sormadım. sonraki yılda da yurtdışına taşındım. benim için o hep "çocuk" olarak kalacak.
avusturya'nın türkiye'ye silah ambargosu kararı
-
önemsiz gibi görünse de aslında önemli bir karardır. millet şimdi diyecek "avusturya kim yeeaa, savunma sanayisi mi varmış? keh keh" var kardeşim hem de türkiye'nin savunma sanayinden daha gelişmiş bir sanayisi var. özellikle tabanca, piyade tüfeği, barut, rdx, kurşun geçirmez yelek, miğfer(jöh'lerin kullandığı miğferler avusturya yapımı) gibi teknolojilerde ileriler ve türkiye, avusturya'dan baya bir gerekli ekipman ya da yan malzeme almaktadır. avusturya savunma sanayi, almanya tarafından desteklenmektedir. aslında almanya gözdağı veriyor türkiye'ye ayağını denk al mahiyetinde
(bkz: kavga öncesi önden çocuk yollamak)
işte gezi parkı provokatörleri
üst soy bilgisinde rastlanan tuhaf isimler
-
(bkz: büzük)
yani kusura bakma da senin vizyonuna sıçayım battal büyükbüyükdedem. kızına koyduğun isme bak.
8 kasım 2016 abd başkanlık seçimleri
-
bizimki eyyy amerika dediğinde, obama bütün efendiliği ile çomarla çomar olunmaz diyerek yanıt vermiyordu ya da kibarca büyükelçi ile uyarıyordu. aynı durum yaşandığında senin eyyy amerika diyen ağzını severim* deme ihtimali olan adam başkan oluyor.
edit: oldu.