ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
cem yılmaz'ın efkarlandıran videosu
-
hadi ben yarın işe gidiyorum.
senin canın neye sıkkın bilader
inanmadığı dinin mabedi yanınca üzülen tip
-
850 yıllık tarih lan !
la (bkz: sığ) ır
marmaray'a sirkeci diye binip üsküdar'da inmek
yemeksepeti.com'dan 1 yılda 1603 sipariş vermek
-
(bkz: kanzuk)
kadınların anlam verilmez eylemleri
-
ben bu banyodan sonra krem, nemlendirici falan sürüyolar ya onu anlayamıyorum. bi kere sordum ne işe yarıyo bu diye, bunu sürmeyince "hatır hatır" oluyormuş tenleri kuruyormuş, sararıp solup ölüyorlarmış, ooo çok kötü oluyormuş falan. lan bizim evde banyo sabunu bitti, almayı da unutuyorum, iki haftadır süper dandik bi sıvı el sabunuyla alıyorum duşumu, hala cillop gibi tenim var. bal döküp yalayasım geliyor kendimi bazen. bazenler çoğalıyor bazen.
yaran facebook durum güncellemeleri
-
50 krşa aldığın suyu 1 liraya işeten sisteme kapitalizm deniyor.
canan karatay'ın meslekten 15 gün men edilmesi
-
eğer dedikodu gerçekse, hadi protein ve yağınıda al git buralardan denmiştir. kadın en azından işlenmiş karbonhidrattan uzak durulması konusunda bir farkındalık yarattı ülkede. sırf bu yüzden bile saygı duyulmalı kendisine.
1 mayıs 2015
-
...
-benimle konuşma şeklin hoşuma gitmiyor.
-benim de sizin benimle konuşma şekliniz hoşuma gitmiyor.
-ne biçim konuşuyorsun sen?! ben patronum! ... nereye gidersen git.
-kovuldum mu ben az önce?
-evet.
...
kovulduğum gündür. kutlu olsun.
erkekte şık duran davranışlar
-
derhal bir bmw, mercedes sahibi olmak. hadi o olmadı audi bari olmalı. o da şık duruyor.
ondan sonra yapacağı her hareket nasılsa iyiye yoruluyor.
ysp'nin cb seçimlerini boykot etme ihtimali
-
öyle bir şey olmayacak. bir yspli olarak tüm ailem ve akrabalarım kk ya gidip oy verecek
çocukken içte ukde kalan şeyler
-
abilerimin bisikleti aşağıda depoda çürürken ve ben bisiklet sürmek istiyorum diye yırtınırken kimsenin bu isteğimi ciddiye alıp bana bisiklet sürmeyi öğretmemiş olması. yetişkin bir insanken kendi kendime öğrenmek çok utanç vericiydi. ve kendime ait hiç oyuncağımın olmaması. hep abilerimin eski, kırık dökük ve eksik parçalı oyuncaklarıyla oynadım. bir kız çocuğu olarak hiç kızlara ait oyuncağım olmadı.
edit: ha bir de annemin ben doğmadan yıllar önce yurt dışından aldığı oyuncak ispanyol bir bebek vardı. oynamak istediğimde izin vermezdi. o çok kıymetliymiş, kırılıp dökülmesini istemezmiş gibi davranırdı. yıllarca vitrinde hayran hayran baktım ama bir kere bile oynayamadım. sonra bir gün genç kız olan kuzenim o bebeği görüp “yenge bu çok güzelmiş, bunu bana versene” dedi. annem de “zaten vitrinde durup duruyor, al senin olsun” dedi ve o bebeği kuzenime verdi. o an 10 yaşımdaki halimle içimde hissettiğim sızı hala ara sıra o bebeği düşününce aynı yerden kalbimi sızlatıyor.
ankara soğuğu
-
az önce sigaradan oda duman altı olunca pencereyi 5 dk açtım. bu esnada bi çay alıyım diye mutfağa gidip geldim. geldiğimde odada gördüğüm görüntü şu.
sabaha eskimo olarak uyanıcam inşallah. hakkınızı helal edin.