ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
halkın yüzde 50'den fazlası farzı yerine getirdi
-
(bkz: holy şirk)
4 şubat 2014 demet akalın'ın doğurması
-
(bkz: yakin cag'in kapanmasi)
cips paketlerinin içinden ıslak mendil çıkması
-
cips paketlerinden taso maso gibi ehemmiyetsiz şeyler çıkacağına parmakları temizleyip hunharca yalanmaktan kurtaracak bir mendilin çıkması tercih edilir. ilerici bir düşüncedir. en kısa zamanda hayata geçmesi dileğiyle...
sırtına dokunan kişi sayesinde ölümden dönen adam
-
kasanın kapağını kapatamayan malların trafikte koca koca kamyonetlerle serbestçe dolaşıyor olması kadar ilginç olmayan videodur. daha 2 ay önce odtü'de bir öğrenci bu yüzden hayatını kaybetmedi mi? hiç mi ders alınmaz hiç mi sorgulamaz insan kendi yaptığı işi?
gübretaş'ın 3.5 milyon ons altın rezervi bulması
-
hatta altinlari kulce kulce bulmuslar. hemen yaninda da dogalgaz bulmuslar. tarlanin kosesinde de brent petrol varmis
hakaret eden afgan'ın özür dilemesi
-
sokaga cıkıyor, kendi ulkesinde gormedigi kadınları goruyor. elde edemiyor deliriyor.
elbette onları ahlaksızlıkla suclayacak.
avrupaya gideni de boyle.
heryerde boyle bu model.
korede cuma namazına giderdim tek konu bu olurdu. nerde karıya kıza bakabaka delirmis ortadogulu var konu minietek olur.
yaran olaylar
-
evimizin önüne açılan börekçiye ilk zamanlar soğuk bakmıştım. ancak bir süre sonra ara ara uğramaya başladım.
gel gelelim 25 yaşlarındaki börekçi eleman çok ilginç bir insandı.
bazı sabahlar son derece asık suratlıydı ve nemruttu.. "günaydın", "iyi günler" dememe asla yanıt vermezdi. yüzü hep yerdeydi... kimseyle göz göze gelmezdi. ama böreği güzeldi işte. güler yüzlü olmasa da olurdu.
bazı sabahlar ise güleryüzlü olmasa bile saygılı ve konuşkandı. dükkana girer girmez "günaydın" ya da "hoşgeldiniz" derdi. böreğimi uzatırken "buyrun efendim" derdi. bazen müşterilerle şakalaşırdı. hayret ederdim.
sizin anlayacağınız, adamın bir günü bir gününe uymuyordu.
iş öyle bir duruma gelmişti ki, artık fal tutmaya başlamıştım. adam sinirliyse günüm kötü geçecekti. iyi tarafına denk geldiysem her şey güzel olacaktı. "acaba bu sabah nasıl" diye sırf meraktan daha sık börek almaya başladım. işyerinde elimde leş gibi kokan kıymalı börek, "dünün en beğenilen entryleri"ni okuyordum. iş arkadaşlarım "sen börek sevmezdin" deyip duruyorlardı. bense börekçiye hayret ediyordum.
ta ki o güne dek.
o sabah yine kahvaltı yapamadığımdan börek almaya karar verdim. evden hızla çıkıp börekçide aldım soluğu. içeri girince sinirli bir şekilde taaak taak diye börek kesen bizim elemanı gördüm. canım yine sıkıldı. bu sefer bambaşka bir suratsızdı. "bana bir porsiyon kıymalı" dedim. yüzüme bile bakmadı. o, böreğimi keserken tam arkamdan başka bir ses duydum:
"hoşgeldin abi, nasılsın?"
dönüp baktım.
adam ikizmiş lan!
yebe editi: 2014 ün yüzkarası soma'yı unutma.
stefan zweig
-
dünyanın en iyi biyografileri onun elinden çıkmıştır.
roman tadında biyografi yazar, bir insanın bütün derinliklerine sızdığınızı hissedersiniz, öyle ki yeniden canlanır yazdığı kişiler onun anlatımıyla.
türkçe'ye çevrilmiş bütün kitaplarını okuduğum yazarlardandır.
öldürülen teröristin cesedinin torbada verilmesi
-
babanın oğlunun dağa çıkmasını istemediğini şuradan anlayabilirsiniz. eğer baba pkklı olsaydı şimdi yanında bir sürü partili gazete vs olurdu ama baba belli ki gariban. ben kendi adıma çok üzüldüm baba için.
paramparça şarkısındaki inanılmaz mantık hatası
-
telefona sarıldığı için üzerinde yazan saati göremeyen teomanın olmayan mantık hatasıdır.
kıyafetine karışılan sözlük yazarı
-
bugün içerenköyde şimşek fırına alışveriş yapmak için girmemle başladı olaylar. ne alsam diye bakınırken yanıma yaşlıca başörtülü bir teyze geldi. önce koluma dokundu ne olduğunu anlamadan irkilmemle birlikte korkma dedi. sonra herkesin içinde bu vaziyette sokağa çıkılmaz, böyle giyinemezsin dedi. ne var halimde deyince görmüyor musun halini dedi. bana göre görülmesi gereken bir durum yoktu çünkü... ince askılı diz hizasında bir elbiseden bahsediyorum. teyze ben de sorun yok sen benden uzaklaş deyince bu sefer kendisine yandaş bulmak için çalışanlara beni gösterip dinimizde bu şekilde giyinmenin günah olduğunu, başımıza ne geliyorsa bizim gibilerden dolayı geldiğini söylemeye başladı. orada çalışanlar ki sonradan biz onay vermedik size yapılana dese bile o zaman neden haddini bildirmediniz? neden ben hakkımı savunurken size hak veriyoruz, sizinle bu şekilde konuşamaz demediniz. kimse kimseyi giydiği kıyafet ile yargılayamaz. istediğimi giyerim buna kimse karışamaz. bu ne kendiniz bilmezlik? bu ne hadsizlik? sen kendinde bu hakkı nasıl buluyorsun?
acemi askere yapılan eziyet
-
sivil hayatında mandanın bokundan bile daha önemsiz görüldüklerinden, burada erkekçilik oynamışlar. 1 sene sonra o işkence ettikleri çocuk gibi birinin önünde süklüm püklüm iş isteyecek veya işinin görülmesi için yalvaracak. eminim ki bundan öte gidemeyecek zavallılar topluluğu.
gece bunaltan bir düşüncenin sabah önemsizleşmesi
-
bunun tersi fenadir ama.
gece yakalanan akli selimlik, sabah uyandiginizda sanki reset yemissiniz gibidir, kendisinden eser kalmamistir.
sinir olursunuz, ''ya daha gece iyiydim ben ne ara boyle oldu ki'' diye huzursuzlanirsiniz.
cikin, hayata karisin, gecer.
uyumadan hemen once ve uyandiktan hemen sonraki duygularinizi da fazla ciddiye almayin.
liveleak'teki çorlu kazası yabancı yorumları
-
insanlıktan yoksun yorumlardır.
lan yine ne varsa komşuda var. helal olsun lan sana yunan kardeşim, bizi bir savunan, bu embesillere tepki gösteren o olmuş.